İTÜSBD, Cilt 21, Sayı 45, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 31
  • Öğe
    Örgütsel çalışmaların yönetimine yönelik bir araç olarak arabuluculuk
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Korkmaz, Fahrettin; Kıyak, Emre; Akçay, Püren
    Amaç: Bu çalışmada örgütsel çatışmanın ortadan kaldırılması gereken olumsuz bir durum olmaktan çok, yönetilebilir bir süreç olarak nitelendirilmesine imkân tanıyan modern örgütsel çatışma yönetimi yaklaşımları dikkate alınarak, çatışma yönetim tarzlarının arasına arabuluculuk yönteminin dâhil edilmesinin ne ölçüde mümkün olacağının ortaya konması amaçlanmaktadır. Yöntem: Bu çalışmada çatışma kavramına yönelik kuramsal temellere çerçevesinde, modern çatışma yaklaşımında yapılandırılmış bir örgütsel çatışma envanteri esas alınarak arabuluculuğun bir çatışma yönetim aracı olarak uygulanıp uygulanamayacağı sorusuna cevap aranırken, arabuluculuk yönteminin uyuşmazlık çözümünden ziyade bir çatışma yönetim aracı olarak kullanılabilmesi için klasik hedeflerinden ayrılması gerektiğine vurgu yapılacak, devamında arabuluculuğun çatışma yönetim aracı olarak elverişli olabileceği alanlar ortaya konmaya çalışılmıştır. Bulgular: Arabuluculuğun problem çözücü yaklaşım ekseninde şekillenen klasik hedefleri, bu yöntemin bir çatışma yönetim aracı olarak kullanılmak istenilmesi halinde yeterli olmayacaktır. Yani, bir çatışma yönetim aracı olarak arabuluculuk, ancak klasik hedeflerinden ayrıldığında verimli olabilecektir. Fakat bu durum problem çözücü arabuluculuk yaklaşımda benimsenen tekniklerin ve bu yaklaşımın hedeflerinin çatışma yönetim sürecinde tamamen göz ardı edilmesi gerekeceği anlamına gelmeyecektir. Bu noktada, çatışma yönetim aracı olarak etkinlik kazanan bir arabuluculuk sürecinin, doğrudan çatışmanın yönetilmesini ve onun fonksiyonel bir yapıya kavuşturulmasını hedeflemek yerine, diğer çatışma yönetim stillerinden hangisinin benimseneceği noktasında çatışma taraflarının isabetli bir tercihte bulunmalarını kolaylaştırma hedeflenebilir. Özgünlük: Türkiye’de Arabuluculuğu örgütsel çatışmaların yönetimine yönelik bir araç bakış açısıyla inceleyen bir araştırmaya rastlanılmamıştır.
  • Öğe
    İstanbul’da Cumhuriyet döneminde planlama çalışmaları: Henri Prost ve Luigi Piccinato’nun planlarının sonraki dönemlere etkileri açısından mukayeseli analizi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Erken, Erhan
    Dünyanın en önemli şehirlerinden biri olan İstanbul'un tarihinin, Yenikapı’da Marmaray için yapılan kazılar ve burada elde edilen bulgulara göre, 8500 yıl evveline kadar gittiği düşünülmektedir. Tarihi süreçte birçok büyük devlete başkentlik yapan İstanbul bu süreçlerde birçok değişim yaşamıştır. Osmanlı’nın son dönemlerinde ve özellikle Tanzimat ile başlayan süreçte batılılaşma tesirinde çeşitli şehir planlama çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalar Cumhuriyet’in ilanı sonrasında da devam etmiştir. Amaç: Bu çalışmada Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı sonrasında İstanbul’da etkili olan iki adet şehir planlama yaklaşımının mukayeseli olarak incelemesi yapılmaktadır. Her iki planlamanın İstanbul’a etkileri, birbirleriyle farklılıkları ve sonraki dönemlerde İstanbul’da ne tür iz bıraktıkları üzerinde durulmuştur.. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmada öncelikle literatür taraması yapılmış, farklı kaynaklardan elde edilen bilgiler belli bir kurgu içinde derlenerek bir sonuca gidilmeye çalışılmıştır Bulgular: Cumhuriyet döneminde İstanbul’daki iki planlama çalışmasına geçmeden önce Osmanlı’nın son döneminde İstanbul’da hangi saiklerle ne tür planlama çalışmaları yapıldığına bakılmıştır. Burada batıya ilginin arttığı ve Tanzimatla birlikte hızlandığı bir dönemde şehir planlaması noktasında da bu ilginin varlığı görülmüş ve özellikle bu dönemde İstanbul’da vuku bulan seri yangınların şehir planlaması çalışmalarını etkilediği fark edilmiştir. 1937 Sonrası İstanbul’da başlayan ve 1950’ye kadar süren Henri Prost dönemi hem planlamanın yapıldığı ve hem de uygulandığı bir dönemdir. Bu dönemde İstanbul’un daha çok iç kesimlerinde bir yoğunlaşma ortaya çıkmıştır. Oysa 1958’den sonra devreye giren Piccinato’nun planlaması şehrin doğru batı ekseninde genişlemesini hedefleyen bir planlamadır. Ayrıca şehri geniş bir bölgenin içinde onunla birlikte planlayan bir yaklaşıma sahiptir. Piccinato’nun planlaması özellikle kendisinden çok daha sonraki dönemlerde etkili olan bir çalışma olarak dikkat çekmektedir Özgünlük: Bu çalışmanın en ilginç yanı bir yönü ile Prost ve Piccinato planlamaları arasındaki temel ayrılığı ve zıtlığı ortaya çıkarması diğer yönü ile de Piccinato’nun fikirlerinin 1980 sonrası iktidara gelen ANAP’lı İstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan’ın icraatları ile çok benzeşmesidir. Bedrettin Dalan sonrası İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yönetime gelen farklı başkanlar zamanında da Piccinato’nun düşünceleri bir çok yönü ile uygulamaya konmuştur. Bu konu çerçevesinde araştırılan kaynaklarda bu tarz bir tespite rastlanmamıştır. Piccinato’nun İstanbul’da şehrin yönetimiyle ilgili bir noktada bulunmamasına rağmen fikirlerinin önemli bir bölümünün yıllar sonra tatbik mevkiine konulduğunu tespit etmek ve bunu ortaya koymak, bu çalışmanın en özgün noktalarından birisidir.
