Yazar "Parlar, Hanifi" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 63
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anne baba tutumları ile çocuk utangaçlığı arasındaki ilişki(Akademik Platform, 2018) Parlar, Hanifi; Özbuk, HicranAraştırma lisede eğitim gören kız öğrencilerin anne baba tutumları ve utangaçlık düzeylerinin ortaya koyulması; ebeveynler tarafından ortaya koyulan demokratik, otoriter ve koruyucu istekçi tutumların çocuk utangaçlığı üzerindeki etkisinin ortaya koyulması amacıyla yapıldı. Bu amaç doğrultusunda İstanbul İli, Üsküdar ilçesine bağlı bir İmam Hatip okulunda, 343 tane 10. ve 11. sınıf öğrencisine ana-baba tutumları ölçeği utangaçlık ölçeği ve kişisel bilgilere ilişkin sorulardan oluşan anket formu uygulandı. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre anne baba tutumlarının öğrencilerin utangaçlıkları üzerinde anlamlı bir etkisi vardır. Anne baba tutumlarından demokratik tutum utangaçlığı azaltırken; koruyucu-istekçi ve otoriter tutum utangaçlığı artırmaktadır.Öğe Bilgi toplumu, değişim ve yeni eğitim paradigması(Yalova Üniversitesi, 2012) Parlar, HanifiKüresel bilgi toplumunda eğitimsel değişim, yeni döneme uyum sağlayabilen öğrencilerin yetiştirilmesini, bunun için eğitim programlarında değişikliğe gitmenin gereğini ifade eder. Bilgi toplumunda eğitim etkinliklerinin gerçekleştirildiği yer olan okulun, yeniliklere açık, yaratıcı, takım çalışmasına yatkın, problem çözen, geleceği plânlayan ve nitelikli bireyleri yetiştirmesi beklenir. Okulun bu misyonu gerçekleştirmesi için de sürekli gelişimi ve ilerlemeyi ilke edinmesi gerekir. Yenilikler ve yeni beklentiler de okul ve öğrenme ortamlarının yapısında değişimi zorunlu kılmaktadır. Eğitim kurumları olarak okullar, sürekli yeniliğe açık, bilginin üretildiği, kullanıldığı ve geliştirildiği, ekip çalışması ile insanın kendine güven sağladığı, günün her saatinde kullanıma açık, toplumun yeni bilgi ihtiyaçlarının karşılandığı, öğrencide özgün ve yaratıcı düşünceyi geliştirmeyi amaçlayan, çok fonksiyonlu bir yapıda olmak zorundadır.Öğe Bireyin aile değerlendirme ve problem çözme değerlendirme düzeyleri arasındaki ilişki(Akademik Platform, 2018) Yiğit, Tülay; Parlar, HanifiBu araştırma, ailenin işlevselliği ile problem çözme değerlendirme düzeyi arasındaki ilişkiyi görebilmek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada, Aile Değerlendirme Ölçeği, Problem Çözme Beceri Envanteri ve kişilere ait bilgileri toplamak üzere Bilgi Formu kullanılmıştır. Örneklemi, İstanbul’da Fatih, Başakşehir, Üsküdar ilçelerinde faaliyet gösteren bazı sivil toplum kuruluşlarında çalışan ve kuruluşlardan yönlendirilen %68’i kadın ve %32’si erkek olmak üzere 252 kişiden oluşmaktadır. Araştırma, ilişkisel tarama modelinde nicel bir çalışma olarak tasarlanmıştır. Veriler, SPSS 25.0 ile çözümlenmiştir. Spearman korelasyon testi değerleri incelendiğinde, aile işlevleri ile problem çözme becerileri arasında tüm alt ölçeklerde pozitif yönde çok güçlü düzeyde ilişki bulunmuştur. Katılımcıların aile değerlendirme ölçeğinin gereken ilgiyi gösterme alt grubu ile problem çözme algısı envanterinin alt grubu olan problem çözme güveni arasında (r=.169, p<.05) .05 anlamlılık düzeyinde, diğer tüm alanlarda ise .01 düzeyinde istatiksel olarak anlamlılık gözlenmiştir. Buna göre, aile değerlendirme düzeyi, problem çözme algısı puanını pozitif korelasyonda etkilemektedir. Ailesini sağlıklı değerlendiren bireyler, kendi problem çözme konusundaki yeterliliklerini de iyi durumda bulmaktadır, ailesini genel olarak sağlıklı bulmayan bireyler ise kendi problem çözme becerilerini de yetersiz düzeyde algılamaktadır.Öğe Çocukların sosyal medya kullanım amaçları ve ebeveyn tutumları(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2018) Okumuş, Veysel; Parlar, HanifiBu araştırma da çocukların sosyal medya kullanım amaçları ve ebeveynlerin çocuklarına karşı hangi tutumları benimsedikleri araştırılmıştır. Araştırma, nicel araştırma modellerinden ilişkisel tarama şeklinde tasarlanmış ve ölçme aracı olarak anket kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2016-2017 eğitimöğretim yılında İstanbul Üsküdar ilçesinde MEB’e bağlı resmi ve özel ortaokullar da eğitim gören 5. 