JTAS, Cilt 7, Sayı 1, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 9 / 9
  • Öğe
    Comparison of machine learnıng algorithms for heart disease prediction
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Abdulhussein, Ayat Bahaa; Bilgin, Turgay Tugay
    Machine learning, one of the most well-known applications of artificial intelligence, is altering the world of research. The aim of this study is to generate predictions for Heart Disease Prediction (HDP) by employing effective machine learning approaches and to predict whether an individual has heart disease. The primary objective is to evaluate the predictive accuracy of various machine learning algorithms in predicting the presence or absence of heart disease. The KNIME data analysis program has been selected, and overall accuracy is chosen as the primary indicator to assess the effectiveness of these strategies. Utilizing details such as chest pain, cholesterol levels, age, and other factors, along with different machine learning technologies such as K Nearest Neighbor (KNN), Naive Bayes, and Logistic Regression, a dataset of 319,796 patient records with 18 attributes was utilized. Naive Bayes, K Nearest Neighbor (KNN), and Logistic Regression were employed as machine learning techniques, and their prediction accuracies were compared. The application results indicate that the logistic regression approach outperforms the K Nearest Neighbor method and the Naive Bayes method in terms of predicting accuracy for heart disease. The prediction accuracy of K-NN is %90,77, Naive Bayes is %86,633, and logistic regression is %91,60. In conclusion, machine learning algorithms can accurately identify heart disease. The results suggest that these methods could assist doctors and heart surgeons in determining the likelihood of a heart attack in a patient.
  • Öğe
    Gundelia Tournefortii ve Ornithogalum Arabicum bitkilerinden elde edilen doğal boya ile yün kumaşın boyanması
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Merdan, Nigar; Eyüpoğlu, Şeyda
    Sentetik boyaların keşfinden sonra, tekstil malzemelerinin boyanmasında doğal boyaların kullanımı büyük ölçüde azalmıştır. Günümüzde sentetik boyaların aşırı kullanımı, üretim ve uygulamalarında çevreye çok miktarda atık ve fikse olmamış boyarmadde vermesine neden olmaktadır. Ayrıca sentetik boyaların ciddi sağlık tehlikeleri ve doğanın eko-dengesini bozması, araştırmacıları günümüzde tekstil malzemelerinin boyanmasında doğal boyaların kullanımına ait çalışmalara yöneltmiştir. Bu çalışmada yapılarında flavonoid ve antrakinon içeren kenger (Gundelia tournefortii) ve soryaz (Ornithogalum arabicum) bitkileri yünün boyanmasında doğal boya kaynağı olarak kullanılmıştır. Boyama işleminden önce yün kumaş numuneleri potasyum alüminyum sülfat, sitrik asit, askorbik asit, kalay klorür ve demir II sülfat olmak üzere beş farklı mordan maddesi ile mordanlanmıştır. Uygulamalardaki beş farklı mordan maddesinin, boyamaların CIELab değerleri, renk kuvvetleri (K/S), sürtme ve yıkama haslık özelliklerine etkileri incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre mordan cinsi numunelerin renk ve haslık özellikleri üzerinde etkilidir. Ayrıca mordanlama işleminden sonra numunelerin haslık özellikleri iyileşmiştir. Sürdürülebilir ve ekolojik olan kenger ve soryaz bitkilerinden elde edilen doğal boyarmadde tekstil malzemelerinin boyanmasında sentetik boyarmaddelere ikame olarak kullanılabilir.
