IUHİBED, Cilt 2, Sayı 2, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 8 / 8
  • Öğe
    Türk Basınında Bir İçerik Analizi Çalışması: Ermenek Faciası Haberleri
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Aydın, Sena
    Medyanın, etik değerlerler ile tanımlanmış, idealize edilmiş işleviyle, iktidar-sermaye ilişkilerini gözeterek reelde var olan konumu arasında ciddi bir uçurum olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Özellikle haber medyasında, içeriğin, gerçeği yansıtan bir metin değil; birtakım çıkarlar gözetilerek kurgulanmış bir hikaye olduğu birçok medya teorisiyle doğruluğu kabul edilmiş bir durumdur. Türkiye’de medya, bu sorunsalın tam da odağına oturan yapısıyla, tartışılmaya muhtaç onlarca başlığıyla, incelenmek üzere için zengin bir alan sağlamaktadır. Bu çalışmada, Ermenek’te meydana gelen maden faciasının, üç hafta boyunca tiraj raporunda belli bir satış sınırını aşmış ulusal gazetelerde bazı anahtar kelimelerin ne sıklıkta kullanıldığı ve haberin ne sıklıkta ilk sayfalarda görüldüğü, içerik analiziyle incelenerek; haber içeriğinin, reel hayattan bağımsız, iktidar-basın ilişkileri çerçevesinde manipüle edilerek nasıl kurgulandığına, nasıl gazete sayfalarında görüldüğüne ve basın organlarının sahiplik ilişkilerinin, yayın politikalarını nasıl şekillendirdiğine ışık tutması amaçlanmaktadır.
  • Öğe
    Türkiye’nin Avrupalılaşma Süreci Ve Diplomasi Muhabirleri: Diplomasi Muhabirleri Türkiye’nin Avrupalılaşması Üzerine Nasıl Bir Katkı Sunabilirler?
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Kaymas, Serhat
    Bu çalışma; Türkiye’nin Avrupa Birliği ilişkilerini, egemen siyasal konjonktürün dışında bir iletişim sorunu olarak ele almaktadır. Ulusal gazetecilik kültürünün, ülkenin dış politikasının Avrupalılaşmasındaki etkisini sorgulamayı amaçlayan çalışma, merkezi Ankara’da bulunan Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleri ile derinlemesine görüşme tekniğine dayanmakta ve Türkiye’nin, Avrupa Birliği ilişkilerinde önemli bir aktör olarak konumlanan diplomasi muhabirlerinin bir yandan mesleki diğer yandan Avrupa Birliği algılarını değerlendirmeye yönelmiştir. Ulusal dış politikanın, Avrupa Birliği ilişkilerini belirleyen önemli bir unsur olduğunun değerlendirildiği çalışma, Türkiye’de diplomasi muhabirlerinin Avrupa Birliği algısını değerlendirerek, ülkenin Avrupalılaşmasında nasıl bir katkı sunabileceğini sorgulamaktadır. Diplomasi muhabirleri üzerine gerçekleştirilen çalışma, gazetecilik üzerine yeni bir uzmanlık alanına duyulan ihtiyacı vurgulamakta ve yeni bir uzmanlık alanı olarak Avrupa Birliği muhabirliğini önermektedir.
