Ruh sağlığı yasa taslağı ışığında psikiyatri hastalarında koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması -istemsiz yatış ve zorla tedavi-
Yükleniyor...
Tarih
2024
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İstanbul Ticaret Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Anayasa’nın 19. maddesinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)’nin 5. maddesine paralel olarak düzenlenmiş olan “kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı” kuşkusuz yaşama hakkına anlam katan kişinin en temel haklarındandır. Bir kişiyi hasta olsun veya olmasın özgürlüğünden mahrum etmek, hürriyetini kısıtlamak ve kendi isteği ve rızası hilafına tıbbi müdahalede bulunmak hukuka aykırıdır. Kişilerin kendi geleceklerini belirleme hakkına ve beden bütünlüğüne saygı gereği her tür tıbbi girişim öncesi kendilerinden rıza alınması hem yasal hem de etik açıdan bir zorunluluktur. Ancak, bazı istisnai durumlarda kanunun cevaz verdiği müddetçe kendileri ve toplum için tehlike oluşturan kişilerin kendi istekleri dışında zorla bir kuruma yerleştirilmeleri ve tedavi edilmeleri yasalarca uygun görülmektedir. Kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndan (İMK) yeni Türk Medeni Kanunu’na (TMK) aktarılan “Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması” kurumunu düzenleyen TMK 432 ve devamı maddelerinde kimlerin, hangi koşullarda rızaları hilafına elverişli bir kuruma yerleştirilebilecekleri veya alıkonabilecekleri tahdidi olarak sayılmış ve düzenlenmiştir. Akıl hastalığı veya zayıflığı olanlar bahsi geçen koşulların varlığı halinde istemleri dışında zorla kuruma yatırılacak ve tedavileri yapılabilecektir. Zihinsel ve ruhsal engelli bireyler yüzyıllar boyunca tehdit unsuru olarak görüldüklerinden mümkün olduğu kadar toplumun dışında tutulmuşlardır. Bu kişilerin ne şekilde aydınlatılmaları gerektiği ve rızaları hilafına, hangi koşullarda kuruma yatırılabilecekleri ve zorla tedavi edilebilecekleri konusuna ilişkin tartışmalar devam etmektedir. TMK hükümleri bu tartışmalara cevap vermek için yetersiz kalmaktadır. Konunun etraflıca değerlendirilip istemsiz yatış ve zorla tedavinin yasal dayanağa oturtulması zorunludur. Kişilerin rızaları hilafına kuruma yerleştirilmeleri, alıkonulmaları suretiyle özgürlüklerinin kısıtlanması ve zorla tedavi edilmeleri, özgürlük haklarına ve beden bütünlüklerine karşı ağır bir müdahale oluşturmaktadır. Bundan dolayı konu hem hukuki açıdan hem de tıp etiği açısından önemli tartışmalara neden olmaktadır. Bu kişilerin psikiyatri hastası olmaları bu gerçeği değiştirmez. Çalışmamızda öncelikle psikiyatride zorla yatış ve zorla tedavi kavramlarından, yasal düzenlemelerden ve psikiyatri hastalarında “Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması” şartlarından bahsedilecek olup son olarak da psikiyatri hastalarında aydınlatılma ve rızanın özelliklerine değinilecektir
The 19th article of the Constitution, aligned with the 5th article of the European Convention on Human Rights (ECHR), deals with the "right to liberty and security of person," which is the most fundamental right and closely linked to the right to life. Everyone has the right to liberty. No one can be deprived of their liberty, whether they are ill or not, except in cases where medical intervention is required for their own well-being and with their consent. Prior to any medical intervention, individuals have the right to decide their own future and maintain their integrity. It is both legally and ethically obligatory to obtain their consent. However, there are exceptional cases where individuals who pose a danger to themselves and society may be placed and treated in an institution against their will, as permitted by the law. In the Turkish Civil Code (TMK), specifically in TMK 432 and the following articles, the conditions and circumstances under which individuals may be subjected to the "Restriction of Freedom" institution are specified. This includes individuals who may be placed or detained in an institution without their consent, especially if they have a mental illness or weakness and meet certain criteria. Throughout history, mentally and mentally disabled individuals have been seen as a threat and excluded from society. The debate continues on how to inform and obtain consent from these individuals for their involuntary hospitalization and forced treatment. The current provisions in TMK fall short of addressing these debates, and it is essential to have a detailed evaluation and legal basis for involuntary hospitalization and forced treatment, even for psychiatric patients. Such restrictions and forced treatments significantly impact the freedoms of individuals, warranting careful consideration. In this study, we will discuss the concepts of forced hospitalization and forced treatment in psychiatry, relevant legal regulations, and the conditions under which the "Restriction of Freedom for the Purpose of Protection" applies to psychiatric patients. Additionally, we will explore the importance of informed consent in the treatment of psychiatric patients.
The 19th article of the Constitution, aligned with the 5th article of the European Convention on Human Rights (ECHR), deals with the "right to liberty and security of person," which is the most fundamental right and closely linked to the right to life. Everyone has the right to liberty. No one can be deprived of their liberty, whether they are ill or not, except in cases where medical intervention is required for their own well-being and with their consent. Prior to any medical intervention, individuals have the right to decide their own future and maintain their integrity. It is both legally and ethically obligatory to obtain their consent. However, there are exceptional cases where individuals who pose a danger to themselves and society may be placed and treated in an institution against their will, as permitted by the law. In the Turkish Civil Code (TMK), specifically in TMK 432 and the following articles, the conditions and circumstances under which individuals may be subjected to the "Restriction of Freedom" institution are specified. This includes individuals who may be placed or detained in an institution without their consent, especially if they have a mental illness or weakness and meet certain criteria. Throughout history, mentally and mentally disabled individuals have been seen as a threat and excluded from society. The debate continues on how to inform and obtain consent from these individuals for their involuntary hospitalization and forced treatment. The current provisions in TMK fall short of addressing these debates, and it is essential to have a detailed evaluation and legal basis for involuntary hospitalization and forced treatment, even for psychiatric patients. Such restrictions and forced treatments significantly impact the freedoms of individuals, warranting careful consideration. In this study, we will discuss the concepts of forced hospitalization and forced treatment in psychiatry, relevant legal regulations, and the conditions under which the "Restriction of Freedom for the Purpose of Protection" applies to psychiatric patients. Additionally, we will explore the importance of informed consent in the treatment of psychiatric patients.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Psikiyatri Hastası, Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması, Kişi Özgürlüğü, İstemsiz Yatış, İstemsiz Tedavi, Psychiatric Patient, Restriction of Freedom for Protection, Personal Freedom, Involuntary Hospitalization, Involuntary Treatment
Kaynak
İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
23
Sayı
49