İTÜSBD, Cilt 8, Sayı 15, Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Doğrusal olmayan regresyon analizinde gerçek değer kodlamalı genetik algoritma(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Keskintürk, Timur; Şahin, SerapAltunkaynak ve Esin (2004), yapmış oldukları çalışmada doğrusal olmayan regresyonda parametre tahminini ikili kodlamalı genetik algoritma ile yapmış ve elde ettikleri sonuçları Gauss-Newton ile karşılaştırmışlardır. Bu çalışmada parametre tahmininde gerçek değer kodlamalı genetik algoritma kullanılmış ve sonuçlar ilgili çalışmadaki sonuçlar ile karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır.Öğe Batıda ekonomik hayatın rasyonelleşmesine Judaizmin katkısı(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Akalın, Kürşat HaldunMuseviliğe göre hayatın en büyük gayesi Tanrının emirlerine itaat etmektir. Tanrıdan ayrı olarak dünyevi mutluluklar ve keyifler yoktur. Bundan dolayı, İsrail halkının kendisi için dünyevi mülkleri elde etmeye uğraşması çılgınlıktır. Tanrı kutsallığının ve aklının birer işareti sayılan, Tanrı rızasının tek görüntüsü ve aynı zamanda biricik sembolü haline gelen dünyevi mülklerin Tanrı hoşnutluğunu garanti etmesi için; İsrailliler, dünyevi iyelikleri Tanrısal maksatlarla elde etmekte ve kullanmaktadırlar. Artık, bu bakış açısına göre, dünyevi mülkler, çok iyi donatılmış oturulan evi ve maddi olarak refahı kapsamakta, tek kelimeyle servetle ifade edilmektedir. Nebiler de, Tanrının yolu tutulursa ve yürünülürse dünyevi olarak İsrail’in ödüllendirileceğini vaat etmişlerdir. Talmud metinleri, mülk sahibinin Tanrı yolunda yürümesi halinde zenginliğin kutsandığını, yoksulluğun ise lanetlendiğini açıkça ifade etmektedir.Öğe Bullying ve depresyon arasındaki ilişki: Kars ilindeki sağlık çalışanlarında bir araştırma(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Yıldız, Sebahattin; Eliş Yıldız, SevdaKişinin işyerinde sürekli olarak aşağılama, dışlama, alay etme, dedikodu, sürekli eleştiri ve hakaret gibi negatif eylemlerle taciz edilmesinin, cinsel taciz, fiziksel taciz gibi diğer taciz türlerinden daha şiddetli etkilere neden olduğu belirtilmektedir. Mobbing (Yıldırma) veya Bullying (Zorbalık) olarak ifade edilen bu davranış, mağdurların psikolojik dengelerini ve bedensel sağlıklarını tehdit etmesinin yanı sıra örgütsel çıktıları da negatif etkilemektedir. Bu davranış üretkenliği düşürmekte, hastalık nedeni ile işten ayrılmaları ve işgücü devir hızını arttırabilmektedir. Araştırmalar mağdurların anksiyete, depresyon, alınganlık ve kendinden nefret etme gibi şiddetli psikolojik semptomlar bildirdiklerini göstermektedir Araştırmada sağlık personelinin bullyinge maruz kalma düzeyi belirlenmiş ve maruz kalanların depresyon düzeyleri incelenmiştir. Bullying mağdurlarının büyük oranda depresyon yaşadıkları sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Örgütsel bağlılık ve üretkenlik karşıtı davranışlar arasındaki ilişkiye kavramsal yaklaşım(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Demirel, YavuzSon yıllarda örgütlerde, örgütsel sisteme ve işe yönelik olumsuz tutum ve davranışların daha yaygın hale geldiğini görmekteyiz. Böyle bir ortamda, çalışanların işe ve örgüte olan bağlılık duygularının artırılması ise giderek güçleşmektedir. Bir taraftan çalışanların örgütsel bağlılık duygularının geliştirilmesi diğer taraftan ise onların iş performanslarını etkileyen üretkenlik karşıtı davranışların açığa çıkarılması ve çözülmesi ihtiyacı doğmaktadır. Bu çerçevede çalışmada örgütsel bağlılık ve üretkenlik karşıtı davranışlar arasındaki ilişki kavramsal olarak ortaya konulmuştur. Çalışmada örgütsel bağlılık ve örgütsel bağlılığın sağlanmasında etkili olan faktörler; üretkenlik karşıtı kapsamına giren davranışlar ve bu davranışlar ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişki ayrıntılı olarak incelenmiştir.