  • Öğe
    Kamu restorasyon projelerinde süre ve maliyet yönetimi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Ersoy Şahin, Serra; Günaydın, Hüsnü Murat; Öztürk, Gözde Başak
    Bu çalışmanın amacı, Kamu Restorasyon Projelerinde (KRP) zaman ve maliyet yönetimini araştırmak ve analiz ederek başarılarını ölçmek ve geliştirmek için bir yöntem önermektir. Makale, ilgili literatürün kapsamlı bir incelemesini sunmayı, Türkiye'deki mevcut düzenlemeleri değerlendirmeyi ve gelecekteki projeler için bir performans ölçüm aracı önermeyi amaçlamaktadır. Yapılı çevreyi şekillendiren, tüm dünyada ekonomisinde olduğu gibi Türkiye ekonomisinde de önemli bir paya sahip olan bu sektörün büyük çoğunluğunu binalar ve kamu yatırımları oluşturmaktadır. İhale öncesi hesaplanan yaklaşık maliyetin proje bitiminde hesaplanan maliyete yakın olması proje yönetiminin başarısını göstermektedir. Kamu kurumlarının proje yönetimindeki başarısı, ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Başarılı proje yönetiminin tespitine yönelik makale kapsamında öncelikli olarak proje yönetimi, maliyet yönetimi, kamu kurumlarının proje yönetimi, kamu yapım işleri yaklaşık maliyet hesaplama yöntemleri, kamu birim fiyatları gibi konuları inceleyen literatür taraması yapılmıştır. Araştırma sonucu yapılan değerlendirmelerde kamu restorasyon projelerinde maliyet ve süre artışlarını etkileyen faktörler içinde öne çıkanların yüklenici ilişkili sebepler, sözleşmeden kaynaklı sebepler ve dış faktörler olduğu belirlenmiştir. İhale sisteminde bu faktörlerin göz önüne alınması benzer durumların tekrarlanması olasılığını azaltacaktır. Çalışma, etkili zaman ve maliyet yönetiminin KRP'nin başarısı için temel belirleyiciler olduğu sonucuna varmıştır. İlgili literatüre ve Türkiye'deki mevcut düzenlemelere ayrıntılı bir genel bakış sunan makale, gelecekteki çalışmalar ve KRP için değerli bir referans görevi görmektedir. Ayrıca çalışma, zaman ve maliyet performansını ölçmek ve izlemek için bir performans ölçüm aracı önermektedir.
  • Öğe
    Batılılaşma dönemi İstanbul’da: Osmanlı hanedan türbeleri, mimari uslup ve sedefli sanduka parmaklıkları
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Tümel, Ataberk; Cengiz, Hüseyin
    Osmanlı Mimarisi, 18.yy Osmanlı İmparatorluğunun Batıya açılma dönemi olarak bilinir.‘‘Batılılaşma Dönemi İstanbul’da: Osmanlı Hanedan Türbeleri, Mimari Uslup ve Sedefli Sanduka Parmaklıkları”,başlığı ile sunulan bu makalede ;Osmanlı Hanedan Türbeleri,Mimari uslubu ; İstanbul Osmanlı Hanedan Türbelerinden 1818 yılında inşa edilmiş Nakşidil Valide Sultan Türbesi üzerinden tartışmaya açılacaktır. Nakşidil Valide Sultan, I. Abdülhamid’in hanımı ve II.Mahmud’un validesidir. İstanbul Suriçi, Fatih Külliyesi Tabhanesi ve Fatih Cami Haziresi komşuluğunda konumlanan Nakşidil Valide Sultan Külliyesi, Batılılaşma Dönemi etkisinde, Fatih Haziresinin güney doğu tarafında konumlanmıştır. Türbe barok mimari üslubundadır. Geleneksel Türk El sanatlarından sedef kakma, oyma, ajur gibi birçok dalı içinde bulunduran Nakşidil Valide Sultan Türbesi’ne ait sedefli sanduka parmaklıkları;kendi döneminin en seçkin örnekleri arasındadır. Batılılaşma Dönemi ,Osmanlı Hanedan Türbelerinin,Mimari Uslubu ve Sedefli Sanduka Parmaklıklarının tasarımı nasıldır? çalışmanın araştırma sorusunu oluşturmaktadır. Bu çalışmada Batılılaşma Dönemi ,Osmanlı Hanedan Türbelerinin,Mimari Uslubu ve Sedefli Sanduka Parmaklıklarının mevcut durumlarının tespitlerinin yapılması, fizibilite çalışmasıyla restorasyon uygulamasının yapılması için başlangıç adımı olması amaçlanmaktadır. Çalışmanın yöntemi, Batılılaşma Dönemi ,Osmanlı Hanedan Türbelerinin,Mimari Uslubu ve Sedefli Sanduka Parmaklıklarının tasarımı Nakşidil Valide Sultan Türbesinde yerinde yapılan tespitler, konu ile ilgili literature dayalı özgün bir çalışmadır. Günümüzde taşınabilir ve taşınmaz kültür miraslarımıza sahip çıkmak, bakım ve onarımlarını yapmak, büyük restorasyon çalışmalarının önüne geçmekle beraber, halihazırdaki durumun ileriki safhada ağır hasarsız olarak değerlendirilebilmesi için önem arz etmektedir. Bu sanat eserlerinin gelecek kuşaklara aktarılması gerekmektedir.Osmanlı Döneminde birçok hanedan türbesinde bulunan sedef kakma işçiliği mimari üslupla birlikte farklı motifler kullanılarak sentezlenmiştir.
