Affective temperament profiles of overactive bladder patients
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2014
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
TURKISH NEUROPSYCHIATRY ASSOC-TURK NOROPSIKIYATRI DERNEGI
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Introduction: Overactive bladder (OAB) is generally characterized by urinary urgency with or without incontinence and increased frequency of voiding and nocturia. Although animal studies have demonstrated the relationship between defective serotonergic neurotransmission and OAB, its etiology is still unclarified. Temperament profiles are hypothesized to be related with serotonergic activity and are studied in many psychosomatic disorders. Thus, we assume that OAB is related with a certain type of temperament. Method: 29 patients, who were admitted to the urology outpatient clinic at Kocaeli University and clinically diagnosed with OAB syndrome, were recruited for the study. Temperament profiles were evaluated with the Temperament Evaluation of Memphis Pisa Paris and San Diego Autoquestionnaire (TEMPS-A). Depressive, hyperthymic, cyclothymic, anxious and irritable temperament scores in patients were compared with those in 25 healthy controls. Results: Patient and control groups were similar in terms of age (p=.65), sex (p=.64) and educational level (p=.90). Anxious temperament scores were higher (p=.02) and hyperthymic temperament scores were lower (p=.02) in patients with OAB compared to controls. Depressive, cyclothymic and irritable temperament scores were similar in both groups. There was no significant differences between men and women in both groups in terms of different temperament profile scores. Conclusion: Hypothetically, there might be an association between anxious temperament and OAB syndrome reflecting serotonergic dysfunction. However, OAB syndrome must be considered from the aspect of the interdependence of psychosomatic implications in a narrow sense and psychosomatic dimensions due to the psychological predisposition in the individual case.
Giriş: Aşırı aktif mesane (AAM), genellikle idrar kaçırmasının eşlik ettiği veya etmediği ani sıkışma hissi, idrar sıklığında artma ve gece sık idrara çıkma ile karakterizedir. Hayvan çalışmalarının serotonerjik nörotransmisyondaki bozukluğu AAM ile ilişkisini göstermesine rağmen etyoloji hala belirsizdir. Mizaç profillerinin serotonerjik aktivite ile ilişkili olduğu iddia edilmiş ve birçok psikosomatik bozuklukta çalışmalar yapılmıştır. Bu bilgiler ışığında hipotezimiz AAM’nin belli bir mizaç türü ile ilişkili olabileceğidir. Yöntem: Kocaeli Üniversitesi üroloji polikliniğine başvuran ve AAM tanısı alan 29 hasta çalışmaya dahil edildi. Mizaç profilleri TEMPS-A ile değerlendirildi. Depresif, hipertimik, siklotimik, aksiyöz ve iritabl mizaç profilleri 25 sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırıldı. Bulgular: Hasta ve çalışma grupları yaş (p=0.65), cinsiyet (p=0.64) ve eğitim seviyesi (p=0.90) bakımından benzerdi. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında çalışma grubunda anksiyöz mizaç profilleri daha yüksek (p=0.02), hipertimik mizaç profilleri daha düşük (p=0.02) bulundu. Depresif, siklotimik ve iritabl mizaç profilleri her iki gruta benzer bulundu. Her iki grupta, erkek ve kadın hastalar arasında farklı mizaç profili puanlarında anlamlı fark saptanmadı. Sonuç: Kuramsal olarak anksiyöz mizaç ile AAM sendromu arasında serotonerjik disfonksiyonu işaret eden bir ilişki olabilir. Bunun yanı sıra, AAM sendromu, dar anlamda psikosomatik durumlarla ilişkili ve olgu bazında psikolojik hazırlayıcılara bağlı psikosomatik boyutlar yaklaşımıyla dikkate alınmalıdır.
Giriş: Aşırı aktif mesane (AAM), genellikle idrar kaçırmasının eşlik ettiği veya etmediği ani sıkışma hissi, idrar sıklığında artma ve gece sık idrara çıkma ile karakterizedir. Hayvan çalışmalarının serotonerjik nörotransmisyondaki bozukluğu AAM ile ilişkisini göstermesine rağmen etyoloji hala belirsizdir. Mizaç profillerinin serotonerjik aktivite ile ilişkili olduğu iddia edilmiş ve birçok psikosomatik bozuklukta çalışmalar yapılmıştır. Bu bilgiler ışığında hipotezimiz AAM’nin belli bir mizaç türü ile ilişkili olabileceğidir. Yöntem: Kocaeli Üniversitesi üroloji polikliniğine başvuran ve AAM tanısı alan 29 hasta çalışmaya dahil edildi. Mizaç profilleri TEMPS-A ile değerlendirildi. Depresif, hipertimik, siklotimik, aksiyöz ve iritabl mizaç profilleri 25 sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırıldı. Bulgular: Hasta ve çalışma grupları yaş (p=0.65), cinsiyet (p=0.64) ve eğitim seviyesi (p=0.90) bakımından benzerdi. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında çalışma grubunda anksiyöz mizaç profilleri daha yüksek (p=0.02), hipertimik mizaç profilleri daha düşük (p=0.02) bulundu. Depresif, siklotimik ve iritabl mizaç profilleri her iki gruta benzer bulundu. Her iki grupta, erkek ve kadın hastalar arasında farklı mizaç profili puanlarında anlamlı fark saptanmadı. Sonuç: Kuramsal olarak anksiyöz mizaç ile AAM sendromu arasında serotonerjik disfonksiyonu işaret eden bir ilişki olabilir. Bunun yanı sıra, AAM sendromu, dar anlamda psikosomatik durumlarla ilişkili ve olgu bazında psikolojik hazırlayıcılara bağlı psikosomatik boyutlar yaklaşımıyla dikkate alınmalıdır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Psychosomatic disorders, over active bladder, temperament, Psikosomatik bozukluklar, aşırı aktif mesane, mizaç
Kaynak
NOROPSIKIYATRI ARSIVI-ARCHIVES OF NEUROPSYCHIATRY
WoS Q Değeri
Q4
Scopus Q Değeri
N/A
Cilt
51
Sayı
3