Yazar "Arslan, Hüseyin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 15 / 15
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 2000 yılı sonrası doğan öğrencilerin 21.yüzyıl becerileri ile kariyer planlaması ve teknoloji yönelimleri arasındaki ilişkinin incelenmesi(Abdurrahim EMHAN, 2021) Altun, Başak; Arslan, HüseyinGünümüzde teknolojinin hızla ilerlemesi ile beraber işletmeler açısından iş yapış biçimleri de değişmeye başlamıştır. Bir taraftan mevcut personelin hızlı teknolojik gelişmelere adapte olması için gerekli imkânları sağlamaya çalışmaktayken, diğer taraftan da çalışma hayatına yeni yeni girmeye başlayan ve literatürde Z kuşağı olarak tanımlanan genç kuşak tanınmaya çalışılmaktadır. İşletmelerin insan kaynağını doğru yönetebilmeleri için kuşak olarak tabir edilen belirli yaş aralıklarındaki çalışanlarının işlere bakış açısı ve yeteneklerini bilmeleri gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı 21.Yüzyıl becerilerinin 2000 yılı sonrası doğumlu olan ve literatürde Z kuşağı olarak tanımlanan üniversite öğrencilerinin teknolojik yönelimleri ve kariyer planlamalarının üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Araştırma İstanbul Ticaret Üniversitesinde lisans ve ön lisans eğitimine devam eden 246 öğrencinin katılımı ile anket tekniği kullanılarak yapılmıştır. Araştırma verileri SPSS ve AMOS yazılımları kullanılarak analiz edilmiştir. 21.Yüzyıl becerilerinin 2000 yılı sonrası doğumlu üniversite öğrencilerinin teknoloji yönelimleri üzerinde anlamlı bir etkisi olduğu görülmektedir. Demografik değişkenler üzerinde yapılan analiz neticesinde erkek katılımcıların kadınlara oranla teknolojiye eğiliminin daha yüksek olduğu ve erkek katılımcıların kadın katılımcılara göre teknolojik olumsuzluğa daha fazla maruz kaldığı tespit edilmiştir. Anne, baba eğitim düzeyine göre yapılan analizde annesi lise ve altı mezunu olan katılımcılar, annesi ön lisans/lisans mezunu olan katılımcılara göre daha fazla teknolojiye eğilim göstermekte olduğu tespit edilmiştir. Babası lise ve altı mezunu eğitim düzeyin mezunu olan katılımcılar babası lisansüstü mezunu olan katılımcılara göre daha fazla teknolojiye eğilim göstermekte olduğu tespit edilmiştirÖğe Ahîlik teşkilatı’nın sosyo - iktisadî yapısı ve örneklik değeri(Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, 2015) Arslan, HüseyinAhîlik ve Bâcıyân-ı Rum teskilatları;13-18.yy arasında Osmanlı öncesi ve Osmanlı döneminde birçok alanda ferdî ve toplumsal anlamda sosyo-iktisadî gelismeye büyük etkisi olmustur. Gedik sisteminin kurulusuna değin etkinliğini sürdürmüstür. Bu iki örgütlenme; kadın ve erkek nüfusun sosyal-kültürel, ekonomik ve ahlaki yapısını, insanî ve medenî yönde gelistirmeyi amaçlamıstır. Sanayi inkılabının ve Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu sartların baskısı altında etkinliğini yitirmistir. Bu çalısmadan amaç; uzun bir tarih kesitinde genis bir coğrafyada fert ve topluma olumlu katkılarda bulunmus olan bu teskilatların günümüz fert ve toplumuna örneklik değerini ortaya çıkarmaktır. Geçirdiği merhaleler anlatılırken etkinliğini yitirme sebepleri örnek alınması amacıyla zikredildi. Çesitli sosyo-iktisadî ve tarihî kaynaklar incelendi. Günümüze örneklik değeri olan boyutların günümüz uygulamaları ile karsılastırılması çalısmayı farklı kılan yanıdır. Bulgular olarak; insanlar arası iliskileri düzenlediği; meslek edindirme, üretim, satıs, pazarlama, tüketim, isçiisveren iliskileri, sosyal güvenlik sistemi, adil gelir dağılımı dengesi, iç ve dıs güvenlik gibi alanlarda düzenlemeler yapıldığı ve basarı ile uygulandığı tespit edilmistir. Çesitli kesimlerin bu örgütlenmede yer aldığı fark edilmistir. Zâviye, hankâh ve ahî tekkesi, üretim ve satıs mekânlarında ve sosyal hayatta etkinliklerini sürdürmüslerdir. Nitelikli insan ve toplum olusturma ve gelistirme bakımından bu tarihi model incelendi. Esnafın; halkın ve tüketicinin hukukunu gözettiği, halkın ve tüketicinin de; esnafın, üreticinin ve satıcının hukukunu gözettiği insanî ve empatik bir ekonomik piyasa modeli olusturulması çerçevesinde ahîlik sistemi örnek alınabilir. Türkak –TSE bünyesinde Ahîlik ilkeleri incelenip güncellenerek günümüze ve geleceğe hitap edecek nitelikte “Üniversal Ahîlik Standartları” olusturulması yönünden incelendi ve bu standardın olusturulması önerildi.