İşletme Fakültesi, İşletme Bölümü (Türkçe) Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Aile işletmelerinde kurumsallaşmanın çeşitli demografik değişkenler açısından incelenmesi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Yiğit, Turan; Aksakal, Nihan YavuzAile işletmeleri, dünya çapında sayıca çok fazla görülen bir organizasyon biçimi olması dolayısıyla küresel ekonomide önemli bir rol üstlenmektedir. Aile üyelerinin aile işletmelerinde aktif rol oynamaları sebebiyle işletmenin gelecek nesillere aktarılması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından kurumsallaşma kilit faktörlerden biri olarak ortaya çıkmaktadır. Aile işletmelerinde kurumsallaşma, aile üyeleri arasındaki ilişkiler, üyelerin demografik özellikleri, işletme yönetimi ve genel yapısı gibi çeşitli faktörlerle iç içe bir yapıdadır. Bu çalışmanın amacı, aile işletmelerinde kurumsallaşma düzeyi algılarının katılımcıların demografik özelliklerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını incelemektir. İstanbul’da sektör gözetmeksizin faaliyette olan aile işletmelerinden katılımcılarla 236 anket verisi ile çalışmalar ve analizler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, aile işletmelerinde kurumsallaşma düzeyi algısı katılımcıların cinsiyetlerine göre, medeni durumlarına göre, eğitim düzeylerine göre ve toplam deneyimlerine göre farklılık göstermektedir.Öğe Mesleki yeterlilik sistemi çerçevesinde Türkiye’de kurulan personel belgelendirme merkezlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasında tanıtım çabalarının rolü ve önemi(2014) Arslan, KahramanTürkiye gibi gelişim dinamiklerinin yanı sıra, toplumun değişim talepleri ile kendine özgü çeşitli ihtiyaçları ve sorunları olan ülkelerde işsizlik ve istihdam sorunu, en öncelikli ve en önemli sorunlar arasında yer almaktadır. İstihdam artışının önündeki engellerin başında ise, işgücü piyasasının talepleri ile eğitim istihdam arasındaki ilişkinin zayıflığı ya da yetersizliği yer almaktadır. Türk mesleki eğitim kurumları iş piyasalarındaki gelişim ve değişimin hızına ayak uyduramamıştır. Örgün ve yaygın eğitim sonunda objektif, güvenilir ve geçerli bir ölçme-değerlendirme sisteminin bulunmayışı, mesleki eğitim kurumlarının etkinliğini ve verimliliğini azaltan bir unsur olmuştur. Benzer sorunlar Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde de yaşanmış ve bu önemli soruna çözüm olarak Ulusal Yeterlilik Sistemi (UYS) geliştirilerek uygulamaya konulmuştur. UYS, çeşitli meslekler için uluslararası denklik sağlayarak işgücünün serbest dolaşımını mümkün kılan, ulusal meslek standartlarına ve mesleki yeterliliklere dayalı bir sistemdir. Bu sistem sayesinde mesleki deneyimini veya mesleki yeterliliğini kanıtlayamayan kişilerin ilgili mesleği icra etmesi mümkün olamamaktadır. Ayrıca, işverenlerin nitelikli insan gücü ihtiyacını karşılayarak işletmelerin rekabet gücünü artıran, bireylere de çalışma alanı ile ilgili güvence sağlayan, adil, şeffaf ve güvenilir bir sistem olması amaçlanmıştır. Ulusal Yeterlilik Sistemi’nin Türkiye’de de uygulanması benimsenmiş ve ülkemiz açısından adeta devrim niteliğindeki bu görevi yerine getirmek üzere Mesleki Yeterlilik Kurumu ( MYK) kurulmuştur. MYK, meslek standartlarının ve yeterliliklerinin, buna bağlı olarak da eğitim-öğretim programlarının ve ölçme-değerlendirme sistemlerinin oluşturulması amacıyla “Ulusal Yeterlilik Sistemi’nin Güçlendirilmesi Projesi”ni (UYEP), uygulamaya koymuştur. Proje kapsamında 26 farklı sektörde “Mesleki Bilgi ve Beceri, Sınav ve Belgelendirme Merkezleri” kurulması süreci tamamlanmıştır. Söz konusu merkezlerin sürdürülebilirliğinin sağlanması, bu merkezler tarafından sunulacak hizmetlerin, paydaşları tarafından tanınır-bilinir olmasının yanı sıra değerli ve talep edilir olmasına bağlıdır. Bu güçlü ve gerçekçi öngörü, Belgelendirme Merkezlerinin ve MYK faaliyetlerinin tanıtım, savunu ve görünürlüğünü zorunlu kılmaktadır. Bu çalışmada, İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından basım yayım sektöründe belgelendirme hizmetlerini yerine getirmek üzere kurulan İTOTEST merkezi esas alınmak suretiyle İTOTEST merkezinin ve MYK faaliyetlerinin sektör paydaşları olan işletme sahipleri, sektördeki çalışanlar ve öğrenciler tarafından tanınırlık, bilinirlik ve farkındalık düzeyinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, sektörde faaliyet gösteren işletme sahipleri, çalışanlar ve bu alanda eğitim gören öğrencileri kapsayan 3 ayrı anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmalar sonucunda, ankete katılanların meslek standartları, ulusal yeterlilikler, MYK ve belgelendirme süreçleri hakkındaki bilgi, tanıma ve farkındalık düzeylerinin son derecede az olduğu ortaya çıkmıştır. Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi kapsamında, bireylerin kazandıkları yeterliliklerin bir bütünlük içinde ilişkilendirilmesi ve hayat boyu öğrenmeye katılımlarını artıracak bu yeni sistemi tanımaları ve benimsemelerinin önemi dikkate alındığında, kurulan test ve belgelendirme merkezlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasının büyük ölçüde buna bağlı olduğu görülmektedir. Bu nedenle, geniş kapsamlı bir iletişim stratejisi çerçevesinde sistemin tanıtılması ve tanıtım çabalarının kesintisiz olarak sürdürülmesi şarttır. Aksi takdirde Türkiye’nin öncelikli ihtiyaçları arasında yer alan ulusal yeterlilikler çerçevesinin oluşturulması yönünde bugüne kadar sarfedilen çabalar boşa gidecektir.Öğe Türkiye'de medikal turizm sektörünün değerlendirilmesinde bütünleşik SWOTAHS yaklaşımı(2016) Görener, AliDünya üzerinde yer alan birçok ülkenin vatandaşları her yıl, sağlık problemlerinin tedavisi için farklı ülkeleri ziyaret etmektedirler. Medikal Turizm kapsamında tedavi hizmetini kaliteli, teknoloji odaklı ve uygun fiyatlı olarak sunan Türkiye, turizm zenginlikleri ile de bu bütünleşik süreci tamamlayabilmektedir. Bu çalışmada Türkiye'nin medikal turizm konusundaki avantaj ve dezavantajları, gelecekte oluşabilecek fırsatlar dikkate alınarak alternatifler kapsamında incelenmiştir. Türkiye'de sektörün güçlü ve zayıf yönleri ile fırsat ve tehditler, sayısal temelde kurgulanmış SWOT analizi ile sistematik olarak irdelenmiştir. SWOT analizi, bir işletme veya sektör için zayıf ve güçlü yönlerin ifade edilmesinin yanı sıra fırsat ve tehditlerin tespiti için de kullanılan sistematik bir araçtır. Klasik SWOT matrisinde, faktör elemanlarının önem derecelerinin belirsiz olması nedeniyle bu çalışmada Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) ile birlikte kullanılmıştır. AHS ile ikili karşılaştırma matrisleri kurgulanarak yapılan öz vektör hesabı sayesinde SWOT faktörleri ve elemanlarının ağırlıklandırılabilmesi söz konusu olmuştur. Çalışmanın amacı, stratejik planlamada sıklıkla kullanılan SWOT analizinin sayısal yönünün iyileştirilmesine ilişkin bir uygulama sunmaktır.Öğe The preliminary investigation of brands' advertising personality on young viewers' perceptions(2016) Beyazıt Şahinoğlu, Didem Zeynep ; Yıldırım, FigenMost of the multinational companies believe that advertising plays a crucial role in building a brand. Developing and maintaining a powerful brand in the fullest sense requires a convincing promise of value/benefit for consumers and conforming that the promise is kept. Mostly, the literature reviews brand personality as one of the core dimensions of the brand identity and perhaps as the closest variable to the consumers’ buying process. All marketing communication tools, especially advertising, are pivotal to create awareness, influence and form a desire to buy a specific brand. This paper attempts to explore the tendency to present how one company manages to create two different brand personalities on the same sector that are supported by advertisingÖğe Süreç iyileştirme: Vasıflı çelik üretim sektöründe bir uygulama(2017) Türkan, Tansu; Görener, AliTeknolojinin gelişimi ve yaşam koşulların değişimi, müşteri