6. 7. ve 8. sınıfta okuyan 1097 öğrenci katılmıştır. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, öğrencilerin tamamına yakınının sosyal medya kullandığı, kullanıcıların büyük bir çoğunluğunun evde mobil iletişim araçlarını tercih ettikleri görülmüştür. Ayrıca, sosyal medya kullanım süresi ve sıklığının aile iletişimini olumsuz etkilemediği görülmüştür. Sonuçlar ilgili literatür bağlamında tartışılmıştır.Öğe Collective teacher efficacy as a mediator in the relationship between instructional leadership and teacher commitment(Routledge, 2020) Cansoy, R.; Parlar, Hanifi; Polatcan, M.Empirical research advocates that the instructional leadership behaviors of school principals affect teachers’ collaboration, professional motivation and commitment. This study, conducted in Istanbul province of Turkey, focused on the mediating role of collective teacher efficacy with regard to the relationship between school principals’ instructional leadership behaviors and teacher commitment. The sample consisted of 247 teachers and the study adopted the survey method. The results of multiple regression analysis displayed that school principals’ instructional leadership behaviors could predict teacher commitment; thus, the collective teacher efficacy was found to be a mediator. More specifically, it was found that school principals’ instructional leadership behaviors increased collaboration between teachers, which contributed to their commitment to school. Finally, the results were discussed and a number of suggestions were made for researchers and practitioners. © 2020, © 2020 Informa UK Limited, trading as Taylor & Francis Group.Öğe COVID-19 Döneminde Akademisyenlerin Akademik Motivasyon ve Yayın Performansının İncelenmesi(2022) Parlar, Hanifi; Kart, Sena NurDünyada ve Türkiye’de koronavirüs salgınıyla beraber yeni bir döneme geçilmiştir. COVID-19’a bağlı salgın, hayatın her alanında değişim ve dönüşümün zorunlu hâle gelmesine sebep olmuştur. Yaşamın her alanını etkileyen bu salgından üniversiteler de etkilenmiştir. Bu çalışmanın amacı ise, salgın döneminde akademisyenlerin akademik motivasyon ve yayın performansının nasıl etkilendiğinin incelenmesidir. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji deseninin kullanıldığı bu çalışma, 2021-2022 eğitim-öğretim yılında maksimum çeşitlilik örneklem yöntemi kullanılarak araştırmaya dâhil edilen 27 akademisyen ile yürütülmüştür. Verilerin toplanmasında, araştırmacılar tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu, verilerin analizinde betimsel içerik analizi tekniği, kodların oluşturulmasında ise MAXQDA 2022 nitel veri analizi programı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular neticesinde; “Covid hastalığını geçiren ve geçirmeyenler, salgın dönemi çalışma performansı ve motivasyon, salgın dönemi yaşam kalitesi, hastalığı geçiren ve geçirmeyenlerin performansı, ortak ve disiplinler arası çalışma, salgın dönemi uzaktan eğitim, salgın dönemi toplantılar, salgın dönemi veri toplama ve kaynaklar, meslektaşların yayın yapma görüşleri, Covid öncesi ve dönemi yayın performansı” olmak üzere 10 tema çıkarılmıştır. Sonuç olarak sosyalliğin azalması, kısıtlanmalar ve belirsizlik motivasyonu olumsuz etkilerken daha fazla yayın yapma isteği ve konfor alanında çalışmanın motivasyona olumlu etkisi bulunmuştur. Yayın performansında ise dönemi iyi ve verimli geçirerek yayın yapmaya daha çok vakit ayıranların yayın performansında artış gözlemlenmiştir. Çalışmanın her üniversite bünyesindeki akademisyenlere veya genişletilerek daha fazla kişi üzerinde uygulanması önerilmektedir.