Öğe Belediyelerde sosyal politika uygulamaları ve Pendik Belediyesi örneği(ADAMOR Toplum Araştırmaları Merkezi, 2017) Arslan, Hüseyin; Koçak, Orhan; Eti, SerkanSosyal politikalar genelde merkezi hükümetler tarafından planlanır ve ağırlıklı olarak yerel yönetimler tarafından uygulanır. Son yıllarda sosyal politikaların yerelleşmesi daha da önem kazanmıştır. Bunun sebebi ise halkın sorunlarını yerel yönetimlerin daha iyi tespit edebilmesi ve erişebilmeleri olarak görülebilir. Yerel yönetimlerden biri olan belediyeler temel kentsel hizmetler sağlayan kurumlardır. Bunun yanında halk belediyelerden sosyal sorunları ile de ilgilenmelerini beklemektedir. Sosyal belediyecilikte sadece hizmetler üzerine değil, halkın sosyal sorunlarıyla da ilgilenilmektedir. Bu anlamda, belediyelerin sosyal sorunların çözümü için merkezi yönetimden daha fazla maddi kaynağa ve desteğe ihtiyaçları vardır. Bu çalışmada sosyal belediyeciliğin ne olduğu araştırılmış olup, çalışmanın birinci kısmında sosyal politika ve yerel yönetim hakkında literatür taraması yapılmıştır. Çalışmanın ikinci kısmında, belediyecilik ile ilgili yasal düzenlemeler incelenmiştir. Çalışmanın üçüncü kısmında, belediye ve sosyal politika ilişkisi araştırılmıştır. Son kısımda ise, İstanbul'un önemli bir ilçesi olan Pendik'te sosyal belediyecilik uygulamaları değerlendirilmiştir.Öğe Covid-19 salgınının neden olduğu ekonomik duraksamanın katılım bankaları üzerindeki etkileri(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2020) Şensoy, Necdet; Bayraktar, Osman; Arslan, HüseyinÜlkemizde faaliyet gösteren katılım bankalarının ekonomik duraksamadan nasıl etkilendiğini ortaya koymak amacıyla Türkiye Katılım Bankaları Birliği ve adı geçen kurumların yönetimlerine yöneltilen sorulara alınan cevaplardan çıkan değerlendirmeler bir rapor haline getirilmiştir.Öğe Developments and practices in the social security system in England(Cem Işık, 2021) Arslan, Hüseyin; Aydoğan, MertThe aim of this study, which investigates the developments and practices in the social security system in the UK, is to clarify whether it might contribute to and affect science, the social security system of our country and the world by seeking answers to the questions whether there is a social security system in this country, how advanced it is, whether there have been current developments and practices, and whether it can influence other countries. Books, dissertations and articles written in Turkish and English, publications and reports of international organizations such as British Social Security Institution, ILO, OECD, UN and internet resources were used in this qualitative study based on official & academic primary and secondary sources. After the introduction; the aim, method, conceptual framework, findings, conclusion, evaluation and resources were included. In the Introduction, information was given on the outlines of the subject. In the Conceptual Framework, the definition and development of the concept of social security as well as the Bismarck and Beveridge systems were discussed. In the Findings, the general socio-economic outlook of England, the relevant provisions of Magna Carta within the framework of the historical development of the social security system, the