taleplerini çeşitlendirmektedir. Birçok farklıseçeneğin, makul fiyat ve istenen zamanda karşılanmasını arzu eden müşterilere hizmet verilen küresel bir rekabetortamı mevcuttur. Bu rekabet ortamında, yüksek kaliteli ve uygun fiyatlı ürünlerle müşteri talebine istenen süredecevap verilebilmesi gerekmektedir. Belirtilen hususlar ışığında, işletmelerin süreçlerini sürekli olarak gözdengeçirmeleri ve iyileştirme gereklilikleri karşımıza çıkmaktadır. Yapılan bu çalışmada ilk olarak, süreç kavramı vesüreç iyileştirme hakkında genel bilgiler verilmiştir. Uygulama kısmında ise ana hedef sektörü otomotiv yan sanayiolan ve tam zamanında üretim felsefesi ile çalışan müşterilere ürün tedarik eden, vasıflı çelik üretimi yapan birfirmada gerçekleştirilen süreç iyileştirme çalışmaları sunulmuştur. Çalışmada farklı süreç iyileştirme teknikleri(Kaizen, Neden-Sonuç Diyagramı, Poka-Yoke, 8D, Hata Türü ve Etkileri Analizi) bir arada kullanılmıştır.Öğe Bankacılıkta tekdüzen muhasebe sisteminin genel bir değerlendirmesi(2020) Erişir Karacan, Esra ; Benli, Vahit Ferhan; Karacan, Ali İhsan1997 - 1998’de Güney Doğu Asya ve Rusya Krizi; 2000’lerin başındaki muhasebe skandalları ve 2007-2008 Küresel Finansal Krizi bütün dünyada muhasebe ve finansal raporlama ile ilgili yaklaşımları değiştirmiş; düzenlemelerinin yeniden gözden geçirilmesine ve sıkılaştırılmasına neden olmuştur. Ülkemizde yaşanan bankacılık krizleri ile AB’ne ve uluslararası kurallara uyum amacıyla muhasebe ve raporlama konusundaki kurumsal yapı ile kurallarda önemli dönüşüm gerçekleştirilmiştir.1933 yılında Mevduatı Koruma Kanunu ile başlayan bankacılıkta muhasebe ve finansal raporlamayı düzenleme çabaları günümüzde kapsamlı bir tekdüzen muhasebe sistemi kurulması ile sonuçlanmıştır. Bugünkü düzenleyici yapıya doğru gelişme uzun ve maliyetli dersler ile gerçekleşmiştir. Günümüzde bankacılığın finansal raporlama, raporlama standartları, dış denetim ve kamuya açıklama uygulamaları önemli ölçüde iyileştirilmiştir. Bu çalışmada bankacılık sektöründeki tekdüzen muhasebe sistemindeki gelişme tarihsel bir perspektif ile incelenmiş ve değerlendirilmiştir.Öğe Bankalarda uygulanacak muhasebe ve raporlama standartları- tarihsel bir gözden geçirim(2021) Erişir Karacan, Esra ; Benli, Vahit Ferhan; Karacan, Ali İhsanBu çalışmada finansal rapor ve tablolarını hazırlarken bankaların uymaları gereken muhasebe standartlarının ülkemizdeki gelişimi tarihsel bir açıdan incelenmiştir. Muhasebe ve raporlama standartları finansal raporlarda yer alan rakamları finansal bilgiye dönüştüren bir “finansal lisan” niteliğindedir. Finansal tabloların hazırlanmasında kullanılacak olan ilkeler tarihsel olarak bir iç hukuk meselesi olarak görülmüş ve esas itibariyle vergi hukuku ve ticaret hukukunun ilgi alanını oluşturmuştur. Ancak 1980’lerle başlayan ve 1990’larda küreselleşme ile hızlanan sermaye piyasalarının bütünleşmesi bu piyasalara yön veren kuralların da yakınsamasına yol açmıştır. Bu yakınsama piyasada yer alan ya da yer alacak olan katılımcıların finansal raporlarının hazırlanmasında uygulanacak olan standartların da uyumlaştırılması gereğini doğurmuştur. Konu önce meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından “soft law” çerçevesinde geliştirilmiştir. Daha sonra da AB gibi bölgesel oluşumlar ve değişik ülkeler tarafından uluslararası standartlar iç hukuk kuralı haline dönüştürülmüşlerdir. Günümüzde IASB (International Accounting Stanadards Board) tarafından belirlenen muhasebe ve raporlama standartları genel kabul gören standartlar olarak uluslararası ölçekte benimsenmiştir. Ülkemiz de benzeri bir süreçten geçmiştir. Ancak 1980’li yılllar ile birlikte ülkemizde muhasebe standartlarını belirlemede çoklu bir bir yapının ortaya çıkmaya başladığını görüyoruz. Sektörel düzenleyici otoriteler, düzenledikleri sektörde uygulanacak muhasebe ve raporlama standartlarını belirlemeye başlamışlardır. 