Öğe Covid-19 sürecinde örgütsel bağlılık: öğretmenler üzerine ilişkisel bir analiz(Dokuz Eylül Üniversitesi, 2021) Özgenel, Mustafa; Parlar, Hanifi; Ataç, Merve; Ataç, İsmail; Ataç, Hilal DuyguOkullar birer eğitim merkezidir ve en önemli amacı toplumda bulunan bireyleri yetiştirmektir. Nitelikli topluma sahip olmanın tek yolu, onları nitelikli eğitimden geçirmektir. Bu nedenle öğretmenlerin sahip olduğu örgütsel bağlılık, toplumun gelişimi için önemlidir. Pandemi dönemi, öğretmenlerin eğitim misyonlarını okuldan uzakta çevrimiçi olarak gerçekleştirmelerini sağlamıştır. Bu dönemde öğretmenlerin örgütsel bağlılıklarını etkilemiş olabileceği öngörülmektedir. Bu çalışmada Koronavirüs’ün öğretmenler üzerinde oluşturduğu korku ve bu korkunun örgütsel bağlılık ile arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla İstanbul ili içerisinde devlet okullarının farklı kademelerinde görev yapmakta olan 403 öğretmenden online anket yoluyla veriler toplanmıştır. Çalışmada veri toplama aracı olarak Örgütsel Bağlılık Ölçeği ve Koronavirüs Korkusu Ölçeği kullanılmıştır. Çalışmada öğretmenlerin COVID-19 korkuları cinsiyetlerine göre anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir. Öğretmenlerin örgütsel bağlılıkları ile uyum ve özdeşleşme düzeylerine bakıldığında eğitim durumlarına göre anlamlı farklılık göstermezken; lisans mezunu olan öğretmenlerin örgütsel bağlılık içselleştirme düzeyleri, lisansüstü mezun olan öğretmenlere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Aynı şekilde lisans mezunu olan öğretmenlerin, lisansüstü mezunu öğretmenlere göre COVID-19’dan daha fazla korku duyduğu, öğretmenlerin kıdem yılı arttıkça da COVID-19 korkusunun arttığı tespit edilmiştir. Öğretmenlerin COVID-19 korkuları arttıkça, örgütsel/okula bağlılık düzeyleri azalmakta olduğu görülmüştür. Sonuç olarak Covid-19 korkusu öğretmenlerin örgütsel bağlılığını olumsuz etkilediği belirlenmiştir.Öğe Designing an innovative school: Organisational learning, educational leadership and school improvement(Springer International Publishing, 2017) Parlar, Hanifi[Abstract Not Available]Öğe The effect of bureaucratic school structure on teacher leadership culture: A mixed study(Edam, 2017) Parlar, Hanifi; Cansoy, RamazanThe aim of this study is to examine the relationship between the effective functioning of the bureaucratic school structure and the teacher leadership culture. The study was carried out with the sequential mixed model approach, which is one of the mixed method designs. A total of 492 teachers working in primary, secondary and high schools located in Beyoğlu district of Istanbul province in the 2016-2017 academic year were included in the quantitative section of the study, and 20 teachers from the same district were included in the qualitative section. The “Effectiveness of the School Structure Scale” and the “Teacher Leadership Culture Scale” were used in collecting the quantitative data of the study. Descriptive analysis, correlation analysis and regression analysis were used in the analysis of quantitative data. In the qualitative section of the study, data were collected through semi-structured questions. The content analysis was used in their analysis. In the study, it was determined that the effectiveness of the bureaucratic structure of schools was at the moderate level and the schools’ levels of having teacher leadership culture were above the moderate level. The quantitative results of the study showed that the effectiveness level of the bureaucratic school structure had positive and significant relationships with the dimensions of occupational cooperation, school administrator’s support and supportive working environment, which are the dimensions of teacher leadership culture. It was observed that the effectiveness of the bureaucratic school structure explained the behavior of school administrator’s support, the supportive working conditions and the occupational cooperation environment that are the dimensions of teacher leadership culture, by 43%, 26% and 9%, respectively. Based on the interviews held with the participants, it was revealed that teacher leadership behaviors could be developed by school principals’ constructive and cooperative behaviors and the occupational, administrative and institutional supports, which will enable the roles of teachers. Furthermore, it was shown that culture in which teachers could exhibit leadership behaviors could be strengthened by the enabling structuring of the bureaucratic school structure. © 2017 Edam.