British Poverty Act, the Unemployed Act, the Labour Compensation Act and the National Insurance Act were discussed. The Beveridge System and the period after it were evaluated. The British National Social Security System was discussed together with the subsequent developments and current practices. In the Conclusion and Evaluation, the importance, impact & contributions and development & applications on this basis of the Beveridge System, which is the social security system peculiar to this country, were emphasized; it was also stated that this system served as a model to other countries and it could be used by being adapted. Consequently, the social security system in our country and the Beveridge System were evaluated. 1. Introduction A personÖğe İktisadi ve siyasi etkenlerle Osmanlı’da dış göç: 16. yüzyılda mühimme defterlerinde(İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2015) Arslan, Hüseyin; Özbay, Rahmi DenizNüfus kazanma veya yitirme anlamına gelen dış göçün, 16. asırda Osmanlı’da, hangi etkenlerle yaşandığı sorgulandı. Dışardan göçerek gelen ve Osmanlı’dan dışarıya göç edenlerin hangi etkenler altında yer değiştirdikleri hakkında bilgi edinmek amaçlandı. Sınırlı sayıda Mühimme Defteri tarandı. İkincil kaynaklarla desteklendi. Hükümlerin; transkripsiyonu verildikten sonra günümüz Türkçesi ile özeti ve ana teması verildi. Bazı belgelerde sadeleştirme yapıldı. Doğuda Sâfevî İranı, Batıda ise Macaristan-Avusturya sınır bölgelerinde, nüfus hareketliliği işlendi. Uygulamada birlik, bütünlük, hukuka uygunluk, adalet ve uyum ilkeleri görüldü. Dışarıya göçün istenmediği, önlenmesi amacıyla tedbirlerin alınmasının yöneticilerden talep edildiği görülmüştür. Nüfus hareketlerinin; güvenlik arayışı, yaylak-kışlak yerlerinin yöneticiler tarafından başkalarına verilmesi, vergi yükünün ağırlığı, dışarıdan nüfus çağrılması, bir idarecinin verilen yerleri beğenmemesi, rea’âyadan bir kısmının Safevîlere katılma faaliyetleri, üç yıla kadar vergi muafiyeti, iç kesimlerden nüfus çekilmesi gibi ekonomik, politik, idari, sosyal ve mezhebî sebeplere dayandığı anlaşılmıştır. Nüfusun bulunduğu yerde yaşamasını teşvik edici, refah şartlarını sağlayan, ülkede kalmasını sağlayıcı nüfus politikalarının uygulanması önerilmiştir.Öğe İşe alım sürecinde sosyal medya faktörü: Havacılık sektörü üzerine bir araştırma(Sobibder, 2021) Çevik, Naciye Berilsu; Arslan, HüseyinHavacılık sektörü her geçen gün büyüyen ve gelişen bir sektördür. Türkiye’de personel sayısının 200.000’i geçtiği bilinen havacılık sektörü için hız oldukça önemli bir etkendir. Rakiplerinin yanı sıra zamanla da bir yarış içinde olan bu sektör, personel seçiminde titiz olduğu kadar hızlı da olmalıdır. Geleneksel işe alım yöntemlerinin yanı sıra sosyal medya ve kariyer siteleri ile de işe alımların gerçekleştiği bu dönemde havacılık sektörü de yeniliğe ayak uydurmalı ve maksimum faydayı bu çevrimiçi mecralardan sağlamalıdır. Araştırma hem ilgili işletmelerin yöneticilerden hem de adaylardan elde edilen verilerin değerlendirilmesi ile gerçekleştirilmiştir. Anketin uygulandığı insan kaynakları (İK) çalışanları ve yöneticilerini kapsayan ilk grup 135 katılımcı sektörde çalışan, daha önce çalışmış ve okulların ilgili bölümlerinden mezun olup sektörde çalışma potansiyeli olan kişilerden oluşan ikinci grup 215 katılımcıdan oluşmaktadır. Anket yolu ile bilgi toplanan çalışmada çıkan sonuç firmaların sosyal medya ile işe alıma, büyük bir kitle olarak bu yeni kavrama adapte olduklarını, doğru içerik ve bilgiler ile daha sağlıklı sonuçlara ulaşılacağını ortaya koymuştur.