Öğe Kongre turizminin geliştirilmesinde kongre ve ziyaretçi bürolarının rolü ve önemi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Ersun, Nur; Arslan, İ. KahramanGörsel ve işitsel erişebilirliğin artması, turizm sektöründe bundan yarım yüzyıl önce geniş kitlelerin tüketim kalıbı içinde olmayan yeni “taleplerini” devreye sokmaktadır. Başlangıçta deniz, kum, güneş gibi dinlenme amaçlı turizm ağırlıklı iken, gelir düzeylerinin yükselmesi ve harcanabilir gelirlerin artması, kültür, tarih, sağlık, kongre vb. alanlarda turizm etkinliklerinin artmasına yol açmaktadır. Bu eğilimi öngören ve hazırlıklarda bir adım öne geçen ülkeler turizmde “yeni ürünler” sunarak kendilerini “cazibe merkezi” haline getirmeye çalışmakta ve turizm gelirlerini artırmaktadır. Geç kalanlar ise “izleyici” olarak daha düşük gelirlere razı olmak zorunda kalmaktadırlar. Türkiye, geleneksel turizm alanında olduğu kadar kongre turizmi gibi alternatif turizm alanlarında da önemli potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin etkin ve verimli şekilde değerlendirilebilmesi, gerekli altyapı ve üst yapı donanımlarının varlığı kadar, destinasyon tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini planlayan ve etkin biçimde uygulayan, paydaşları ile organik ilişkiler içinde olan Kongre ve Ziyaretçi Büroları’nın varlığına da bağlıdır. Bu çalışmada, Türkiye’de mevcut ve kurulması öngörülen Kongre ve Ziyaretçi Büroları’nın geliştirilmesi ve daha işlevsel hale getirilebilmesi için gerekli unsurların ve yeni bir yapılanma modelinin ortaya konulması amaçlanmıştır.Öğe Weibull dağılımının ölçek ve biçim parametreleri için istatistiksel tahmin yöntemlerinin karşılaştırılması(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Çakır Zeytinoğlu, FilizGünümüzde yaşam süreli veya başarısızlık oranları ile ilgili veri analizinde yaygın olarak kullanılan Weibull olasılık dağılımı, çoğunlukla iki parametreli logaritmik bir model içermektedir. Weibull olasılık dağılımının parametreleri, farklı yöntemler ile tahmin edilebilir. Bu yöntemler içinde en çok kullanılanlar, grafik yöntemi, en küçük kareler yöntemi, maksimum benzerlik yöntemi ve moment yöntemidir. Grafik yönteminde, tamamen grafik ortamında şekil yardımıyla bir tahmin yapılırken, diğer yöntemlerde matematiksel eşitlikler ve istatistiksel özellikler kullanılarak tahminler yapılmaktadır. Bu çalışmada öncelikle parametre tahmininde kullanılan yöntemlerden kısaca bahsedilmiştir. Çalışmanın sonunda, bir fotokopi makinesinin baskı ünitesi olarak kullanılan bir malzemenin ömürleri ile ilgili veri seti için, Weibull olasılık dağılımının parametreleri, bu bahsedilen yöntemler aracılığı ile tahmin edilmiş ve sonuçlar karşılaştırılmıştır.Öğe Kurumsal sosyal sorumluluğun marka imajına etkisi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Özdemir Çakır, HilalGünümüzün küreselleşen dünyasında kurumsal sosyal sorumluluk işletmeler açısından bir gereklilik haline gelmiştir. Toplumdan aldığını topluma geri vermek ve işletmenin faaliyetlerinde toplum yararını gözetmesi ilkelerine dayanan kurumsal sosyal sorumluluk anlayışı, işletmelerin ürettikleri ürün ve hizmetleri en iyi şartlarda pazarda tanıtmaları ve marka imajını güçlendirmeleri açısından önemli bir yere sahiptir. Rakiplerinden farklılaşmak isteyen işletmelerin marka imajlarını da farklılaştırmaları gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında kurumsal sosyal sorumluluk, farklılık yaratmak için geçerli bir uygulama olarak görülmektedir. Bir marka, toplumsal sorunlara getirdiği çözümler ile marka imajını geliştirebilmekte ve ürettiği ürün ve hizmetlere kattığı ek değer sayesinde benzerleri arasında fark edilebilir hale gelmekte ve daha fazla tercih edilebilir olmaktadır. Bu bağlamda bu çalışmada, kurumsal sosyal sorumluluğun, marka imajı yaratmadaki yeri ve önemine değinilmektedir.Öğe Total factor productivity and economic growth(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Adak, MehmetThe causality between TFP (Total Factor Productivity) and economic growth will be analyzed in this paper. The analysis is covering the years between 1987 and 2007. Firstly, TFP values are calculated for every year then the TFP values are regressed withannual Economic Growth rates by the least square method. Statistics show a significant linear relation between TFP and Economic Growth Rate.