Öğe Etnik kökenin evlilik uyumuna etkisi(Akademik Platform, 2018) Tabakçı, Zeynep; Parlar, HanifiBu araştırmanın temel amacı, farklı etnik kökenden gelen bireylerin evlilik uyumlarının çeşitli demografik özelliklerden etkilenip etkilenmediğini araştırmaktır. Araştırmanın çalışma örneklemi, Marmara Bölgesinde ikamet eden, farklı etnik kökenlerden gelen evli bireyler arasından, seçkisiz seçim yöntemi ile belirlenen 178’i kadın 125’i erkek 303 kişiden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri, araştırmacı tarafından literatür taraması ve uzman görüşü alınarak oluşturulan “Kişisel Bilgi Formu” ve Locke ve Wallace (1959) tarafından evliliğin niteliğini ölçmek amacıyla en temel ve ayırt edici olduğu düşünülen sorulardan oluşturulmuş geçerlilik ve güvenirliği olan “Evlilikte Uyum Ölçeği” kullanılarak oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre farklı etnik kökenden gelen bireylerin evlilik uyumları çeşitli demografik özelliklere göre farklılık göstermektedir. Sonuç olarak, farklı etnik kökenden gelen bireylerin evlilik uyumları olumlu olduğu gözlemlenmiştir.Öğe An evaluation of the transition process from teaching to the academia(Mustafa AYDIN, 2018) Balıkçı, Abdullah; Cansoy, Ramazan; Parlar, HanifiThe recent increase in the number of universities in Turkey has speeded up the transition of teachers who receive graduate education to the academia. However, this rapid transition brought a variety of problems. The present study focused on the academics’ experiences regarding the transition from teaching to the academia from a holistic perspective. The qualitative research method and the phenomenological design were employed in the study. The participants were seven academics who passed to the academia from a teaching career. Convenient sampling and snowball sampling were used in the selection of the participants. The research data were gathered through an interview form. An audio-recorder was used not to lose data during the interviews. In the analysis of the data, the descriptive analysis technique was employed. As for the reliability and validity of the study, data triangulation, external revision, direct quotations and referee evaluation were put into practice. Three themes were revealed as a result of the data analysis. These themes were the teaching profession and process, graduate education process and the process of becoming an academic. The findings of the study are as follows: The teaching profession was practiced willingly and with a human-oriented approach. Teaching was seen as a way of serving the society through students. Graduate education was regarded as a difficult process, but expectations overcame the difficulties. Since the participants had to work as a teacher and learn as an undergraduate student at the same time could be challenging both financially and psychologically. Academicianship was perceived as a place for critical and scientific thinking. The transition to the academia was followed by the efforts to adapt to the new institutional and physical environment. Based on the study, it can be suggested that the teaching profession should be made more development-oriented through graduate education, and legal regulations should be made to ease the bureaucratic difficulties teachers experience while receiving graduate education.