2011 yılında KGK (Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu)’nın kurulması ile birlikte muhasebe standartlarını belirleme görevi ulusal düzeyde bu kuruma verilmiş bulunmaktadır. KGK, AB düzenlemelerine uyumu hedeflemektedir. KGK, hem IASB tarafından belirlenen hem de AAOIFI (The Accounting and Auditing Organization for Islamic Financial Institutions) tarafından yayımlanan standartları uygulanmak üzere iç hukukumuzda adapte etmektedir. Bu çerçevede bankalar hem birer KAYİK (Kamu Yararını İlgilendiren Kuruluş) olarak hem de Türk Ticaret Kanunu ve Bankacılık Kanunu hükümleri uyarınca KGK tarafından yayımlanan standartlara uygun olarak finansal raporlarını hazırlamakla yükümlüdürler.Öğe Geliştirilmiş bulanık SWARA ve bulanık CODAS yöntemleriyle tesis yeri seçimi: İmalat sektöründe bir uygulama(2023) Peker, Bilge Nur; Görener, AliFabrika, depo gibi tesisler kuruldukları andan itibaren işletmeyi artık o bölgenin tüm koşullarına bağlı kılmaktadır. Yanlış bir karar, uzun yıllar sürecek problemleri beraberinde getirebilmektedir. Bu nedenle, birçok kriteri içerisinde barındıran yer seçimi süreci oldukça önemlidir. Makalemizde, kompozit pervane imalatı gerçekleştiren bir işletmenin, yeni tesis yerinin belirlenebilmesi için bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Kriter ağırlıklarının belirlenmesinde Geliştirilmiş Bulanık Adım Adım Ağırlık Değerlendirme Oran Analizi (GB-SWARA), alternatiflerin değerlendirilmesinde ise Bulanık Birleştirilebilir Uzaklık Tabanlı Değerlendirme Yöntemi (B-CODAS) yöntemleri kullanılmıştır.Öğe Rekabet stratejilerinin işletme performansı üzerindeki etkisinde risk yönetimi uygulamalarının aracı rolüne yönelik bir araştırma(2024) Bay, Erkan; Karabulut, TuğbaGünümüzde işletmeler faaliyetlerini ekonomik ve politik istikrarsızlık, teknolojik gelişmeler, yoğun rekabet ortamı ve salgın hastalıklar gibi nedenlerle belirsiz ve karmaşık çevrelerde sürdürmektedirler. Bundan dolayı, işletmeler faaliyetlerini sürdürebilmek için çeşitli risklerle karşı karşıya kalmaktadırlar. Belirsiz ve karmaşık çevrede faaliyet gösteren işletmeler, uygun risk yönetimi araçlarını kullanarak rekabet güçlerini artıracak stratejiler geliştirebilir, performans hedeflerine ulaşabilirler. Bu çalışmanın amacı, İstanbul Sanayi Odası’nın (ISO) 2020 yılına yönelik hazırladığı İlk ve İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listelerinde yer alan işletmelerin rekabet stratejilerinin performansları üzerindeki etkisinde risk yönetimi uygulamalarının aracı rolünü belirlemektir. Araştırmanın ana kütlesi ilgili listelerde yer alan 1000 işletme olup, örneklemi araştırmaya katılan 515 işletmedir. Araştırmada, rekabet stratejilerinin işletme performansını pozitif yönde etkilediği, rekabet stratejilerinin risk yönetimin pozitif yönde etkilediği, risk yönetiminin işletme performansını pozitif yönde etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca, rekabet stratejilerinin işletme performansı üzerindeki etkisinde risk yönetimi uygulamalarının kısmi aracı rolü olduğu gözlenmiştir.Öğe Mediating role of work engagement and moderating role of organizational structure in the effect of dark leadership on psychological contract(2023) Erdal Üngör, Jülide ; Bayraktar, OsmanIn the research, the relationship between the dark leadership perception, work engagement, psychological contract and organizational structure perceptions of white-collar employees of five-star hotels in Istanbul, Ankara and Antalya was analysed. In this regard, data was collected from 402 white-collar hotel employees through surveys. Frequency distribution analyses, reliability analyses, confirmatory factor analyses, correlation analysis, mediator and moderator effect analyzes were conducted. As a result of the analysis, it was determined that there was a significant and negative relationship between the perception of dark leadership and psychological contract and work engagement, and a significant and positive relationship between work engagement and psychological contract. In addition, it was understood that work engagement had a partial mediating role in the effect of dark leadership perception on psychological contract. Finally, it has been found that organizational structure has a moderating role in the effect of dark leadership perception on psychological contract.