  • Öğe
    Ahilik: Eğitim açısından bir değerlendirme
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Göçen, Ahmet
    Amaç: Çalışmanın amacı Türk tarihinde önemli bir yeri olan iş teşkilatı Ahiliği incelemek; bu bağlamda günümüzdeki eğitim ve öğretim süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunmaktır. Kapsam: Sanayi devrimi sonrasında iş dünyasının yaşamış olduğu materyalist değişimler iş örgütlerini, eğitim kurumlarını ve toplumları derinden etkilemiştir. İşyerlerinde yüksek kazanç ve üretim performansı önem kazanmış, toplumlarda tüketim artmıştır. Bu açıdan sürdürülebilir kalkınma için etkin değerler sistemine sahip bir iş kültürüne ve destekleyici eğitim anlayışına ihtiyaç vardır. Yöntem: Çalışmada Ahilik ve eğitim kapsamındaki bulgular ve tarihi anekdotlar incelenmiş olup vurgulanan noktalar alanyazın doğrultusunda irdelenmiştir. Sonuç: Çalışmada Türk kültüründen Ahilik kurumu, Fütüvvet, Tasavvuf ve ruhsal değerler incelenmiş; son bölümde örgütler açısından Ahi öğretmen ve eğitime ilişkin çıkarımlar tartışılmıştır. Ahilik değerlerinin günümüzde aynı farkındalık ile vurgulanması geçmişten gelen birlik, beraberlik ve anlam bağının sağlam kalmasını sağlayabilir. Özgünlük: On üçüncü yüzyılda Anadolu’da kurulan Ahilik eğitim, ahlak ve ticaret gibi sosyo-ekonomik unsurları bir araya getirerek arzulanan toplum yapısının sürdürülmesinde kritik bir işlev görmüştür. İdeal eğitim süreçleri için geçmişten ders almak ve bunları modern dünya ile harmanlamak Türk eğitim sistemine katkı sağlayabilir.
  • Öğe
    Azerbaycan lojistik sektörünün genel durumu ve geliştirilebilecek alanlar
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Rzayev, Elnur; Fidan, Yahya; Çetin, Sabahattin
    Amaç: Bu çalışmanın temel amacı, Azerbaycan'ın lojistik sektörünün mevcut durumunun ortaya konulması ve sektörün gelişebilmesi için neler yapabileceğinin belirlenmesidir. Yaklaşım: Çalışma tür olarak nitel bir çalışmadır. Azerbaycan’ın lojistik gelişimi ile ilgili faklı ikincil kaynaklar kullanılarak Azerbaycan’daki lojistik sektörünün gelişimine dönük yapılmış ve yapılacak çalışmalar ele alınmıştır. Bulgular: Azerbaycan çok önemli bir jeopolitik ticaret kavşağında yer almaktadır. Ülke Kuzey-Güney ve Doğu-Batı ticaret yolu üzerinde yer almaktadır. Ayrıca ülkenin petrol ve doğalgaz üreticisi olması, söz konusu ülkenin dünyadaki önemini daha da artırmaktadır. Bu nedenle lojistik sektörünün ülkede gelişmesi ve bu sektöre büyük yatırımlar yapılması kaçınılmazdır. Yapılan çalışma sonucunda ülkedeki lojistik sektörünün geliştirilmesine dönük çok sayıda projenin hayata geçirildiği ve planlandığı görülmektedir. Uluslararası ticaretin artmasıyla beraber yapılacak olan projelerde uluslararası ticareti kolaylaştıracak konuların da ele alınması sektörün daha hızlı gelişmesine katkı sağlayacaktır. Özgünlük: Çalışmada Azerbaycan’daki lojistik sektörünün gelişimi ve lojistik sektörünü etkileyen çalışmalar bütüncül olarak ele alınmıştır. Yapılmış çalışmalar ve planlanan projeler gerekçeleri ile birlikte ele alınarak Azerbaycan’ın lojistik sektörünün gelişimi, gelecekte yapılması gerekenler ortaya konulmaya çalışılmıştır.
  • Öğe
    Bağlanma temelli kanıta dayalı mentörlük modeli
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Subaşı, Hacer; Yıldız, Nadire Gülçin
    Sosyoekonomik faktörler, hane halkı ve yaşanılan sosyal çevre / mahalle özellikleri, öğrenme deneyimlerini, okula yönelik tutumları, genel ruh sağlığı ve refahı etkilediğinden çocuk ve gençlerin genel iyilik hali için kritik öneme sahiptir. Mentörlük programları çocuk ve gençlerin pozitif gelişimini destekleyen sistemli programlardır. Araştırmalar, mentörlük programlarının bireyleri sosyal, duygusal, akademik ve istihdam alanlarında desteklemek adına faydalı olduğunu; koruyucu ve önleyici faktörleri teşvik ettiğini göstermektedir. Amaç: 1990’lı yıllardan beri bu amaçla pek çok mentörlük programı hayata geçirilmiştir. Günümüze dek niceliksel olarak ciddi anlamda artış gösteren mentörlük programlarının niteliğinin nasıl olması gerektiği ile ilgili ciddi kaygılar doğmuştur. Söz konusu kaygıların sonucu kanıta dayalı mentörlük programlarının nasıl olması gerektiği sorusu gündeme gelmiştir. Bu bağlamda, mentörlük programlarının teorik çerçevesinin bağlanma temelli bir yaklaşım ekseninde formüle edilmesi amaçlanmıştır. Yöntem/Tasarım / Metodoloji / Yaklaşım: Bu teorik araştırmada ilgili literatür ekseninde, etkili ve nitelikli mentörlük programlarının özellikle mentör ve menti eşleştirme sürecinde bağlanma temelli bir yaklaşımın ve bu yaklaşımın tüm süreçteki sürekliliği açısından süregiden süpervizyon desteğinin önemi teorik olarak tartışılmıştır. Bulgular: Sonuç olarak, aşırı yapılandırılmış bir çerçevede sadece hedef odaklı mentörlük programlarından ziyade yine belirli bir çerçevesi ve hedefi olan ama ilişkiyi merkeze alan daha menti odaklı bir yaklaşım gençliğin pozitif gelişimi için gereklidir. Özellikle riskli arka plandan gelen çocuk ve ergenlerin ‘riskli’ oluş durumları bireysel faktörlerden ziyade çevresel faktörlerden kaynaklanıyorsa bağlanma temelli mentörlük programlarının çok iyi bir koruyucu / tampon işlevi gördüğünü belirlenmiştir. Özgünlük: Bir mentörlük programında olması gereken süreçlerin yapılandırıldığı, hedef menti kitlesinin özelliklerinin, barındırdığı bireysel (ör. bağlanma tarzı, psikopatoloji) ve çevresel risk faktörlerinin dikkate alındığı bir nevi bireyselleştirilmiş mentörlük programları tartışılmaya başlanmıştır. Bağlanma konusunda yapılan birçok deneysel araştırma güvenli bağlanan bireylerin İÇM’lerinin ‘olumlu’ benlik ve öteki tasarımları içerdiğini gösterdiğinden dolayı, güvenli bağlanan bireyler ideal birer mentör adayıdırlar. Bir akran destek modeli olarak mentörlük programları sistematik eğitimler ile desteklenmelidir. Program kapsamında düzenli bir süpervizyon desteği sunularak standardize ve sürdürülebilir programlar olmaları sağlanmalıdır. Kanıta dayalı bağlanma temelli mentörlük programları pozitif gelişimi destekleyen sürdürülebilir bir modeldir.