  • Öğe
    Bir Kavram Ve Meslek Olarak Halkla İlişkileri Eleştirel Ekonomi Politik Perspektiften Analiz Etmenin Gerekliliği
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Sepetci, Tülin
    Var olan toplumsal ilişkilerin ve iktidar ilişkilerinin sürdürülmesinde iletişimin rolü ve işlevi üzerinde duran eleştirel paradigmaya dayanan yaklaşımlar, makro sorunlara odaklanır; mevcut sistemi ve iletişimi eleştirel tarzda ele alırlar. Eleştirel yaklaşımların dayanak noktasını siyasi ve ekonomik ilişkilerin asimetrik yapısı oluşturmaktadır. Büyük ölçüde Marksizm’in kapitalist toplum eleştirisinden yola çıkan eleştirel kuramlar, Marksizm’den farklılaştıkları noktada iletişim süreçlerini farklı bağlamlarda ele almaktadırlar. Halkla ilişkiler de eleştirel paradigmaya göre kapitalist egemen ideolojinin yeniden üretilmesinde etkili olan bir araçtır. Çünkü eleştirel paradigma açısından halkla ilişkiler belirli yapısal koşullarda egemen olan değerleri içermekte ve yeniden üretilmesinde etkili olmaktadır. Halkla ilişkilerin küreselleşme sürecinde çokuluslu şirketler ve yerel şirketler tarafından şirket çıkarlarını gözetmek üzere nasıl kullanıldığının iletişim çalışmaları açısından analiz edilmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda halkla ilişkileri bir kavram ve meslek olarak analiz etmede liberal ya da eleştirel paradigma ile soruna yaklaşmak, sürecin işleyişinin farklı yönlerini görme açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışma, iletişim çalışmalarında eleştirel yaklaşımlar için halkla ilişkilerin ne anlama geldiği ve işlevini tartışan betimleyici bir çalışmadır.
  • Öğe
    Türkiye’deki Bölgesel Kalkınma Ajansları’nın Bölge Tanıtımındaki Rolü: Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (Marka) Üzerine Bir Araştırma
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Soytekin, Tanju; Koçer, Sevim
    Tanıtım, tüm kurum ve kuruluşların hedef kitleleriyle iletişim kurmalarında önemli bir etkinliktir. Tanıtım faaliyetlerinin doğru ve etkili bir şekilde gerçekleştirilmesi kurum ve kuruluşların başarısında anahtar rol üstlenmektedir. Bölgesel Kalkınma Ajansları'nın temel amacı, bölgelerarası gelişmişlik dengesizliklerini gidermektir. Bunun yanında faaliyet gösterdikleri bölgenin tanıtımını da yapmak, amaçları arasında yer almaktadır. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) faaliyetlerini Türkiye’nin sanayisi açısından lokomotif sayılabilecek olan Kocaeli, Sakarya, Bolu, Düzce ve Yalova olmak üzere beş ilde sürdürmektedir. Bu araştırma ile bir Bölgesel Kalkınma Ajansı olarak MARKA'nın tanıtım amaçlarını ne düzeyde gerçekleştirebildiği, MARKA'dan hizmet alan 450 KOBİ yöneticileri üzerine uygulanan anket ile tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda araştırmada, KOBİ yöneticilerinin MARKA’nın tanıtım faaliyetlerindeki rolüne ilişkin görüşlerinde kararsız kaldıkları bulgusuna ulaşılmıştır. Ayrıca KOBİ yöneticilerinin bu görüşlerinin tanımlayıcı özelliklerine ve işletmelerinin özelliklerine göre farklılaşmalar gösterdiği, sadece MARKA’dan destek alan ya da almayan işletme yöneticilerinin MARKA’nın tanıtım faaliyetlerindeki rolüne ilişkin görüşlerinde bir benzerlik olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Yeni Medyada Dijital Emek Sömürüsü: Tüketiciden Üreticiye Yeni Medya, Yeni Sömürü Pratikleri
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Uzunoğlu, Sarphan
    Maddi olmayan emek günümüz bilgi toplumunun en önemli başlıklarından biri. Neo-liberalizmin yükselişi hem üretim hem de tüketim teknolojilerini en çok da medya endüstrisi bakımından dönüştürmüş durumda. Üretim ise, yeni bir kavram olarak gayri maddi emeğe dayanan sektörler için başta medya teknolojileri olmak üzere kilit önem kazanmış durumda. Günümüzde, sosyal ağlardan içerik yönetim sistemlerine dek, gayri maddi emeğin sömürüsü üretim süreçleriyle sağlanıyor ve üretim emeği preker emek ortamını yeni medya ve yeni ekonomik düzen üstünden tanımlama konusunda önemli bir işlev görüyor. Bu makalenin amacı ise haber odalarına ve yeni yeni ortaya çıkan gazetecilik stratejilerine bakarak, üreticiliği prekerlik koşulu içerisinde bir basamak ya da itici unsur olarak göstermek ve üreticiler ile prekaryayı sınıfsal skala içerisinde aynı yerde konumlandırmak olarak tanımlanabilir. Makalede yeni medya araçlarının üretim ve tüketim fonksiyonları geçmişten bugüne medya araçlarının yeniden üretim amaçlı kullanımları analiz edilerek ele alınmıştır.