  • Öğe
    Çocuklara yönelik akıllı saatlerin siber güvenlik ve mahremiyet açısından incelenmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Uluç, Cafer; Eyüpoğlu, Can
    Akıllı saat, içerisinde bulunan bileşen ve servislerle kullanıcının bileğine taktığı küçük bir bilgisayardır. Cep telefonuyla bağlantılı hareket eden bu cihaz, telefonun tüm kabiliyetleriyle donanabilmektedir. Akıllı saatler metropol kentlerinin dinamik yaşamında güvenilir bir yardımcı mı yoksa iyi niyetli görünen ve gönüllü olarak eşlik edilmesine izin verilen casus cihazlar mıdır? Bu çalışmada, özellikle akıllı çocuk saatlerinin gerek ekonomik erişilebilirlik gerek ürüne ulaşımdaki kolaylığın her geçen gün artması ile orantılı olarak yaygınlaşmasıyla yaşanan ve yaşanabilecek kişisel verilerin ve mahremiyetin ihlali üzerinde durulmaktadır. Ayrıca akıllı saatler üzerinde yapılan teknik incelemeler ile endişe verici sonuçlara ulaşılmıştır. Çalışma kapsamında teknik incelemelere ayrıntılı olarak yer verilmekle birlikte olası güvenlik ve mahremiyet riskleri incelenmekte, önleyici unsurlar aktarılmakta ve konuya Türkiye perspektifinden yaklaşılarak güvenlik önerilerinde bulunulmaktadır. Bu çalışma aracılığıyla toplumsal siber güvenlik direncinin artırılması ve araştırmacılara IoT (Internet of Things-Nesnelerin İnterneti) cihazlarında tersine mühendislik çalışmaları için fikir verilmesi amaçlanmaktadır.
  • Öğe
    Trabzon ili 2 no.lu kentsel sit alanı’nın koruma bağlamında değerlendirilmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Seymen, Tuğçe; Satıcı, Burhan
    Kentsel sit alanları, kentin tarihten aktarılan nitelikli yapı stoğunu, keşfedilmiş yapı teknolojilerini, sosyo-kültürel yansımalarını, kentin ve insanlığın ekonomik izlerini yani tarihsel sahneye ait her bir ögeyi niteliği ve niceliği bağlamında bütüncül bir koruma anlayışıyla ileriki yıllara taşıyabilmeyi amaçlayan sınırı belirlenmiş alanlardır. Tarihi yapılar ve tarihi çevrede bulunan tüm yapısal öğeler kendisi ile birlikte birçok olguyu yansıtmakta olduğundan geçmiş ile ilgili bilgiler vermekte ve geleceğe aktarılmayı beklemektedir, yani her bir alan kent için bir bilgi arşividir. Ek olarak bahsedilen sit alanları, tescil edilmiş yapıların ve diğer tarihi ögelerin sayıca çoğunluk göstermesinden ve bölgesel olarak özelliklerinin korunma gücü yüksek olan alanlar olduğundan yapı ölçeğinde koruma olgusu dışında bütünleşik koruma olgusu için yüksek potansiyel taşırlar, bu da kentin tarihi ve geleceği için bir fırsattır. Fakat ülkemizde geçmişten günümüze koruma olgusu geliştiği halde pek çok farklı etmen kaynaklı olarak tarihi yapılar, tarihi çevreler ve hatta kentsel sit alanları yeteri kadar korunamamakta, koruma çalışmaları ise belgeler üzerinde kalmakta veya tekil yapı çerçevesinde gerçekleştiği görülmektedir. Bahsedilen sit alanları tarihsel açıdan eşsiz ve birbirinden farklı oldukları için kentsel ve bölgesel olarak tarihi incelenmeli, koruma fikirleri bütüncül açıda ve günümüze teknik anlamda aynı zamanda sosyo-kültürel bağlamda entegre edilebilecek şekilde üretilmelidir. Bu kapsamda, Trabzon ili 2 No.lu kentsel sit alanı koruma sorunları çerçevesinde örnek alınmıştır. Etüt-analiz ve tarihsel incelemesi sonucunda elde edilen verilerden hareketle koruma sorunları belirlenmiş ve değerlendirme yapılmıştır. Tarihinin çok katmanlı oluşundan dolayı kadim bir kent olarak nitelendirilebilen Trabzon