Öğe Evlenme biçimi ve evlenme süresi bağlamında evlilik öncesi sürecin kadınlardaki evlilik doyumuna etkisi(Akademik Platform, 2019) Gültekin, Didem Toprak; Parlar, HanifiBu araştırmada, evlenme biçimi ve evlenme süresi bağlamında evlilik öncesi sürecin kadınlardaki evlilik doyumuna etkisi incelenmiştir. Çalışmanın evrenini İstanbul ilinde ikamet eden 25-50 yaş arasındaki kadınlar oluşturmaktadır. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu çalışmada 20 katılımcı ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir ve elde edilen veriler betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Bu doğrultuda çalışma nitel araştırma deseninde tasarlanmış olup veriler yarı yapılandırılmış sorularla elde edilmiştir. Görüşleri betimlemek amacı ile sekiz adet demografik soruyu içeren kişisel bilgi formu ve on dokuz adet açık uçlu sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Katılımcılar ile gönüllü yapılan mülakatlar sonucu katılımcıların görüşleri alınmış ve yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular doğrultusunda evlenme biçimi ve evlenme süresi bağlamında evlilik öncesi sürecin evlilik doyumuna etkisinin olup olmadığının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda literatüre katkı sağlamak hedeflenmiştir. Araştırma sonrasında evlilik öncesi sürecin evliliğin gidişatı ve yönü konusunda belirleyici olduğu düşünülse de tek başına bireylerin evliliklerinden aldığı doyumu etkilemediği görülmüştür. Elde edilen bulgular doğrultusunda daha sonraki çalışmalarda faydalı olabilecek önerilerde bulunulmuştur.Öğe Evli bireylerin evlilik doyumunun yordayıcısı olarak problem çözme becerileri ve iletişim becerilerinin incelenmesi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2021) Yılmaz, Nigar Elif; Parlar, HanifiAmaç: Bu araştırma, evli bireylerin problem çözme becerileri ve iletişim becerilerinin evlilikten aldıkları doyumu yordayıp yordamadığını incelemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma ilişkisel tarama modelinde nicel bir çalışma olarak tasarlanmıştır. Veriler, SPSS 24.0 ile çözümlenmiştir. Bulgular: Basit doğrusal korelasyon testi değerleri incelendiğinde, evlilik doyumu ile problem çözme becerileri arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişkinin olduğu sonucuna varılmıştır. Evlilik doyumu ile iletişim becerileri alt boyutlarından egoyu geliştirici dil, kendini tanıma-kendini açma, empati, ben dilini kullanma arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişkinin olduğu ancak etkin dinleme alt boyutu arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığı görülmektedir. Çoklu regresyon analizi sonucunda, evlilikte problem çözme becerilerinin evlilik doyumunu anlamlı olarak yordadığı görülmüştür. Aynı zamanda iletişim becerileri toplam puanlarının da evlilik doyumunu anlamlı olarak yordadığı saptanmıştır. Öte yandan iletişim becerisi alt boyutlarının modele ayrı ayrı anlamlı katkısının olmadığı bulgusuna ulaşılmıştır. Özgünlük: Literatür incelendiğinde evlilik doyumuyla ilgili farklı çalışmaların yapıldığı ancak evlilik doyumu, problem çözme becerisi ve iletişim becerisinin birlikte ele alındığı bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Bu nedenle, araştırma bulgularının evlilik literatürüne anlamlı bir katkı sağlayacağı düşünülmektedir.Öğe Evli kadın ve erkeklerde psikolojik iyi oluşun ebeveyn tutumuna etkisinin incelenmesi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2018) Eroğlu, Fulya; Parlar, HanifiBu çalışmada, psikolojik iyi oluşun ebeveyn tutumuna etkisini incelemek amaçlanmaktadır. Araştırma, nicel araştırma modellerinden ilişkisel tarama deseninde tasarlanmıştır.Araştırmada, evli ve 2-6 yaş grubunda çocuğu olan 288 kadın ve 47 erkek ile çalışılmıştır. Demir ve Şendil (2008) tarafından geliştirilen “Ebeveyn Tutum Ölçeği”, Özmete (2016) tarafından geliştirilen, “Evli Kadın ve Erkeklerde Psikolojik İyi Oluş Ölçeği” ve araştırmacı tarafından hazırlanan demografik bilgi formu kullanılmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda, psikolojik iyi oluştaki bir birimlik artışın, demokratik ve izin verici ebeveyn tutumlarını artıracağı ve otoriter ebeveyn tutumunu azaltacağı tespit edilmiştir.