  • Öğe
    Muhasebe bilgi sistemi tasarımında REA muhasebe modeli
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Karagül, Arman Aziz
    İşletmelerin faaliyetlerini sürdürebilmeleri ve faaliyetleri ile ilgili karar alabilmelerinin temelinde bilgi yer almaktadır. Bilgi, hazır olarak bulunan bir değer olmadığından ancak faaliyetlerin en küçük parçaları olarak da ifade edilebilecek verilerin sistematik olarak birbirleriyle ilişkilendirilebilmesiyle üretilebilmektedir. Bu da bilgi üreten sistemler olan bilgi sistemleri aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin getirmiş olduğu olanaklarla işletmeler faaliyetleriyle ilgili birçok veri toplayabilmelerine karşın bu verileri karar alma amacına yönelik olarak bilgi üretim sürecine dahil edebilmeleri ancak ve ancak veri tabanlarının bu amaçlar doğrultusunda yapılandırılmış olmasıyla mümkün olacaktır. Veri tabanlarının yapılandırılmasında birçok model bulunmaktadır. Bu çalışma kapsamında finansal bilgi üreten muhasebe bilgi sisteminin veri tabanının tasarımında kullanılan modellerden birisi olan ve günümüz kurumsal kaynak planlaması sistemlerinin de veri tabanlarının yapılanmasında önemli bir rol oynayan REA (resources – events - agents) muhasebe modeli incelenmiş, modele ilişkin teorik açıklama bir satın alma işlemi örneği yardımıyla açıklanmıştır. Amaç: Çalışmanın amacı veri tabanlarının yapılandırılmasında kullanılan modellerden birisi olan ve özellikle muhasebe uygulamaları için geliştirilmiş olan REA muhasebe modelinin incelenmesi ve bir satın alma işlemi örneği yardımıyla modelin açıklanmasıdır. Yöntem: Çalışmanın amacı doğrultusunda REA modeline ilişkin literatür incelenmiş ve modele ilişkin bir satın alma işlemi örneği geliştirilmiştir. Bulgular: REA muhasebe modeli günümüz kurumsal kaynak planlaması sistemlerinin gelişimi açısından bir kilometre taşı olmuştur. Veri tabanında bulunan verilerin ne şekilde organize edileceği ve birbirleriyle nasıl ilişkilendirilebileceği konusu işletmelerin bilgi üretiminin temelini oluşturmaktadır. Bu yönüyle REA modeli işletme faaliyetlerine fonksiyonlar açısından değil faaliyetler açısından bakılması gerekliliğini ortaya koymuştur. Özgünlük: Kurumsal kaynak planlaması sistemlerinin işletme faaliyetlerini yürütebilmesinin arka planında, faaliyetlere ilişkin verileri sistematik biçimde organize edilebilmesi yer almaktadır. Ancak finansal ve finansal olmayan verilerin doğaları gereği farklı özelliklere sahip olmaları birbirleriyle ilişkilendirilmelerinde sorunlar yaratmaktadır. REA modelinin bu sorunu çözüme kavuşturması noktasında bu çalışma konuyu Türkiye muhasebe alanyazınına taşıması açısından önem taşımaktadır.
  • Öğe
    Tesis yeri seçiminde kriterlerin önem ağırlıklarının bulanık FUCOM yöntemiyle belirlenmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Peker, Bilge Nur; Görener, Ali
    Amaç: Çalışmanın amacı, İstanbul’da imalat sektöründe kompozit pervane alanında faaliyet gösteren bir firmanın fabrika yeri seçiminde dikkate alması gereken kriterlerin önem ağırlıklarının tespit edilmesidir. Bu kapsamda beş ana kriter ve yirmi bir alt kriter kullanılarak, Çok Kriterli Karar Verme (ÇKKV) yöntemlerinden biri olan bulanık Tam Tutarlılık Yöntemi (FUCOM) kullanılmıştır. Yöntem/Tasarım/Metodoloji/Yaklaşım: Araştırma için iki ile otuz beş yıl arasında tecrübeye sahip dokuz uzmanın bulunduğu karar verme grubu oluşturulmuş ve ÇKKV yöntemlerinden biri olan bulanık FUCOM yöntemiyle kriterlerin önem ağırlıklarının belirlenmesi hedeflenmiştir. Oldukça yeni bir yöntem olan Bulanık FUCOM; tutarlılıktaki avantajı ve minimum karşılaştırma sayısı avantajları nedeniyle kriter ağırlıklarını belirlemek için uygun bir çerçeve sunmaktadır. Bulgular: Yapılan analiz çerçevsinde en önemli tesis yeri seçim kriterleri; yatırım maliyeti, işletme ve bakım maliyetleri, devlet teşvikleri, arazi genişleme potansiyeli ve karbon ayak izi olarak karşımıza çıkmıştır. Özgünlük: Güncel bir yöntem olan FUCOM’un bulanık mantık ile entegre edilmiş versiyonu kullanılarak tesis yeri seçimi kriterlerin önem ağırlıklarının belirlenmesinin özgün bir katkı oluşturduğu düşünülmektedir.
