Yeni medya teknolojilerinin K-kuşağının ebeveynleriyle olan iletişimine etkisi
Yükleniyor...
Tarih
2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Bilim ve teknolojideki değişimlere paralel olarak insan hayatında da sürekli bir değişim yaşanmaktadır. Bu değişimlerin doğru bir şekilde okunması; sonraki kuşakları anlamak, onları yönlendirmek ve kuşaklar arası çatışmaları en aza indirilmek açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada İngiliz Akademisyen Noreena Hertz tarafından ortaya atılan K kuşağı teorisi kapsamında 1995 ile 2002 yılları arasında doğan bireyler, “Yeni Medya ve İletişim Teknolojisindeki” gelişmeler ışığında ele alınmıştır. Son yıllarda teknolojideki değişim ve çeşitliliğin ebeveyn-çocuk ilişkisinde belirgin ayrımlara, yeni kuşak gençlerin farklı bir dil benimsemelerine ve kendilerini sanal bir dünyaya hapsetmelerine yol açtığı görülmektedir. Yeni medya teknolojilerinin K kuşağının başta ebeveynleriyle olmak üzere birbirleriyle ve toplumla olan iletişimine olan etkisinin incelendiği bu çalışmada, çeşitli yazılı kaynaklara başvurularak argümantasyon tekniğiyle bulgular elde edilmiştir. Elde edilen bulgular, Noreena Hertz tarafından geliştirilen teoriyle desteklenerek analiz edilmiş, nitel araştırma teknikleri çerçevesinde değerlendirilmiştir. Çalışmada konu edilen bulgular sonucunda, K kuşağı bireylerinin değişen ve gelişen medya teknolojileriyle birlikte iletişim problemleri yaşadığı ve en çok ebeveynleriyle olan ilişkilerinin olumsuz etkilendiği görülmüştür. Bu bağlamda yeni kuşakların ebeveynleriyle olan iletişimlerinin önemsenmesi gerektiği ve bununla birlikte birçok bireysel ve toplumsal sorununda önüne geçilebileceği vurgulanmıştır. Yeni kuşakları daha iyi anlayabilmek, tanıyabilmek ve onlarla sağlıklı iletişim yolları bulabilmek adına yeni çalışmalara ve araştırmalara da ihtiyaç duyulmaktadır.
In parallel with the developments in technology, our lives also undergo numerous changes. To be able read these changes carefully, bears a great importance with respect to understanding and guiding the next generations, and reducing the contradictions among the generations. This work examines the newborns of 1995 and 2002 indiviuals within the improvements of “New Media and Communication Technologies” in terms of the theory of K-generation put forwarded by Noreena Hertz. The characteristics of the “K Generation” and the differences with respect to the previous generation is introduced in the light of qualitative research methods. In recent years, developments and diversities in technology have produced to significant distinctions in the parent-child relationship, the adoption of a new language by younger generations, and the imprisonment of themselves into a virtual world. In the study which examines the effect of new technologies on K-generations’ communications with each other and society, especially with parents, findings were obtained with the argumentation technique by referring to various written sources. The obtains findings were analyzed by supported by the theory developed by Noreena Hertz and also evaluated within the framework of qualitative research techniques. As a result of the findings in the study, K-generation is living communication problems with changing and developing media technologies and that the relationships with parents are the most negatively affected by current communication problems. New works and researches are also needed to understand new generations better, to know them, and to find healthy communication ways with them.
In parallel with the developments in technology, our lives also undergo numerous changes. To be able read these changes carefully, bears a great importance with respect to understanding and guiding the next generations, and reducing the contradictions among the generations. This work examines the newborns of 1995 and 2002 indiviuals within the improvements of “New Media and Communication Technologies” in terms of the theory of K-generation put forwarded by Noreena Hertz. The characteristics of the “K Generation” and the differences with respect to the previous generation is introduced in the light of qualitative research methods. In recent years, developments and diversities in technology have produced to significant distinctions in the parent-child relationship, the adoption of a new language by younger generations, and the imprisonment of themselves into a virtual world. In the study which examines the effect of new technologies on K-generations’ communications with each other and society, especially with parents, findings were obtained with the argumentation technique by referring to various written sources. The obtains findings were analyzed by supported by the theory developed by Noreena Hertz and also evaluated within the framework of qualitative research techniques. As a result of the findings in the study, K-generation is living communication problems with changing and developing media technologies and that the relationships with parents are the most negatively affected by current communication problems. New works and researches are also needed to understand new generations better, to know them, and to find healthy communication ways with them.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Yeni Nesil, Kuşaklar, K Kuşağı, Kuşak Çatışması, İletişim, Teknoloji, Yeni Medya Teknolojileri, Sosyal Medya, New Generation, Generations, Generation K, Conflict of Generations, Communication, Technology, New Media Technologies, Social Media
Kaynak
TRT Akademi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
3
Sayı
6
Künye
Duygulu, S. (2018). Yeni Medya Teknolojilerinin K-Kuşağının Ebeveynleriyle Olan İletişimine Etkisi. TRT Akademi, 3(6), 632-652.