Öğe Öğrencilerin kariyer tercihlerine göre kişilik özelliklerinin kariyer değerleri üzerindeki etkisi: İşletme lisans bölümü öğrencileri üzerine bir araştırma(2018) Yavuz, Nihan; Sağlam, Mehmet; Ülgen, BelizBu çalışmada, İşletme lisans bölümü öğrencilerinin iş hayatında çalışmayı tercih ettikleri departmanlara göre, beş büyük faktör kuramı kişilik özelliklerinin kariyer değerleri üzerindeki etkisinin incelenmesi ve aynı zamanda bu tercihlerine göre hem kariyer değerleri boyutlarının hem de kişilik özellikleri boyutlarının ortalama düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. İstanbul’da bir devlet üniversitesinde kolayda örnekleme ile belirlenen 414katılımcı öğrenciye, yüz yüze uygulanan anket aracılığıyla toplanan verilerin analizinde, SPSS 22 paket programı kullanılmıştır. Araştırmada; frekans analizi, Kolmogorov-Smirnovtesti, faktör analizi, güvenilirlik testi ve kariyer değerleri üzerinde kariyer tercihlerine göre kişilik özelliklerinin etkisinin belirlenmesi için regresyon analizi uygulanmıştır. Araştırma bulgularına göre; muhasebe kariyer tercihi gösteren öğrencilerin güvenlik kariyer değeri ile uyumluluk kişilik özelliği; finans kariyer tercihi gösteren öğrencilerin teknik kariyer değeri; insan kaynakları kariyer tercihi gösteren öğrencilerin yönetimsel kariyer değeri ve uyumluluk kişilik özelliği; pazarlama kariyer tercihi gösteren öğrencilerin yaşam tarzı kariyer değeri ve deneyime açık kişilik özelliği göstermekte oldukları sonucuna ulaşılmıştır.Öğe The effect of flexible working on job performance during the Covid-19 pandemic: The mediation role of job characteristics(2023) Sarpkaya, Elif; Bayraktar, OsmanThe aim of this research is to reveal the impact of flexible working arrangements on the job performance of employees in public institutions and regarding to this impact to try to explain the mediating role of job characteristics modeling. In this cross-sectional study, a quantitative research method was used and it was carried out in 2021 with the participation of employees working in municipalities. Analyzes were performed on 312 solid data. The questionnaire technique was used as a data collection tool and Flexible Working Scale, Job Characteristics Scale and Job Performance Scale were used. In analyzing data; skewness and kurtosis, normality, reliability, exploratory factor analysis, descriptive statistical analysis and mediation analysis were applied. Mediation analysis were performed with PROCESS Macro, and other analysis with Jamovi 2.3.18. According to the findings of this research, it was seen that there is a positive impact between flexible working and job characteristics and a negative impact on job performance. As a result, the main hypothesis that job characteristics play a mediating role in the relationship between flexible working and job performance was supported. This result is original and instructive for administrators since it is the first time that such a study has been conducted in the public sector.Öğe İnovasyon ile küresel rekabetçilik düzeyi arasındaki ilişkide ekonomik serbestliğin düzenleyici rolü(2020) Toker, Kerem; Görener, AliAmaç – Bu araştırmanın amacı, ülke ekonomilerinin inovasyon kabiliyeti ile küresel rekabetçilik düzeyleri arasındaki ilişkide ekonomik serbestliğin düzenleyici rolünü saptamaktır. Yöntem – Araştırma modelini test etmek amacıyla 2019 yılına ait üç farklı küresel rapordan (Küresel İnovasyon Endeksi, Ekonomik Serbestlik Endeksi ve Küresel Rekabetçilik Endeksi) elde edilen veriler analiz edilmiştir. Araştırmaya her üç raporda da verisi bulunan ülkeler dahil edildiği için, 125 ülke araştırmanın kapsamını oluşturmaktadır. Araştırma hipotezini