  • Öğe
    Kurumsal itibar algısının örgütsel çekicilik ve örgütsel özdeşleşme üzerine etkisinin yeme içme sektöründe incelenmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Şen Demirci, Tuğba; Marşap, Akın
    Hizmet sektörü incelendiğinde, müşterilerin kalite algısı, hizmetten memnuniyeti ve kurum hakkındaki düşüncelerinin oluşumunda ona hizmet veren çalışanın etkisinin oldukça yüksek olduğu görülmektedir. Dolayısıyla, çalışan davranışının çok etkili olduğu bu sektörde kalifiye personeli örgüte çekmek ve örgütüyle özdeşleşmesini sağlamak oldukça önemli hale gelmiştir. Örgütler için bu örgütsel davranışları sağlamak adına ise günümüzde birçok işletmenin üzerinde durduğu kavram kurumsal itibardır. Amaç: Bu araştırmanın amacı yeme içme sektöründe çalışanların kurumsal itibar algılarının örgütsel çekicilik ve örgütsel özdeşleşme üzerine etkisini araştırmaktır. Yöntem: Araştırmanın evreni, İstanbul ilinde yeme içme sektöründe çalışan 361.941 kişiden oluşmaktadır. Örneklem kolayda örneklem yöntemi ile seçilen 812 kişiden oluşmakta olup veriler anket uygulaması ile toplanmıştır. Araştırmada elde edilen verilerle Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) yapılarak faktörler belirlenmiş, sonrasında Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmış, uyum iyilikleri olumlu sonuç vermiştir. Yapısal Eşitlik Modeli (YEM) tahmin edilerek ilişkilerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Alt boyut ilişkilerini ölçümlemek için de korelasyon analizi yapılmıştır. Bulgular: Yapılan Yapısal Eşitlik Modeli (YEM) tahmin modeline Kurumsal itibar tüm alt boyutları ile birlikte örgütsel çekiciliği ve örgütsel özdeşleşmeyi pozitif yönde ve anlamlı etkilemektedir. Kurumsal itibar genel boyutu; örgütsel çekicilik genel boyutunu %62,4 , örgütsel özdeşleşme genel boyutunu %52,8, oranında pozitif yönde (artırıcı) etkilemektedir. Literatürde kurumsal itibarın bu çalışmada kullanılan alt boyutları ile örgütsel çekicilik arasındaki ilişkilerin incelendiği başka bir çalışmaya rastlanmamıştır. Böylece çalışmada elde edilen kurumsal itibarın boyutlar bazında örgütsel çekicilikle ilişkilerine yönelik bulguların literatüre kurumsal itibar ile örgütsel çekicilik arasındaki ilişkiye dair daha detaylı ampirik kanıtlar sunarak katkı sağladığı değerlendirilmektedir. Özgünlük: Araştırmada incelenen üç değişkenin bir arada kullanıldığı literatürde çok sayıda araştırmaya rastlanılmadığından bu çalışmanın alan yazına katkıda bulunması beklenmektedir.
  • Öğe
    Aile işletmelerinde devir planlaması süreci ve liderin örgütsel bağlılığı arasındaki ilişkisinin incelenmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Gözen, Aylin; Atabey Kıran, Melis
    Amaç: Aile işletmeleri ülke ekonomilerinin büyük bölümünü oluşturmaktadır. Lakin genellikle ömürleri kurucunun yönetimde olduğu süre ile sınırlı kalmaktadır. Birçok araştırma aile işletmelerinin nesiller arası sürdürülebilir olmasının doğru yürütülen bir devir planlaması süreci ile ilgili olduğunu göstermektedir. Bu doğrultuda çalışmada devir planlaması sürecinin resmiyet kazanmasının mevcut liderin (selef) örgütsel bağlılık boyutlarıyla ilişkisi olup olmadığı konusu ele alınmıştır. Yöntem: Meyer ve Allen (1991) tarafından oluşturulan 3 boyutlu örgütsel bağlılık (TCM) modeli kullanılarak liderlerin aile işletmelerine olan bağlılıklarının boyutlarının devir planlamasının resmiyet seviyesine yansıması ele alınmaktadır. Kolayda örnekleme yöntemi kullanılarak seçilen 161 aile işletmesi liderine çevrimiçi anket gönderimi yapılmıştır. Elde edilen veriler doğrultusunda bağımsız değişkenler olarak ele alınan liderin duygusal, devamlılık ve normatif bağlılığının, bağımlı değişken olarak ele alınan devir planlamasının resmiyet seviyesi üzerindeki etkilerini ortaya koymak adına korelasyon ve regresyon analizleri gerçekleştirilmiştir. Bulgular: İstanbul Sanayi Odasına kayıtlı aile işletmeleri ile yapılan anket çalışması sonucunda, söz konusu işletmelerin büyük çoğunluğunun resmi bir devir planlamasına sahip olmadığı gözlemlenmiştir. İlaveten, liderin duygusal ve normatif bağlılığının devir planlamasının resmiyet kazanmasına olumlu etkisi olduğu tespit edilirken devamlılık bağlılığının olumsuz etkisi olduğu tespit edilmiştir. Özgünlük: Örgütsel bağlılık kavramını aile işletmeleri evreninde inceleyen çalışmaların büyük çoğunluğu halefin örgütsel bağlılığı ile devir planlaması arasındaki ilişkiyi ele almaktadır. Oysaki bu çalışma, devir sürecinde önemli rol oynayan bir diğer aktör olan selefin örgütsel bağlılığının boyutlarını ele alması nedeniyle literatüre yeni bir perspektif sunmaktadır.