Öğe Konut yapı kooperatifleri, misyonu gereği yarı özerk kamu kurumu statüsüne kavuşturulmalıdır(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Günay, MuzafferGelişme yolundaki ülkeler için kooperatifler siyasi bağımsızlığı tamamlayan ve ekonomik demokrasiyi sağlayan Sivil Toplum Kuruluşları olarak kabul edilirler. Kooperatifler, belirli bir ekonomik amaç etrafında faaliyet gösterenlerin güvene dayalı birliktelikleridir. Dolayısıyla kooperatif faaliyetlerinde kamusal nitelik söz konusudur. Bu niteliğe uygun olarak işlevin sürdürebilmesi için de kooperatiflere özel 1163 Sayılı Kanun ve destekleyen mevzuatla ayrıcalıklı bir önem verilmiş ve geniş halk hareketi oluşturması beklentisiyle demokrasinin uygulama alanı misyonu yüklenmiştir. Bu misyonun kapsamında kendi kendine yeterli dik durabilen ulusal bir taban oluşturma görevi de vardır. Fakat görülmüştür ki, başlangıçtaki milli amaç çizgisinden saptırılmış ve kooperatifler kapanın elinde kalmışlardır. Bu kapsamda hedef kitle, beklentilerine ulaşma bir yana birikimlerini de geleceğini de yitirme durumuna gelmiştir. Kooperatifler Kanunu ve ilgili mevzuatın kooperatif genel kurullarına sağlamış olduğu sınırsız yetkiyi ve kooperatiflere devletin sağladığı kredi ve arazi desteklerini görenler, kooperatifleri rant alanı olarak seçmişlerdir. Kooperatif kuruluşların hamisi olan devletin (özellikle ilgili Bakanlık ve ilgili mahkemelerin) seyirci kalmasıyla da hedef tümüyle çığırından çıkarılmıştır. Gelinen noktada, özellikle konut yapı kooperatiflerinin devletin eli yakasında olacak biçimde yarı özerk bir yapıya kavuşturulması, kamu nitelikli ve kutsal bir görev olan kooperatiflerin içine düştüğü durumdan kurtarılarak asıl misyonuna kavuşturulmasını zorunlu kılmaktadır.Öğe McLuhan'ın televizyon teorisi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Şentürk, RıdvanTelevizyon kitle iletişim aracı olarak 1950’li yıllardan günümüze kadar geçen süreç içinde özellikle endüstriyel ülkelerde öncü medya konumuna gelmiştir. Televizyon birçok insan için günlük hayatın önemli bir parçası haline geldi, hatta birçok insanın günlük hayatının akışının televizyon tarafından düzenlendiği gözlenmektedir. Toplumun bütün katmanlarının ve farklı yaş gruplarının ilgisini sürekli artan bir oranda üzerine çeken televizyon daha önce bilinmeyen bir etkime gücüyle diğer kurumların, kendini onların yerine ikame etmeksizin önüne geçmeye başlamıştır. Bütün bu özellikleriyle televizyon birey ve toplumu yönlendirmekte, dahası etnik gruplar, cinsiyetler, yaş grupları ve sınıflar arasındaki farklılıkları ortadan kaldırarak tekdüzeleştirmektedir. Kendini sürekli tekrar etmekten ve her şeyi yayın zamanı içinde aktüelleştirmekten aldığı güçle televizyon, birey ve toplumun oluş tarzlarının, kanaatlerin, değer yargılarının ve zevklerinin belirlenmesinde önemli bir rol üstlenmekte ve toplumsal iletişimi etkilemektedir. Bütün bu yönleriyle televizyonun çok iyi analiz edilmesi, medyatik özellikleri ve sosyokültürel değerler arasındaki etkileşim biçimleri ve sonuçlarının çok boyutlu olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu analizlerin ve değerlendirmelerin sağlıklı biçimde yapılabilmesi için, televizyon hakkında daha önce yapılmış irdelemelerin araştırılıp incelenmesi ve bu araştırmaların ülke şartlarını gözeterek oluşturulabilecek olan televizyon teorilerine zemin teşkil etmesi gerekmektedir.Öğe Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarının kıyaslama uygulamaları üzerine bir araştırma(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2009) Karabulut, Ahu TuğbaKıyaslama, şirketlerin ulusal ve küresel pazarlarda rekabet üstünlüğü kazanmalarını sağlayan, stratejik yönetim sürecinin başarısını artıran bir yönetim aracıdır. Bu araştırmanın amaçları, 2006 yılının İlk ve İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun fonksiyonlarına ve süreçlerine ilişkin, örgüt içindeki bölümler arasında, sektördeki rakiplerle ve sektör dışı şirketlerle kıyaslama gerçekleştirme düzeylerini belirlemek; bu şirketlerin kıyaslama uygulamaları arasında farklılık olup, olmadığını analiz etmektir. Çalışmada, Türkiye’deki başlıca sanayi kuruluşlarının ulusal ve küresel rekabet üstünlüğüne sahip olabilmeleri için kıyaslama yapmalarının ve bu yönde stratejik yönetim süreçlerini şekillendirmelerinin öneminin altı çizilmektedir. Araştırma tanımlayıcı bir çalışmadır. Araştırma verilerine frekans dağılımı analizleri ve kikare analizleri uygulanmıştır. Çalışma, kıyaslama alanında özgün olmasının yanı sıra, Türkiye’deki şirketlerin kıyaslamanın önemini kavramları ve örgütlerinde kıyaslama gerçekleştirmeleri yönünde öncü rol oynamaktadır.