Öğe Evli ve bekar yetişkinlerin genel öz-yeterlik ve benlik saygılarının incelenmesi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2017) Parlar, Hanifi; Gençal Yazıcı, SelimeBu araştırmada, evlilik kurumunun varlığının yetişkinlerin genel öz-yeterlik ve benlik saygısı düzeyleri üzerinde olumlu etkisinin olup olmadığının incelenmesini amaçlanmıştır. Ayrıca, cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, meslek, sosyo-ekonomik düzey gibi değişkenler ile genel öz-yeterlik ve benlik saygısı düzeyleri arasında anlamlı bir fark olup olmadığı incelenmiştir. Katılımcılara, öz- yeterlik algılarını belirlemek için Genel Öz-Yeterlik Ölçeği (GÖYÖ) ve benlik saygısı düzeylerini belirlemek için de Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ) ve son olarak belirlenen değişkenleri belirlemek için peşi sıra Kişisel bilgi formu uygulanmıştır. Elde edilen veriler, bilgisayar ortamında SPSS 20.0 programı kullanılarak, Independent Samples T Testi, One Way-ANOVA ve Pearson Korelasyonu Analizi ile hesaplanmıştır.Öğe Evlilikte bilinçli farkındalık, evlilik doyumu ve problem çözme becerileri ilişkilerinin incelenmesi(Akademik Platform, 2018) Parlar, Hanifi; Akgün, ŞükranBu çalışmada evli bireylerin bilinçli farkındalık düzeyleri ile evlilik doyumları ve problem çözme becerileri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda İstanbul’da yaşayan ve kolay örnekleme yöntemi ile seçilen 274 evli bireyin bilinçli farkındalık düzeyleri ile evlilikte problem çözme ve evlilik doyumu düzeyleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Katılımcıların 224’ü kadın ve 50’si erkektir. Çalışmada veri toplama aracı olarak “Bilinçli Farkındalık Ölçeği”, “Evlilikte Problem Çözme Ölçeği” ve “Evlilik Yaşamı Ölçeği” kullanılmıştır. İlişkisel tarama modeline uygun olarak yürütülen çalışmada elde edilen verilerin analiz edilmesi için korelasyon analizi ve basit çoklu regresyon analizi kullanılmıştır. Yapılan analiz sonucunda katılımcıların bilinçli farkındalık düzeyleri, evlilikte problem çözme ve evlilik doyumu düzeyleri arasında pozitif ve anlamlı ilişkiler olduğu ve evlilikte problem çözmenin evlilik doyumunu yordadığı saptanmıştır.Öğe Examining relationship between teachers' self-efficacy and job satisfaction(Horizon Research Publishing, 2017) Türkoğlu, Muhammet Emin; Cansoy, Ramazan; Parlar, HanifiTeaching in the 21st century poses many challenges for teachers, and thus, they need to take on more roles in their schools to meet the expectations of students, parents and the school community. In this regard, this study examined the relationship between teachers’ self-efficacy beliefs and their job satisfaction. Participants of the study were 489 elementary, middle and high school teachers in the district of Beyoğlu, İstanbul. 295 (61%) of the participants were female and 194 (39%) were male. The average age of the participants was 34. Their teaching experience varied between 1-29 years. The results revealed a significant positive relationship between teacher self-efficacy and job satisfaction, and teacher self-efficacy was found to be a significant predictor of job satisfaction.Öğe Examining the relationship between instructional leadership and organizational health(Redfame Publishing, 2017) Parlar, Hanifi; Cansoy, RamazanThe aim of this study was to examine the relationship between school administrators' instructional leadership behaviours, and organizational health of schools. The participants were 538 teachers working in elementary, middle and high schools located in the Umraniye district of Istanbul. The data was gathered through the "School Principals' Instructional Leadership Behaviours Questionnaire" and the "Organizational Health Inventory". In data analysis, the arithmetic mean, Pearson