  • Öğe
    Tüketici davranış modelleri çerçevesinde kayıp müşterilerin terk etme nedenleri ve geri dönme niyetleri üzerine bir ölçek çalışması
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Şehirli, Mustafa; Erdoğan, Cahit
    Amaç: Bu çalışmanın amacı müşteri kayıplarının büyük bir sorun olduğu günümüz ekonomisinde şirketler için yeni bir başarı göstergesi olarak adlandırılabilecek bir derecelendirme ölçütü geliştirmektir. Böylece müşterilerin bir şirketi ya da markayı neden terk ettikleri daha iyi anlaşılabilecektir. Yöntem: Bu amaçla terk etme ya da hizmet alınan şirketi değiştirme davranışının en çok gerçekleştiği sektörlerden birisi olan günlük araç kiralama sektöründe bir araştırma yapılmıştır. Araştırma sonrasında terk etme davranışının bileşenlerini en doğru şekilde temsil edecek bir ölçek, klasik müşteri davranış modellerinden birisi olan CAB (Cognitive-Biliş, AffectiveDuyuş, Behavioral-Davranış) Modeli çerçevesince geliştirilerek sınanmış ve doğruluğu ispatlanmıştır. Türkiye’deki günlük araç kiralama sektörünün en büyük markalarının kayıp müşterilerinden 201 tanesiyle Nisan-Mayıs 2021 döneminde çevrimiçi anketler gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Geçerli ve güvenilir olduğu tespit edilen ölçekte, bilişsel, duyusal ve davranışsal olmak üzere 3 faktör ortaya çıkmıştır. İlk faktör olan bilişsel faktörler arasında fiyat düzeyi, rakiplerin varlığı ve müşterilerin kendilerine yapılan haksızlığı fark etmesi sayılabilir. İkinci faktör olan duygusal faktör genel memnuniyet yanında hissedilen duygusal bağlılık ve aidiyettir. Üçüncü faktör olan davranışsal faktörler ise deneyimden duyulan memnuniyet, tekrar geri dönmeye duyulan inanç gibi unsurlardan oluşur. Bu faktörlerin sahip oldukları ağırlıklar ölçümün yapıldığı sektör ya da şirket için müşterilerin terk etme davranışlarının doğasını anlamak için çok yararlı olabilecektir. İncelenen sektörde hizmet kalitesi, memnuniyet gibi duygusal ve/veya davranışsal faktörlerin fiyat, değiştirme maliyeti gibi bilişsel faktörlerden daha fazla etkili olduğu anlaşılmıştır. Özgünlük: Kayıp Müşteri Ölçeği (KMÖ) olarak adlandırılan bu ölçeğin önemli farkı kayıp müşterilerin geri dönme niyeti ve negatif ağızdan ağıza pazarlama kavramlarını birarada ele almış olmasıdır.
  • Öğe
    Benlik saygısı ile cerrahi olmayan estetik müdahaleler arasındaki ilişkide beden imgesi baş etme stratejilerinin rolünün incelenmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Tan, Ezgi; Kuş, Yasemin
    Amaç: Her geçen yıl gerçekleştirilen cerrahi olmayan estetik müdahalelerin sayısı bir önceki yıla kıyasla önemli ölçüde artmaktadır (Aesthetic Plastic Surgery National Data Bank, 2021, p. 6). Bu artışı etkileyebilecek temel psikolojik mekanizmaların araştırılması, hem estetik müdahale öncesi hem de sonrasında hastanın iyi oluşunu anlamak açısından oldukça değerlidir. Bu çalışmada, benlik saygısı ile cerrahi olmayan estetik müdahaleler arasındaki ilişkide beden algısı baş etme stratejilerin rolünün incelenmesi amaçlanmaktadır. Sunulan çalışma kapsamında beden algısı baş etme stratejilerinden görünüşü düzeltme ve olumlu mantıksal kabullenme stratejileri incelenmektedir. Yöntem: Araştırmada ilişkisel tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemi 267 kadın ve 43 erkek olmak üzere toplamda 310 kişiden oluşmaktadır. Katılımcıların yaşları 18 ile 29 arasında değişmektedir. Araştırmanın verileri Kişisel Bilgi Formu, Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği ve Beden İmgesi Baş Etme Stratejileri Ölçeği aracılığıyla toplanmıştır. Verilerin analizinde SPSS 24 programı ile Process makro eklentisi kullanılmıştır. Bulgular: Analiz sonuçlarına göre benlik saygısı ile cerrahi olmayan estetik müdahaleler arasındaki ilişkide olumlu mantıksal kabullenme stratejisi biçimlendirici rol oynamaktadır. Beden imgesi ile baş ederken yüksek düzeyde olumlu mantıksal kabullenme stratejisi kullanan kişilerde benlik saygısı ile cerrahi olmayan estetik müdahale arasındaki ilişki zayıflamaktadır. Öte yandan, görünüşü düzeltme stratejisi ile benlik saygısı ve cerrahi olmayan estetik müdahaleler arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Ancak, bu stratejinin benlik saygısı ile cerrahi olmayan estetik müdahaleler arasındaki ilişkide biçimlendirici rolü desteklenmemektedir. Elde edilen bulgular alanyazın kapsamında tartışılacaktır. Özgünlük: Son on yılda, estetik amaçlı müdahalelerin başlangıç yaşının erken yaşlara kadar indiği bilinmektedir. Araştırmanın sonuçları, bedenini olumlu algılama ve iyi yönleri ile var olduğu gibi kabul etmenin genç erişkinlikte estetik müdahale girişimlerini etkilediğine işaret etmektedir. Bu durumda, sosyal medya aracılığıyla maruz kalınan estetik standartların özellikle, genç erişkinler üzerinde etkisinin azaltmanın bir yolu olarak olumlu mantıksal kabullenme beden imgesi baş etme stratejisinin önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışma estetik müdahale uygulamalarında benlik saygısının ve beden imgesi ile baş etme stratejilerinin risk ve koruyucu faktörler olabileceğini göstermektedir.
  • Öğe
    Bank market power and risk during crises
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Öztürk Danışman, Gamze
    Purpose: This paper investigates the influence of bank market power on risk during the Global Financial Crisis 2007/2009 (GFC). Methodology: We use a sample of 6,090 private and listed US banks for 2007-2016 and perform our estimations using panel data techniques, together with bank-fixed effects. Findings: The findings suggest that the crisis increases banks’ default risk for banks with lower market power. Meanwhile, higher market power helps banks to remain stable during turbulent times and have lower default risk. Banks with more market power achieve this stability mainly because of lower leverage risk and lower portfolio risk. They managed to maintain a portfolio with higher and more stable earnings during the crisis. This paper supports the view that market power in banking is very vital, and competition is more harmful to stability during crisis periods. Originality: This paper provides important implications for the banking industry during crises times. Policymaking in banking may specifically focus on improving bank market power but not maximizing competition between banks during crises.
  • Öğe
    Gerçeğe uygun değer ölçümüne ilişkin açıklamaların denetim ücretine etkisi: Borsa İstanbul örneği
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Terzi, Serkan; Kıymetli Şen, İlker
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, gerçeğe uygun değerle ölçülen varlıklar ile denetim ücreti arasındaki ilişkinin araştırılmasıdır. Bu amaçla Borsa İstanbul’da işlem gören 243 şirket üzerinde araştırma yapılmıştır. Yaklaşım: Çalışmada çoklu regresyon analizi kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmanın sonucunda, seviye 2 ve 3 girdileriyle ölçülen varlıklar ile denetim ücreti arasında anlamlı ve negatif ilişki tespit edilmiştir. Bunun yanında şirket büyüklüğü, yapısal risk ve dört büyük denetim firması ile denetim ücreti arasında anlamlı ve pozitif ilişki tespit edilmiştir. Özgünlük: Literatürde yapılan çalışmalar içinde gerçeğe uygun değer ölçümüne ilişkin açıklamalar ile denetim ücreti arasındaki ilişkinin incelendiği ampirik çalışmalar bulunmaktadır ancak Türkiye’de buna yönelik bir ampirik çalışma bulunmamaktadır.