test etmek amacıyla gerçekleştirilen düzenleyici etki analizlerinde Hayes (2018) tarafından geliştirilen Process Macro programı ve korelasyon analizlerinde SPSS 25 istatistik programı kullanılmıştır. Bulgular – Regresyon analiz sonuçları, ülkelerin ekonomik serbestlik düzeylerinin, inovasyon ve küresel rekabetçilik düzeyi arasındaki ilişkide düzenleyicilik rolü olduğunu göstermiştir. Özellikle inovasyon kabiliyetinin orta düzeyi geçtiği durumlarda ekonomik serbestliğin düşük olması rekabetçlik üzerinde olumlu etkiye neden olmaktadır. Tartışma – Ülkelerin küresel rekabet gücünü arttırmak için uyguladıkları inovasyon politikalarında, ekonomik düzenlemelerin ihmal edilmemesi gereken kritik bir unsur olduğunu ortaya koymaktadır. Küresel işletmelerin ise doğrudan dış yatırım kararlarında aday ülkenin inovasyon gücü yanında ekonomik düzenlemelerini de göz önünde bulundurmaları önerilmektedir.Öğe Kariyer gelişimi algısının işte kalma ve işten ayrılma davranışı üzerindeki etkisi: Psikolojik sözleşmenin aracılık rolü(2022) Çebi, Emine Hazal; Bayraktar, OsmanAmaç – Kariyer gelişimi algısının işte kalma ve işten ayrılma davranışı üzerindeki etkisinde psikolojik sözleşmenin aracılık rolünü incelemek amaçlanmaktadır. Yöntem – Araştırmanın evreni İstanbul il sınırlarında bulunan hizmet işletmelerinde görevli beyaz yaka çalışanlarıdır. Nicel desene sahip olan araştırmanın örneklem grubu “kartopu” örnekleme yöntemi ile seçilmiş olup katılımcılara 5’li Likert tipi anket uygulanmıştır. Anket, Demografik Bilgi Formu ve dört ölçekten oluşmaktadır: Psikolojik Sözleşme Ölçeği, Örgütte Kalma Niyeti Ölçeği, Örgütten Ayrılma Niyeti Ölçeği, Kariyer Gelişimi Ölçeği. Elde edilen veriler çözümlenmek üzere doğrulayıcı faktör analizi, değişkenler arası korelasyon analizi, geçerlilik ve güvenilirlik analizine tabi tutulmuştur. İstatistiksel analiz için SPSS 24.0 ve AMOS 24.0 ve PROCESS MACRO’dan yararlanılmıştır. Bulgular – Korelasyon analizinde, kariyer gelişimi algısı ile psikolojik sözleşme ve işte kalma değişkenleri arasında, alt boyutlarıyla birlikte anlamlı ve pozitif yönlü ilişkiler saptanmıştır. Yapısal yol modeli analizinde kariyer gelişiminin işte kalma niyetine etkisi doğrulanmış, ancak kariyer gelişimi ile işten ayrılma niyeti arasında istatistik olarak anlamlı etkisel bir ilişki bulunamamıştır. Aracılık analizinde psikolojik sözleşmenin işte kalma niyeti ile kariyer gelişimi arasında aracılık rolünün bulunduğu kanıtlanmıştır. Tartışma – Kariyer gelişimi ve işten ayrılma niyeti arasında istatistik olarak anlamlı ilişki bulunamamıştır. Bu sonuç başka araştırmalarla sınanabilir.Öğe COVID-19 algılanan stres ve tehdidinin, çalışanların iş yaşam dengesi ve motivasyonu üzerindeki etkisi(2021) Yılmaz, Büşra; Sağlam, MehmetAmaç: Bu çalışmada COVID-19’un yarattığı stres ve tehdit algısının, çalışanların iş yaşam dengesi ve motivasyonu üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Tasarım/Yöntem: Araştırmada basit tesadüfî örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Veri analizleri için SPSS 22.0 ve LISREL 8.7 istatistik paket programlarından yararlanılmıştır Google Forms’ta tasarlanan online anket yöntemi ile 390 katılımcıya ulaşılmıştır. Bulgular: Araştırma sonucunda algılanan stres ve tehdidin, çalışanların iş yaşam dengesi ve motivasyonunu anlamlı bir şekilde etkilediği saptanmıştır. Stresin iş yaşam dengesi ve motivasyon alt boyutlarının tümü üzerinde pozitif yönlü etkisi olduğu, tehdidin ise iş yaşam dengesi alt boyutlarının tümü üzerinde negatif, motivasyon alt boyutlarında ise sadece yönetsel motive araçları üzerinde negatif yönlü etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sınırlılıklar: Çalışmanın 15 Nisan 2021-13 Haziran 2021 tarihleri aralığında yürütülmesi ve veri analizinin 390 katılımcı üzerinden gerçekleştirilmesi çalışmanın zaman ve kapsam sınırını oluşturmaktadır. Özgünlük/Değer: COVID-19 salgını hakkında çalışmalar yapılmasına karşın algılanan stresin ve tehdidin, çalışanların iş yaşam dengesi ve motivasyonuna etkisinin incelenerek işletmelerin çalışanlara yönelik stratejilere katkı sağlayabilecek sonuçlara ulaşılması, araştırmanın özgün değerini oluşturmaktadır.