Öğe Kablosuz Haberleşme Sistemlerinde Fiziksel Katman Güvenliğinin Sağlanması(2017) Arslan, Hüseyin1 Ekim 2014 tarihinde baslayan 114E244 no'lu TÜBITAK projesi çalısmaları 36 ay boyunca devam ettirilerek tamamlanmıstır. Sonuç raporu ile birlikte, proje süresince yapılan tüm çalısmalar anlatılarak basarı kriterlerinin tam olarak gerçeklestirildigi gösterilmistir. Yapılan çalısmalar neticesinde 13 uluslararası yayın (uluslararası hakemli dergilerde ve konferanslarda) çıkarılarak bu yayınlarda TÜBITAK'a proje desteginden dolayı tesekkür edilmistir. Proje önerisinde yer alan 10 uluslararası yayın hedefi geçilerek hem literatüre katma degeri yüksek özgün katkılarda bulunulmus, hem de yeni nesil haberlesme teknolojilerinin en önemli unsuru olan güvenli haberlesmenin gelisimine yol gösterici sonuçlar türetilmistir. Ayrıca projeden alınan desteklerle projede bursiyer olarak çalısan arastırmacılar ile ilgili olarak iki tane yüksek lisans tezi çıkarılmıs, iki tane de doktora tezi tamamlanma asamasına gelinmistir. Projenin tanıtımı amacıyla bir internet sitesi hazırlanmıs, proje ile ilgili çıktılar bu site yoluyla alandaki diger arastırmacılarla paylasılmıstır. TÜBITAK destegiyle düzenlenen Haberlesme Teknolojileri ve Uygulamaları Çalıstayı kapsamında 200 arastırmacı Istanbul Medipol Üniversitesi'nde misafir edilerek proje konularıyla ilgili birçok sunumun gerçeklestirilmesi saglanmıstır. Proje süresince yapılan tüm çalısmalar TÜBITAK tarafından desteklenmistir. Projeyi teknik anlamda kısaca özetleyecek olursak; kablosuz haberlesme sistemleri, hareket yetenegi sayesinde birçok avantajı olmasına ragmen, radyo dalgalarının yayılım dogası geregi iletisim güvenligi ve gizliligi konusunda dezavantajlara sahiptir. Bu güvenlik açıklarından dolayı iletisime kötü niyetli üçüncü kisiler dahil olabilir. Kablosuz haberlesme sistemlerinde kötü niyetli üçüncü kisiler tarafından dinlemeyi önlemek için, geleneksel sifreleme tekniklerini tamamlayıcı olan Fiziksel Katman (PHY) teknigi umut verici sonuçlar vermektedir. Kötü niyetli dinlemelere karsı alınacak olan önlemler özellikle askeri alanlarda, kamu güvenliginde, saglık sektöründe ve özel iletisim konularında daha da önem kazanmaktadır. Kablosuz haberlesme linklerinin fiziksel katmandaki belirli özellikleri ileri sinyal isleme teknikleriyle harmanlanırsa, yukarıda bahsedilen güvenlik açıklarını önemli ölçüde azaltmak mümkündür. Bu özelliklerden bazıları: kablosuz kanallardaki rastgele ve özgün yayılım alanı (zaman, frekans ve uzay boyutlarındaki seçiciligi), çoklu giris ve çıkıs sayıları, dalga sekli tasarımındaki esnekliktir. Kullanılan geleneksel güvenlik yöntemlerinin aksine, fiziksel katmanda güvenli haberlesme teknikleriyle kötü niyetli kullanıcıların aldıkları sinyali mümkün olan en alt katmanda anlamsız hale getirmesi hedeflenir. Proje süresince yapılan çalısmalarda, kötü niyetli alıcılara karsı güvenli kablosuz haberlesme sistemleri gelistirilmistir. Çıkarılan toplam 13 uluslararası yayın kapsamında teknik ve nümerik analizler yapılmıs ve ek olarak tasarlanan sistemler deneylerle dogrulanmıstır. Projede amaçlanan hedeflere ulasabilmek için, iki ana yaklasım temel alınmıstır: (i) Sinyalin kötü niyetli alıcılar tarafından algılanamamasını saglayacak sinyal iletim teknikleri çalısılmıstır. Bu konu için, çesitli haberlesme senaryolarında konuma göre rastgele dagılan haberlesme kanallarından faydalanılmıstır. Buradaki temel hedef, alınan sinyalin istenen alıcının bulundugu konum haricindeki tüm cografik alanlarda anlamsız olmasını saglayacak yöntemlerin tasarlanmasıdır. (ii) Sinyal parametrelerini kör kestiren ve sinyal senkronizasyonu yapan, yetkisiz alıcılardan sinyal özelliklerini gizlemek için yeni dalga sekli tasarımları çalısılmıstır. Buradaki amaç ise, kötü niyetli kullanıcıların sinyal almak için gerekli olan temel islem süreçlerini gerçeklestirebilmelerinin önüne geçmektir. Bu baglamda gelistirilmis olan özgün mekanizmalarla, bastırılmıs sinyal özelliklerinin sagladıgı avantajları sürdüren ve ekstra spektral kaynak tüketmeyen güvenli haberlesme sistemleri tasarlanmıstır.