  • Öğe
    Türkiye ve Doğu Asya ülkeleri imalat sanayi sektörlerinin teknoloji yoğunluğuna göre ithal girdi oranlarının girdi-çıktı tabloları ile analizi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Kahvecioğlu, Nurullah; Gür, Nurullah
    Tu?rkiye’de imalat sanayi u?retim c?es?itlilig?i ve ihracat ac?ısından son yıllarda kayda deg?er ilerlemeler yas?amıs? olmasına rag?men, imalat sanayi sekto?rlerinin ithal ara mallarına olan bag?ımlılıg?ı c?es?itli yapısal problemlere zemin hazırlamaktadır. Bu c?alıs?ma imalat sanayi sekto?rlerinin 2000’li yıllarda dıs?a bag?ımlık noktasında nasıl bir deg?is?im go?sterdig?ini hesaplayarak ve Tu?rk imalat sanayinin mevcut yapısını Tu?rkiye ile rekabet halindeki Dog?u Asya u?lkeleri ile kars?ılas?tırarak literatu?re katkı sunmaktadır. Amac?: C?alıs?manın amacı; Tu?rkiye’de imalat sanayinin ithalata bag?ımlılıg?ını farklı go?stergeler u?zerinden hesaplamayı ve bu go?stergeler u?zerinden Tu?rk imalat sanayisinin mevcut durumunu Dog?u Asya u?lkeleri ile kıyaslamaktır. Yo?ntem: Bu c?alıs?mada 2000-2014 do?nemini kapsayan WIOD/NIOT Girdi-C?ıktı tabloları kullanılarak Tu?rkiye’nin ve Dog?u Asya u?lkelerinin imalat sanayi sekto?rlerinin toplam u?retim ve ihracat ic?indeki ithal girdi oranları -dikey uzmanlas?ma oranları- hesaplanmıs? ve bu sonuc?lar u?zerinden kars?ılas?tırmalar yapılmıs?tır. C?alıs?mamızda 2000- 2014 yılları WIOD/NIOT Girdi-C?ıktı tablolarında Leontief ters matrisi ile hesaplamalar yapılmıs? ve Hummels ve dig?erleri (2001) tarafından gelis?tirilen HIY metodu kullanılmıs?tır. Bulgular: Hesaplamalarımız Tu?rkiye’nin 11. Kalkınma Planı’nda o?ncelik verdig?i sekto?rlerde ilgili do?nemde ithalata bag?ımlılık ve/veya u?retimde yabancı paylarında kayda deg?er artıs?lar yas?andıg?ını go?stermektedir. Bulgularımız ve kars?ılas?tırmalarımız ıs?ıg?ında; Tu?rkiye’nin imalat sanayi ve ihracatının du?s?u?k ve orta-du?s?u?k teknoloji grubuna yog?unlas?ırken, Dog?u Asya u?lkelerinde ag?ırlıg?ın orta-yu?ksek ve yu?ksek teknoloji grubuna kaydıg?ı sonucuna varılmıs?tır. O?zgu?nlu?k: Bu c?alıs?ma, dig?er c?alıs?malardan farklı olarak Tu?rkiye’nin imalat sanayi dikey uzmanlas?ma ve toplam u?retim ic?inde yabancı katma deg?er oranlarını teknoloji gruplarına go?re sınıflandırmakta ve sonuc?lar Dog?u Asya u?lkelerinin oranları ile kıyaslamaktadır.
  • Öğe
    Spor, kültür ve dil: Türkçede bulunan atasözü ve deyimler üzerine bir içerik analizi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Gürel, Emet; Gönkek, Pelin
    Amac?: Spor; beden, zihin ve ruh gelis?imine hizmet eden bireysel ya da takım halinde gerc?ekles?tirilebilen ve belirli kurallara tabi olan eylem olarak tanımlanabilmektedir. Spor; bireyi performans sergilemeye, rekabete, dayanıs?maya, takımdas?lıg?a, bas?arıya yo?neltmekte ve kis?isel gelis?ime katkıda bulunmaktadır. Sporun tarihsel gelis?imi, uygarlık tarihine kos?ut bir seyir izlemektedir. O?yle ki modern sporun gelis?imini, kapitalizmin gelis?imi u?zerinden c?o?zu?mlemek mu?mku?ndu?r. Bu paralelde sporun ilk ortaya c?ıkıs?ı, insanın kendi varlıg?ını kes?fetmesi ve dog?ayla mu?cadeleye girmesi ile ilis?kilendirilendirilebilmektedir. Spor, aynı zamanda ku?ltu?rel bir eylemdir. Huizinga’nın oyun oynayan insanı simgeleyen ‘homo ludens’ kavramı ile is?aret ettig?i gibi, yeryu?zu?nde insana ait her s?eyin bas?langıcının oyun oldug?una dikkat c?ekmek ve ‘o?nce oyun vardı’ saptamasını yapmak mu?mku?ndu?r. Huizinga’ya go?re kurgusal oldug?u bilinen ve gu?ndelik hayatın dıs?ında yer alan, bununla birlikte oyuncuyu da tamamen ic?ine c?eken, go?nu?llu? ve o?zgu?r bir eylem olan oyun; tarih boyunca, hayatın her alanında ku?ltu?ru?n temel o?g?esi olarak varlıg?ını su?rdu?rmu?s?tu?r. Oyunun ku?ltu?rle olan bag?ından ve oyunun evvel ezel nitelig?inden hareket eden bu c?alıs?ma; spor olgusunun Tu?rkc?edeki yer ve o?nemini ataso?zleri ve deyimler u?zerinden aras?tırmayı amac?lamaktadır. Yo?ntem: Nitel desende olus?turulan c?alıs?ma, Tu?rk Dil Kurumu Ataso?zleri ve Deyimler So?zlu?g?u?’nu? evren kabul ederek tasarlanmıs? ve ic?erik analizi yo?ntemi ile gerc?ekles?tirilmis?tir. Bulgular: Aras?tırma kapsamında Tu?rkc?ede bulunan spor olgusu ile ilgili ataso?zleri ve deyimler tespit edilmis? ve olus?turulan kategoriler uyarınca deg?erlendirilmis?tir. C?alıs?manın sonuc? kısmında ise elde edilen bulgular yorumlanmıs? ve gelecek aras?tırmalara yo?nelik o?neriler sunulmus?tur. O?zgu?nlu?k: C?alıs?mada ulas?ılan en temel sonuc?, Tu?rkc?ede bulunan deyimlerde spor olgusunun oldukc?a o?nemli bir yer arz etmesidir.