Öğe Comparative analysis of bibliometric data sources of empirical studies in the context of traditional, digital and phygital marketing(2023) Çelik, Zübeyir; Özdemir, Osman; Sağlam, Mehmet; Uslu, AyparThe aim of this study is to evaluate and comparatively examine the latest developments of empirical consumer behavior research in the field of marketing, covering the period 1960-1979 (traditional marketing) 1980-2006 (digital marketing) 2007-2021 (phygital marketing). Within the scope of the study, empirical studies in the field of traditional, digital and phygital marketing were examined in 5 steps in terms of publication source type, basic characteristics, study subject, theoretical background, research variables. In data analysis, bibliometric analysis was used with VOSviewer program. As a result of the study, it has been determined that different journals for different marketing fields are included in the publication production process, and the number of authors has increased in phygital marketing studies. It was concluded that mixed methods came to the fore, the questionnaire was the most used data collection tool, and SEM analysis started to be used more recently. While brand purchase intention, decision making process, dissatisfaction/satisfaction subjects come to the fore in traditional marketing, online reviews have gained importance on the basis of TAM theory in digital marketing, AR and VR technologies are concentrated in phygital marketing. In terms of research variables, intention, attitude and satisfaction themes came to the fore as motor themes in all periods.Öğe The effects of industry 4.0 on human resources management(Peter Lang Publishing Group, 2018) Bayraktar, Osman; Ataç, CananThe opportunity of the internet in terms of eliminating the distance and the ability to instantly transfer large data influence many areas of life, and deeply affect industrial production and processes. High-tech manufacturing operations feel these changes earlier. It is inevitable for the enterprises operating with traditional technologies to be exposed to this effect in parallel with the change of environmental structure. In this study, the concept of Industry 4.0 is considered as a concept and secondly how human resources managers perceive this process from the viewpoint of human resources management of the four advanced technology companies operating in the Bursa region is investigated. An in-depth interview method was used to gather information in the study. As a result of the research, the expectation is that the Industrial 4.0 transformation of the industry will deeply affect human resources management processes due to its business environment. At each stage, it is foreseen that technology-integrated business processes will cause some of the unskilled employees to lose their jobs, while the higher qualified employees will be needed more, but it will be difficult to find these employees and keep them at work.Öğe Reverse logistics in the electronics waste industry(IGI Global, 2019) Ayvaz, Berk; Görener, AliRecently, due to the rapid world population growth, decreasing of natural resources and raw materials, increasing environmental awareness, interesting for wasting raw materials, using produced products more efficiently, and reusing of sources is rapidly increasing. Nowadays, reverse logistics as an important business strategy for profitable and sustainability is becoming important. The effective implementation of reverse logistics gives companies a competitive advantage in sectors. Due to mentioned reasons firms intend to incorporate reverse logistics activities such as the recovery, remanufacturing, recycling or disposal. Reverse logistics has become increasingly important as a profitable and sustainable business strategy. Therefore, more and more manufacturers have adapted the practice of recovering value from returned products and integrate product recovery activities into their processes. The electronic industry is one of the fastest growing manufacturing industries and the main purpose of this chapter is to explore the opportunities for waste returns within this sector.