Öğe Kavimler arası dolaşım ve dönüşümün toplumların yeniden oluşumuna etkisi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2015) Arslan, HüseyinKavim, ırk, ulus, millet kavramları ile anlatılan sosyal topluluklar arası ilişkilerin niteliği pek çok ilim adamının dikkatini çekmiştir. Bu sayılanlar arası etkileşim, dolaşım, karışım, değişim, dönüşüm ve özümleme hala pek çok insanının ilgisini çekmektedir. Pek çok kimse çeşitli ve farklı topluluklar arası ilişkilerin sayılan kavramlar çerçevesinde nasıl ve ne şekilde geliştiğini sorgulamaktadır. Araştırmanın tezi; kavimler arası dolaşım, dönüşüm, karışım, değişim ve özümlemenin etkisi altında toplumların yeni bir yapıya kavuştuğu şeklindedir. Bulgularımız, bunu destekler niteliktedir. Çalışma, nitel araştırma yöntemi ile literatür taraması olarak yapılmıştır. Konuya ilişkin birincil ve ikincil kaynaklar değerlendirilmiştir. Girişte kavim, ırk, ulus, millet kavramları hakkında bilgi verilmiştir. Taramanın nasıl yapıldığı hakkında bilgi verildikten sonra kullanılan yöntem anlatılmıştır. Araştırmanın amacına vurgu yapıldıktan sonra elde edilen bulgular kısmında veriler üzerinde durulmuştur. Her bulgu maddesi sonunda orijinal tespitin ne olduğu gösterilmiştir. Değerlendirme ve Sonuç ile çalışma tamamlanmış olup sonunda kaynakça verilmiştir. Bulgular örneklem olarak almış olup insanlığı oluşturan kavim, ırk, ulus ve milletlerin tarihin belli kesitlerinde ve yeryüzünün belli kesimlerinde birbiri ile etkileşim, dolaşım, karışım, değişim, dönüşüm ve özümleme gibi durumlardan en az birini yaşamış olabileceği düşüncesi bulgular sonucunda pekişmiştir. İlim dünyasına, insan topluluklarına, toplumbilimcilere, siyasetçilere, yasa yapıcılara, sosyal gruplara ve bireylere; topluluklar arası ilişkilerin barışçıl ve insanî yönde oluşturulması noktasında bir katkı olabilmesi için yerel ve evrensel düzlemde bütün insanlığa katkı sağlayacağı ön görüsüyle bu tespitlerin kitlelere yönelik çalışmalarda dikkate alınması önerilmektedir.Öğe Labor Migration Between 1564 and 1611 in the Ottoman State and Its Causes(Istanbul Univ, 2018) Arslan, HüseyinThis study examines the causes of labor migration in the Ottoman State in the years between 1564 and 1611. The goal of this study is to find answers to the following questions: Did labor migration occur during the period in question? What were the causes? What were the outcomes? What are the relevant aspects and fields of study? Muhimme Books Registries of Ottoman Archives documents and secondary sources were used in this study. This study consists of an abstract, introduction, goal, method, studies of archives and literature, findings, evaluation, conclusion, and bibliography. Our findings were that the labor force migrated due to a number of reasons such as the inability to comply with on-site production rules, abandoning the places allocated to them, the insufficiency of agricultural areas, and the disagreements between newcomers and the current residents. In conclusion, it was determined that the labor force migrated due to social, economic, administrative, and legal push-pull effects in different regions of the Ottoman state, but the problems were solved by administrators who created appropriate solutions based on the understanding that it was necessary to rewrite the laws whose functions weakened the situation, such as the law of on-site production.