  • Öğe
    BRICS-T ekonomilerinin makroekonomik performanslarının değerlendirilmesi: Entropi tabanlı WASPAS yaklaşımı
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Coşkun, Artuğ Eren
    Amac?: Bu c?alıs?manın amacı, Du?nya ticaretindeki payını her gec?en yıl artırmaya devam eden Brezilya, Rusya, Hindistan, C?in, Gu?ney Afrika ve Tu?rkiye (BRICS-T) u?lkelerinin 2011-2020 yılları arasındaki makroekonomik performanslarını kars?ılas?tırmalı olarak incelemektir. Yo?ntem: C?alıs?mada makroekonomik performans kriterleri GSYI?H, kis?i bas?ına du?s?en GSYI?H, ihracat, bu?yu?me oranı, dog?rudan yabancı yatırım, ithalat, enflasyon oranı ve is?sizlik oranı olarak belirlenmis?tir. C?ok kriterli karar verme yo?ntemlerinden Entropi ve WASPAS (Weighted Aggregated Sum Product Assessment) kullanılmıs?tır. Entropi yo?ntemi ile o?ncelikle kriterlerin ag?ırlıkları hesaplanmıs? ve hesaplanan ag?ırlıklar WASPAS yo?ntemine dahil edilerek karar alternatifleri sıralanmıs?tır. Bulgular: Aras?tırma bulguları C?in’in bu c?alıs?mada ele alınan dig?er u?lkelerin makroekonomik performansları kars?ısında mutlak u?stu?n oldug?unu go?stermektedir. C?in’den sonra dig?er u?lkelerin bas?arı sıralaması sırasıyla Brezilya, Rusya, Hindistan, Tu?rkiye ve Gu?ney Afrika s?eklinde olmus?tur. O?zgu?nlu?k: Bu c?alıs?mada BRICS-T u?lkelerinin makroekonomik performansları, Entropi-WASPAS yo?ntemlerinin entegre bic?imde kullanılmasıyla analiz edilmis?tir. Gerc?ekles?tirilen yazın taraması, ilgili u?lkelerin makroekonomik performanslarının aras?tırıldıg?ı c?alıs?ma sayısının oldukc?a yetersiz oldug?unu go?stermis?tir. Makroekonomik performans kriterlerinde kapsam genis? tutularak aras?tırma sonuc?larının gec?erlilig?inin artırılması hedeflenmis?tir. Kriter c?es?itlilig?i yo?nu?yle bu c?alıs?ma alanında yayınlanan en kapsamlı c?alıs?malar arasındadır.
  • Öğe
    Makroekonomik göstergeler ve firmaya özgü finansal değişkenlerin sermaye yapısı üzerindeki etkisi: Teknoloji şirketleri üzerine linear ve panel regresyon analizi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Yılmaz, Tuncer
    Amac?: C?alıs?manın amacı, BIST (Borsa I?stanbul) Teknoloji sekto?ru?nde faaliyet go?steren s?irketlerin sermaye yapısına etki eden makroekonomik ve firmaya o?zgu? go?stergelerin iki farklı regresyon yo?ntemi ile tespit edilmesi amac?lanmıs?tır. Yo?ntem: C?alıs?mada makroekonomik ve firmaya o?zgu? go?stergelerin teknoloji firmalarının sermaye yapılarına etkilerinin tespitinde linear ve panel regresyon analiz yo?ntemi kullanılmıs?tır. Yapılan analizlerde, 2010:Q1- 2021:Q3 do?nemine ait makroekonomik go?stergeler ve s?irketlere o?zgu? finansal deg?is?kenler kullanılmıs?tır. C?alıs?mada sermaye yapısı deg?is?kenleri olarak; kısa vadeli kaldırac? oranı, uzun vadeli kaldırac? oranı ve toplam kaldırac? oranı, firmaya o?zgu? deg?is?kenler olarak; cari oran, toplam aktifler, toplam varlıklardaki deg?is?im, net satıs?lardaki deg?is?im, varlık yapısı, aktif ka?rlılık, makroekonomik go?sterge olarak; ticari kredi faiz oranı ve dolar kuru alınmıs?tır. Bulgular: Linear ve panel regresyon analizlerinde ortaya c?ıkan bulgularda, firmaya o?zgu? ve makro go?stergelerin en fazla ve o?nemli etki katsayılarının s?irketlerin toplam borc? sermaye yapısı deg?is?keni u?zerinde oldug?u, ikinci sırada kısa vadeli borc?, u?c?u?ncu? sırada ise uzun vadeli borc? sermaye yapısı deg?is?keni oldug?u go?ru?lmu?s?tu?r. O?zgu?nlu?k: Bu c?alıs?mada hem linear hem de panel regresyonun birlikte kullanılması, o?rneklem olarak teknoloji sekto?ru?nu?n verilerinin kullanılması, sekto?ru?n sermaye yapısını en c?ok etkiledig?i du?s?u?nu?len makro ve firmaya o?zgu? deg?is?kenlerin birlikte kullanılması, c?eyrek do?nem verilerle c?alıs?ılması bu c?alıs?mayı dig?er c?alıs?malardan ayıran bas?lıca farklılıklar oldug?unu so?yleyebiliriz.
  • Öğe
    Hizmetkâr liderliğin örgüt kültürü üzerindeki etkisi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Başar, Pınar; Gültekin, Ahmet
    Amac?: Bu c?alıs?manın amacı, hizmetka?r liderlig?in kurumsal ku?ltu?r u?zerindeki etkisini incelemektir. Yo?ntem: C?alıs?manın o?rneklemini o?zel bir belgelendirme firmasında c?alıs?an 266 personel olus?turmaktadır. Nicel analiz yo?ntemi ile incelenmis?tir. Anket verileri SPSS programı ile analiz edilmis?tir. Fakto?r analizi, korelasyon analizi ve korelasyon analizi uygulanmıs?tır. Bulgular: Hizmetka?r liderlig?in kurumsal ku?ltu?ru? pozitif yo?nde anlamlı etkiledig?i bulunmus?tur. Sonuc?lar, Hizmetka?r liderlig?in affetme, hesap verebilirlik, otantiklik, geride durma ve cesaret boyutlarının kurumsal ku?ltu?ru? etkilemedig?ini go?stermis?tir. Tartıs?ma: Kurum ku?ltu?ru?nu? temel dinamikleri ve hizmetka?r liderlik u?zerindeki etkisi incelenmis?tir. O?rgu?t ku?ltu?ru?, u?lke ku?ltu?ru? ve alt ku?ltu?rler farklılık go?stermektedir. Aynı kurumda bile satıs? go?revlileri ayrı mu?hendisler ayrı bir ku?ltu?ru? paylas?maktadır. Bu yu?zden bir kurumun ku?ltu?ru?nu? tanımlamak ve nasıl algılandıg?ını belirlemek oldukc?a zordur.