ilinin, kronolojik sırasıyla Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Rum Pontus Devleti (Komnenos Hanedanlığı), Osmanlı İmparatorluğu ve Cumhuriyet Dönemi tarihinin parçası olarak toprak sahipliği yaptığı bilinmektedir. Trabzon ili 2 No.lu sit alanı ise bu devirlerin tümüne şahitlik etmiş bir bölgedir. Alan incelemesi yapıldığında önemli sorunların başında tarihi alanın tek yapı ölçeğinde koruma olgusunun kaldığı bütünleşik olarak düşünülmediğinden dolayı anıtsal ve büyük sivil yapılar haricindeki yapıların genellikle bozulmalara uğradığı görülmektedir. Bu bozulmalara neden olan en büyük etmenlerden bir diğeri ise alanın tarihi dokusunun günümüzün ihtiyaçlarının karşılayamamasıdır. Günümüz ihtiyaçlarını teknik açıdan karşılayamayan yapıların ihtiyaçlarına ve aslına uygun şekilde bakım ve onarım görmeleri gerekmektedir. Günümüzdeki çeşitli işlevlerin ihtiyaçlarını karşılayamayan yapıların işlevsel değişikliğe gidilmesi de değerlendirmeler arasına alınmalıdır. Sit alanları bütünsel olarak incelenmesi gerektiğinden günümüz işlevlerinin yeterliliği de yapı düzeyinde kalmamalı ve tüm sınırlı bölgenin işlevsel analizi yapılıp bölgedeki ihtiyaçların karşılanıp karşılanmadığı kentsel konumu ile karşılaştırılarak irdelenmelidir. İşlevleri yetersiz olan yapı ve alanlarda ekonomik düzey düşmekte ve mülkiyeti kişilere ait olan yapıların gerekli onarımları maddi yetersizlikten ötürü yapılamamaktadır. Bu sebepten genellikle konut işlevine sahip olan yapılar ciddi bozulmalara sahip olabilmektedir. Ayrıca içinde bulunulan alan yeterli işlevi kentliye sunmadığı zaman alan günün belirli saatleri sessizleşmekte ve Vandalizm’e ön ayak oluşturmaktadır. Tarihsel süreçte gelişen koruma anlayışının bir yansıması olan koruma amaçlı imar planları ise belirli noktalarda kâğıt üzerinde olmaktan ileri gidememiş, niteliksiz yeni yapılar, tarihi yapılara niteliksiz ekler ve tarihi çevreye niteliksiz öğeler konusunda ise uygulama konusunda yetersiz kalınmıştır. 2 No.lu kentsel sit alanının koruma sorunları tüm olgular çevresinde incelenmiş; bozulmaya neden olan etmenler sebepleri, haritalar ve görseller ile desteklenmiştir. Sonuç olarak, Trabzon ilinin ilk izlerini taşıyan ve tarihi kent merkezini oluşturan kentsel bir sit alanının neden korunamadığı ile ilgili sorunlar belirlenmiş ve nasıl korunabileceği hakkında değerlendirme yapılmıştır.
  • Öğe
    Arayüz çeşitlendirmesinin kötü amaçlı yazılımlarda kullanım durumu
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Frotan, Nasrullah; Yazıcı, Rıfat
    Bu makale, dahili arayüz çeşitlendirmesinin etkinliğini göstermek amacıyla çeşitlendirme ile yenilenebilen güvenlik açıkları ve suistimallerin gerçek dünya örneklerini sunmaktadır. Arayüz çeşitlendirmesi, kötü amaçlı yazılımların birçok istismarı ve güvenlik açığı önlemeye yardımcı olmuştur. Ayrıca, büyük ölçekli siber saldırı tehdidini azaltmaya yardımcı olmuş ve kaynakları sınırlı olan cihazlarda ek yük oluşturmadığı görülmüştür. Arayüz çeşitlendirmesi basit işlemlerle uygulanabilir ve performans üzerinde olumsuz bir etkisi yoktur. Dahili arayüz çeşitlendirmesi, güncellemeler alamayan cihazlarda bile zararlı programların çalışmasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca, bot ağları gibi saldırıları engellemekte ve yayılmasını önlemektedir. Bununla birlikte, bazı saldırı türlerine karşı etkili olmayabilir ve uygulaması zor bir yöntem olabilir.