Öğe Osmanlı’da 1564-1611 yılları arasında işgücü göçü ve nedenleri(İstanbul Üniversitesi, 2018) Arslan, HüseyinOsmanlı on altıncı asrında, 1564-1611 yılları arasında işgücü göçünün nedenlerinin araştırıldığı bu çalışmanın amacı; belirtilen dönemde işgücü göçü olmuş mu, hangi sebepler altında olmuş ve hangi sonuçları doğurmuş, yönleri ve çalışma alanları nelerdir? sorularına cevap aramaktır. Bu nitelikli araştırmada Osmanlı Arşiv belgelerinden Mühimme Defterleri hükümlerinden ve ikincil kaynaklardan yararlanılmıştır. Bu çalışma; özet, giriş, amaç, yöntem, arşiv ve literatür araştırması, bulgular, değerlendirme ve sonuç ile kaynakçadan oluşmuştur. Bulgular olarak işgücünün, devlet arazilerinde yürürlükte olan yerinde üretim kuralına uymayarak kendisine verilen yerleri işlemeyi bırakması sonucu, tarım alanları yetersizliği ve önce-sonra gelenler arasındaki anlaşmazlıklar gibi bir takım nedenlerle göç ettikleri anlaşılmıştır. Nitelikli işgücünün göç ettiği, zirai alan yetersizliğinin başka yere göçü tetiklediği, köylerde ise sonradan gelenlerin baskısıyla mevcut işgücünün ve nüfusun yer değiştirdiği tespit edilmiştir. Sonuç olarak bu dönemde, Osmanlı coğrafyasının farklı bölgelerindeki sosyal, ekonomik, idari ve hukuki itme-çekme etkisiyle işgücünün yer değiştirebildiği görülmekle birlikte yöneticilerin uygun çözümler üreterek sorunları giderebildiği tespit edilmiştir. Yerinde üretim yasasında olduğu gibi işlevi zayıflayan yasaların insana ve hayata uyumlu, ileriyi aydınlatır nitelikte düzenlenmesi gereği anlaşılmıştır. İşgücü göçünün bu dönemde de hayatın seyri içinde çeşitli etkiler altında aralıklı da olsa süreğen olduğu tespit edilmiştirÖğe Social media use across generations: Fom addiction to engagement(Kaunas University of Technology, 2021) Koçak, Orhan; Arslan, Hüseyin; Erdoğan, AbdullahSocial media is used at very high rates among young people not only in Europe and other developed countries but also developing and people from almost all generations have started to use social media. The use of social media has become an addiction regardless of country and changed the daily behaviour of users. Studies related to social media addiction are generally done on youth. It is observed that middle-aged and older individuals started to have engaged in social media. Therefore, the lack of research related to social media addiction of middle-aged individuals and over has made this study important. The aim of this study is to understand the tendencies to use social media as people get older. In the study, a survey was conducted on people aged between 24 and 49, and on people aged 50 and over; the goal was to understand the difference between the two age groups. Social Media Addiction Scale Adult Form was used in the study was conducted on a total of 650 participants. As a result of the analysis of the data, it was concluded that as the age increased, the level of social media addiction decreased but that the social media addiction levels of individuals over middle age were considerably high more than expected. As the education level increases, the virtual tolerance sub-factor increases and the risk of social media addiction increases. There is a significant relationship between participants' marital status, smartphone use and social media addiction. The use of social media in the society can be transformed into an environment that can be used in education, self expression, creativity, media literacy and integration with society by getting rid of addiction. In addition, since addiction issue is being spread in Turkey and Europe, we want to increase an awareness for individuals and policymakers.