  • Öğe
    Öğretmenlerin toplumsal cinsiyet algıları ve kadın yöneticilere karşı tutumları arasındaki ilişki
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Erbek, Dilan; Çoğaltay, Nazım
    Amac?: Bu aras?tırmanın temel amacı, o?g?retmenlerin toplumsal cinsiyet algıları ile kadın yo?neticilere kars?ı tutumları arasındaki ilis?kiyi tespit etmektir. Yo?ntem: Aras?tırma nicel aras?tırma yaklas?ımına uygun olarak ilis?kisel desende yapılandırılmıs?tır. Aras?tırmanın evrenini 2020-2021 eg?itim o?g?retim yılında Siirt ili merkez ve ilc?elerinde bulunan ve Milli Eg?itim Bakanlıg?ı’na bag?lı kamu okullarında go?rev yapan kadın yo?neticilerin bulundug?u okullardaki 965 o?g?retmen olus?turmaktadır. Evrenden ku?me o?rnekleme yoluyla sec?ilen 445 o?g?retmen c?alıs?manın o?rneklemini olus?turmaktadır. Aras?tırmada C?elis?ik Duygulu Cinsiyetc?ilik O?lc?eg?i ve Kadın Yo?neticilere Kars?ı Tutum O?lc?eg?i kullanılmıs?tır. Bulgular: Aras?tırmada, o?g?retmenlerin toplumsal cinsiyet algılarında cinsiyet, yas? ve medeni durum deg?is?kenlerine go?re anlamlı farklılık bulunmus?ken kadın yo?neticilere kars?ı tutumlarında ise cinsiyet ve yas? deg?is?kenlerine gire anlamlı farklılıklar bulunmus?tur. C?elis?ik duygulu cinsiyetc?ilik alt boyutlarından du?s?manca cinsiyetc?ilik puanı ile o?g?retmenlerin kadın yo?neticilere yo?nelik tutumları arasında negatif yo?nlu? anlamlı bir ilis?ki bulunmus?tur. Cinsiyetler arası tamamlayıcı farklılas?tırma puanı ile o?g?retmenlerin kadın yo?neticilere yo?nelik tutumları arasında ise pozitif yo?nde anlamlı bir ilis?ki bulunmus?tur. O?g?retmenlerin c?elis?ik duygulu cinsiyetc?ilik algıları kadın yo?neticilere kars?ı tutumlarını yordamaktadır. C?elis?ik duygulu cinsiyetc?ilik alt boyutlarının kadın yo?neticilere yo?nelik tutumlarının %21’ini ac?ıklayabildig?i saptanmıs?tır. O?zgu?nlu?k: Kadın istihdamının en fazla oldug?u kurumlar olan okullarda kadın yo?neticilerin erkek yo?neticilere go?rece az sayıda olması aras?tırılması gereken bir olgu olarak kars?ımıza c?ıkmaktadır. Sayıca erkek yo?neticilerin c?ok gerisinde kalan kadın yo?neticilere kars?ı birlikte c?alıs?tıkları meslektas?larının zihin du?nyalarındaki toplumsal cinsiyet algıları ve tutumları arasındaki ilis?kinin aras?tırılması yo?netim literatu?ru?nu? zenginles?tirecektir. Bu ac?ıdan literatu?r incelendig?inde, o?g?retmenlerin toplumsal cinsiyet algıları ve kadın yo?neticilere kars?ı tutumları arasındaki ilis?kinin incelendig?i aras?tırmalara rastlanmayıs?ı, bu aras?tırmanın literatu?rdeki o?nemli bir bos?lug?u doldurabileceg?ini go?stermektedir.
  • Öğe
    Macar lise tarih ders kitaplarında Osmanlı/Türklerin görsel temsili (1879–1990 arası yıllar)
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2022) Varga, Lilla; Macar, Elçin
    16. ve 17. yu?zyılların bu?yu?k kısmında yas?anan Macaristan’daki Osmanlı ha?kimiyeti do?nemi Macar toplumsal belleg?inde son derece o?nemli bir yere sahiptir. Bunun bas?lıca nedeni Macar lise tarih ders kitaplarında uzun uzadıya anlatılarak resmi? eg?itim yoluyla nesilden nesle aktarılmasıdır. Ders kitaplarındaki metinlerin incelenmesiyle bir milletin dig?erine dair o?n yargılarını ve basmakalıp fıkirlerini yorumlamayı kendisine go?rev bilen imgebilim c?alıs?maları, go?rsellerin irdelenmesine gereken ilgiyi go?stermeyerek imgeleri olus?turan bazı o?nemli o?geleri go?z ardı etmektedir. Amac?: Bu c?alıs?ma kapsamında ders kitaplarındaki go?rsellerin incelemesi esnasında dikkat edilmesi gereken hususlar tespit edildikten sonra, Macaristan’da 1879 ile 1990 yılları arasında kullanılan lise tarih ders kitaplarında 16–17. yu?zyılların bag?lamında bas?vurulan go?rseller incelenmis?tir. Yo?ntem: Bu minvalde Osmanlı/Tu?rklerin hangi semboller es?lig?inde, nasıl duygular uyandıran sahneler ic?inde resmedildig?i aras?tırılmıs?tır. Bulgular: Bo?ylece Macarların toplumsal hafızasında var olan Osmanlı/Tu?rk imgesinin go?rsel biles?enleri belirlenip deg?erlendirilmis?tir. O?zgu?nlu?k: Bu itibarla mu?mku?n oldug?u kadar fazla deg?is?kenin hesaba katılmasıyla Macarların Osmanlı/Tu?rklere dair benimsedikleri imgenin daha kapsayıcı ve ac?ıklayıcı bir yorumu olus?turulmaya gayret edilmis?tir.