  • Öğe
    Katılımcı Kültür Tartışmaları Ekseninde Sosyal Medyada Diziler: Kardeş Payı Örneği
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Tüzün Ateşalp, Selin; Başlar, Gülşah
    İnternetle birlikte iletişim ortamında yaşanan değişimler sonucu yeni iletişim formları doğmuş; medyanın üretim, dağıtım, sergileme ve saklama koşullarında önemli dönüşümler yaşanmış ve izleyicilerin/kullanıcıların medyanın üretim süreçlerinde daha aktif bir rol oynamaya başladığı görülmüştür. Bu durum alanda iletişimin demokratikleştiğine ve kullanıcıların güçlendiğine dair dijital teknolojileri olumlayıcı yaklaşımların artmasına sebep olmuştur. Olumlayıcı yaklaşımların yanısıra kullanıcının, izleyicinin ücretsiz emeğinin sömürüsünü ön plana çıkaran ve medya şirketlerinin katılımcı kültürden kullanıcılardan daha çok yararlandığını öne süren eleştirel yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu çalışmada katılımcı kültüre dair tartışmalar üreten tüketici, aktif izleyici, ücretsiz emek gibi kavramlar çerçevesinde ele alınmaktadır. Geleneksel medyanın üretim ve tüketim biçimlerinde yaşanan değişim ve dönüşümler televizyon dizileri çerçevesinde gösterilmeye çalışılmaktadır. Kardeş Payı örneği üzerinden hem kanalların/yapımcıların, hem de izleyicilerin/hayranların sosyal medya alanındaki pratikleri ele alınmaktadır.
  • Öğe
    The Decline Of Public Broadcasting In France?
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Ghosn, Catherine
    European public broadcasting has been suffering in the last few years from a decreasing budget, a reduction of quality programming and a loss of TV ratings. One may then wonder if, in France, we are not contributing in the same way to the decline of public broadcasting, especially since the audio-visual reform in 2009. The first part of my work carries out an analysis of concept definitions and public broadcasting in Europe which will lead us to then analyse the situation in France. The second part is devoted to the analysis of television in France, especially after audio-visual reform that could precipitate the decline of public service channels.
  • Öğe
    Global Köy Ve Kültürel Emperyalizm: Küreselleşme Bağlamında Enformasyon Toplumuna Bakış
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü, 2015) Tanrıöver, Oylum; Kırlı, Serkan
    Bu çalışmanın amacı, sanayi toplumundan enformasyon toplumuna geçişin bireyler ve toplumlar üzerin-deki etkileri bağlamında “Global Köy”; “Kültür Emperyalizmi” ve “Medya Emperyalizmi” kavramlarını tartışmak-tır. Bu bağlamda enformasyon iletilmesi sürecini ‘taşıma’ ediminden bağımsızlaştıran teknolojileri geliştiren Batı’nın, Doğu toplumları üzerindeki kültürel etkisi ele alınırken iki farklı bakış açısından hareket edilecektir: Teknolojik gelişmelerin merkezi Batı’nın Doğu’yu üretim üssü olarak kullanırken aynı zamanda ürünlerini tüketmeye hazır geniş bir pazar olarak gördüğü savı bir taraftayken; diğer yanda Batı’nın, Doğu’nun zengin kültürünü kendi formatında yeniden yorumlayarak sunmasının, sistematik bir kültürel emperyalizmin değil çok uluslu şirketlerin kâr etme hedeflerinin sonucu olduğu ön kabulü bulunmaktadır. Çalışmada, dijital teknolojilerin gelişmesi ile kitle iletişim araçları karşısında tüketici olan bireylerin birer üreticiye dönüşmesinin, interneti kendilerini ifade etme, enformasyon yayma, çatışma ve toplanma alanı olarak yeniden üretmelerinin kültürel emperyalizm ve medya emperyalizmi üzerindeki etkileri yorumlanmıştır.