Öğe Sosyal politika aracı olarak vakıflar ve istihdam etkisi(Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, 2017) Arslan, HüseyinSosyal politika aracı olarak vakıfların istihdam etkisi’nin araştırıldığı bu nitel çalışmada tarihî ve güncel veriler ele alındı.Hayır işleme faaliyetleri yanında genel ekonomiye ve toplumsal refaha iş imkânları açarak ve istihdam oluşturarak katkısı var mı? Nasıl ve ne düzeyde olduğunun açığa çıkarılması amaçlandı. Aynı zamanda daha etkin ve verimli kullanılması hususuna dikkat çekilmek istendi. İkincil kaynaklara dayalı bu çalışmada girişten sonra amaç, yöntem, kavramsal çerçeve, bulgular, sonuç ve değerlendirme ve kaynaklar yer aldı. Girişte konu ile ilgili bilgi verildi. Amaç ve yöntem bilgilerinden sonra kavramsal çerçevede vakıf olayının tarihimizde ve günümüzde yeri ve sosyal politika aracı olarak katkısı ele alındı. Bulgular kısmında Fatih Sultan Mehmet II ve Kanuni Sultan Süleyman vakıflarının istihdam oluşturma yönleri ele alındı. Tarihi süreç içerisinde çeşitli sebeplerle yeniden ve sürekli istihdam oluşturan vakıflar örnek verildi. Devamında günümüzde özel vakıf üniversitelerinin ve genel olarak vakıfların istihdam oluşturma etkileri işlendi. Sonuç ve değerlendirmede istihdam etkisinin direk, dolaylı, sürekli ve zincirleme olduğu vurgulanarak vakıfların işletme yöntemlerinin rasyonellik, verimlilik, kârlılık, sürdürülebilirlik bakımından etkin olması gerekliliğine vurgu yapılırken verimli alanlarda vakıf oluşturulmasının sosyal politika aracı olarak istihdama ve dolaylı olarak pek çok sosyal ve ekonomik soruna çözüm üretebileceği ifade edildi.Öğe The impact of foreign employees in aviation on airline objectives and passenger segments(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2025) Faris, Owaim; Arslan, HüseyinIn today’s competitive global landscape, industries leverage their unique advantages to adapt and thrive. The aviation sector exemplifies this transformation, evolving beyond basic transportation to create customer-centric brands that build loyalty based on values, preferences, and lifestyles. This study investigates how foreign employees adopt airline goals and their impact on diverse passenger segments with varying cultural and linguistic backgrounds. Using the PRISMA framework, 54 publications were reviewed, and 16 relevant studies were selected for detailed analysis. Findings reveal that foreign employees significantly contribute to innovation, enhanced customer service, and organizational adaptability. However, challenges such as language barriers and cultural misunderstandings persist. By integrating multilingualism, diverse cuisines, and cultural symbols into their services, airlines can improve passenger satisfaction and loyalty. This study uniquely integrates the strategic objectives of airlines with the broader impacts of foreign employees on both company dynamics and passenger experiences, providing a comprehensive perspective not addressed in prior research. It highlights the critical role of embracing workforce diversity to gain a competitive edge in the global market.Öğe Vasif gerektiren meslekleri yapanların iş tatmini: İstanbul örneği(Kent Akademisi, 2016) Koçak, Orhan; Duruel, Mehmet; Arslan, Hüseyin; İşyar, GürkanGünümüzde çalışma hayatının belirgin sorunlarının başında iş tatminsizliği ve bu sorunun beraberinde getirdiği performans ve verim düşüklüğü gelmektedir. Bu çalışma, beyaz yakalı olarak da adlandırılan vasıflı meslek sahiplerinin iş tatmini seviyelerini, meslekleri ile ilgili beklenti ve tutumlarını değerlendirmektir. Ampirik araştırma İstanbul İli merkez olmak üzere vasıf gerektiren meslekleri yapan beyaz yakalı çalışanlar olarak adlandırılan 546 kişi üzerinde yapılmıştır. Birinci bölümde iş tatmini kavramı, tanımı ve önemi incelenmiştir. İkinci bölümde vasıflı meslekleri yapan beyaz yakalı çalışan kavramı, tanımı ve özellikleri incelenmiştir. Üçüncü bölümde ise 546 gönüllü beyaz yaka çalışan tarafından doldurulan anketlerin sonuçları değerlendirilmiş olup yapılan ki-kare testlerinde iş tatmini ile meslek ve diğer değişkenlerle yapılan incelemeler ve kıyaslama tablolarında anlamlı ve olumlu veriler tespit edilmiştir.