  • Öğe
    Bir üretim hattında meydana gelen hataların Pareto Analizi ve Kontrol Diyagramı ile değerlendirilmesi
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Öngelen, Buse; Köksal, Mustafa
    Nüfusun artması ihtiyaçları, ihtiyaçların artması üretimi genişletmiştir. Bu ihtiyaçlardan bir tanesi de beyaz eşyalardır. Beyaz eşyalar, üretimine başlanıldığı ilk günden itibaren insan hayatını önemli ölçüde kolaylaştırmıştır. Örneğin; bulaşık makinesi üretimi insan hayatında zaman, enerji, su tüketimi gibi pek çok parametrenin kazanımına etki etmiştir. Bu ve benzeri parametrelerin kazanımı doğrultusunda, beyaz eşya üretim sektörüne olan yatırım artmıştır. Sektöre giren çeşitli firmalar ile sektörel rekabet ortamı oluşmuştur. Bu rekabet ortamında ayakta kalmak isteyen firmalar, rakiplerinin gerisinde kalmamak ve hatta onların önüne geçmek için çeşitli faaliyetlerde bulunmaktadırlar. Çalışmamızda yer alan firma, beyaz eşya sektöründe üretim gerçekleştirmektedir. Firma, ürünlerini üretirken müşteri beklentilerine ve kalite faaliyetlerine önem göstermektedir. Çalışmada çamaşır makinesi fabrikasında, montaj hattında oluşan hata verileri analiz edilmiştir. Bu veriler, Pareto Analizi ve Kontrol Grafikleri ile değerlendirilmiştir. Pareto Analizi ile öncelik verilmesi gereken hatalar tespit edilmiştir. Kontrol Grafikleri ile sürecin kontrol alanının dışına çıktığı noktalar tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Hazine ve orman arazilerinin kiralanarak geliştirilmesi ve ekonomiye kazandırılması : Naipköy mahallesi (Süleymanpaşa/Tekirdağ) uygulama örneği
    (İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Güney, Naim; Baz, İbrahim
    Türkiye’de her yıl hazine ve orman arazilerinde doğal sebeplerden ve suni sebeplerden dolayı orman kayıpları ortaya çıkmaktadır. Yeniden endüstriyel ağaçlandırma imkânı olmayan hazine ve orman arazilerinde, tarımsal amaçlı ve özel ağaçlandırma amaçlı kiralama ve tahsis faaliyetleri yürütülmektedir. Bu kapsamda; Tekirdağ ili, Süleymanpaşa İlçesi, Naipköy Mahallesi sınırları içerisinde bulunan, 49 yıllığına tahsis/kullanım izni alınan Hazineye ait 102 dönüm orman arazisinde, uygulama projesi kapsamında örnek alınabilecek “Yatırım ve iş geliştirme modeli” oluşturulmuştur. Bu çalışmanın amacı; oluşturulan modelle hazineye ait olan ham ve verimsiz araziyi geliştirmek, arazi üzerinde gelir getirici ceviz türünün ağaçlandırılmasından elde edilecek gelirle devlet ekonomisine katkıda bulunmak, ceviz ihtiyacında dışa bağımlılığı azaltmak ve istihdam oluşturmaktır. Anadolu’da geleneksel ceviz yetiştiriciliğinde farklı olarak son yıllarda modern ceviz tesisi uygulamalarında, ürün kalitesi ve değeri yüksek olan Chandler cinsi ceviz türünün gelişim süreci anlatılmıştır. Özel ağaçlandırma sürecinde karşılaşılan sorunlar ele alınmış, çözüm önerilerinde bulunulmuştur. Gelir getirici ağaçlandırmanın türü olan ceviz ağacı ve projesinin, en az 12 yıllık süreçte ön görülen, devlet ekonomisine katkısı ve yatırımcısına olan katkısı analiz edilmiştir.