Öğe Circular economy measurement and a case of the developing country context(IGI Global, 2019) Toker, Kerem; Çınar, Fadime; Görener, AliCircular economics (CE) is increasingly discussed among researchers, practitioners, and politicians. The discussions between the parties and the confusion about the concept cause the issue to remain on the agenda. According to the general view, CE is the slowing, shrinking, and closing of the welding flow to increase the welding efficiency. However, little attention has been devoted to measuring the CE level of a given economic system. The aim of this chapter is to demonstrate the emergence and development process of CE, and also to show how the CE level of any economic system can be measured. In this context, it is important for developing countries to interest with the issue but not in practice. To put this into perspective, the study examined Turkey's economic system. Turkey's economic, environmental, and social indicators examined were found to have a remote structure of the CE principle. It is expected that the results of the study will lead to a positive social change and become a framework for increasing the contribution of developing economies to the sustainable world.Öğe Common audit deficiencies under the audit quality microscope(Springer Nature, 2021) Aksoy, Tamer; Biçer, Ali AltuğThe quality of an audit becomes visible as the auditor inspects the correspondence level between the established criteria and the presented information by using the International Standards on Auditing (ISA). The way of applying ISAs may differ in variety of situations in accordance with the auditor’s professional judgement. In this manner, trying to evaluate the quality of audits and how high quality audits can be achieved needs to be set by several indicators in accordance with International Quality Control Standard 1 (ISQC 1). Audit quality indicators are a combination of qualitative and quantitative measures, there is no single measure of audit quality. The use of Information Technologies (IT) through business methods and internal controls has preferably increased its importance for those same information technologies to be used in auditing and assurance services. New areas of auditing and assurance services have opened up with the digitalization process of the world. There has been argument about whether the IT will replace the accounting profession, whether IT systems will replace auditors. It is indisputable that using IT systems in auditing process increase the quality of the audit without increasing the time spent on the audited data. However, this introduces new technological and business risks that the auditor will need to assess. Accordingly, the expectation from the quality of auditing has increased, but what about the results of the regulatory bodies? Enhanced discussions, in turn, may strengthen audit quality. This chapter explains the key elements that create an environment for audit quality focusing on the audit deficiencies related to the inspection reports from the world’s audit regulators. Building/enhancing trust via audit quality cannot be formulized by algorithms or particular standards or obligations. The meaning of evaluation of audit quality depends on the conditions facing the auditor. Measuring professional skepticism, due care or professional judgement are critical factors affecting audit quality. For this reason a comparison is made between Turkish Oversight Authority (KGK) and International Forum of Independent Audit Regulators (IFIAR) inspection reports.