Product-Moment Correlation Coefficient, and Multilinear Regression Analysis were used. The results showed that the school principals performed the instructional leadership behaviours of determining and sharing the objectives of the school at the highest level. Among the organizational health dimensions of the schools, initiating structure was perceived at the highest level, while resource support and academic emphasis were perceived at lower levels compared to other dimensions. In the study, positive and significant correlations were found between the sub-dimensions of instructional leadership behaviours and those of organizational health of schools. The sub-dimensions of instructional leadership together explained 49% of the variance in organizational health. On the other hand, only determining and sharing the objectives of the school and forming a regular instructional-learning environment and positive school climate among the instructional leadership behaviours were positive and significant predictors of organizational health of schools.Öğe Examining the relationship between school culture and teacher leadership(IOJES, 2017) Cansoy, Ramazan; Parlar, HanifiThe aim of this study is to examine the relationship between school culture and teacher leadership. A total of 366 teachers working in high schools in the Şişli district of Istanbul participated in this study. The data were gathered through the “Organizational Culture Scale” and the “Teacher Leadership Scale.” The results of the study showed that the teachers' perceptions of school culture were focused on task-oriented culture, while their perceptions of teacher leadership were concentrated on organizational development. Positive and significant relationships were revealed between all subdimensions of school culture and those of teacher leadership. Support-oriented culture and task-oriented culture were found to be positive and significant predictors of the teacher leadership dimension of "organizational development." In addition, success-oriented culture and bureaucratic culture were positive and significant predictors of the teacher leadership dimension of "professional development." Furthermore, another teacher leadership dimension, "collaboration with colleagues," was positively and significantly predicted by support-oriented culture, task-oriented culture, and success-oriented culture.Öğe Examining the relationship between school principals' instructional leadership behaviors, teacher self-efficacy, and collective teacher efficacy(Emerald Group Publishing LTD, 2018) Cansoy, Ramazan; Parlar, HanifiPurpose The purpose of this paper is to examine the relationship between school principals' instructional leadership behaviors, teacher self-efficacy, and collective teacher efficacy. Design/methodology/approach The participants were a total of 427 teachers working in elementary, middle, and high schools located in the Cekmekoy district of Istanbul. The data were gathered through the Effective School Leadership Scale, the Teacher Self-Efficacy Scale, and the Collective Efficacy Scale. Arithmetic mean, Pearson product-moment correlation coefficient, and multiple linear regression analysis were used in the data analysis. Findings The results revealed positive and significant relationships between school leadership, teacher self-efficacy, and collective teacher efficacy. In addition, effective school leadership behaviors and teacher self-efficacy perceptions were found to be positive and significant predictors of collective teacher efficacy perceptions. Originality/value School principals can implement practices to enhance teachers' competence, to make them feel more effective and competent as a group. In this sense, teachers who do not feel competent can be guided by those who have more experience in the profession. Additionally, opportunities through which they can experience success can be created for these teachers.