İTÜDTD, Cilt 2, Sayı 3, Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Türk vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılmasında idarenin takdir yetkisi(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Ümit, Ayşe İclal; Şensöz Malkoç, EbruBu makale, Türk vatandaşlığının evlilik yolu ile kazanılması sürecinde idareye tanınan takdir yetkisinin kapsamını ve sınırlarını incelemektedir. Türk Vatandaşlığı Kanunu, idareye geniş yetkiler tanıyarak, vatandaşlık başvurularının değerlendirilmesinde kamu yararı, milli güvenlik ve genel ahlak gibi unsurların göz önünde bulundurulmasını öngörmektedir. Bu çalışma, idarenin takdir yetkisini kullanırken hangi hukuki ilkeler ve prosedürler çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini analiz etmektedir. Makale, öncelikle vatandaşlık kavramını, ardından Türk vatandaşlığının kazanılması yollarından olan evlilik ile kazanım şeklini ve bu süreçte idarenin rolünü detaylandırmaktadır. İdarenin takdir yetkisi, hukuki belirlilik, ölçülülük ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmektedir.Öğe Türkiye’de siyasi iktidar ve mülteci odaklı sivil toplum(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Karaçay, Ayşem BirizBu çalışma, Türkiye'deki mülteci odaklı sivil toplum kuruluşlarının (STK'ların) siyasi iktidarla ilişkisini eleştirel ve liberal perspektiften inceleyerek, bu ilişkinin faaliyet alanlarına olan etkisini analiz etmektedir. 2011 yılı Nisan ayında Suriye’den gelen ilk kafileyle birlikte, Türkiye'nin uyguladığı açık kapı politikası, STK'ların Suriyeli mültecilerin temel ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir rol oynamıştır. Siyasi iktidarın güvenlik odaklı politikaları, göçün siyasallaşması, mülteci karşıtlığının artması ve 2023 yılında meydana gelen yıkıcı depremin de etkisiyle, “hak temelli STK'lar” daha çok baskı görmüş ve daha az görünür olmayı tercih etmişlerdir. Öte yandan, “insani yardıma odaklanan ihtiyaç temelli STK'lar”, hükümetle daha uyumlu ilişkiler geliştirmiş ve fon kaynaklarına daha kolay erişim sağlamışlardır. Çalışma, Suriye Savaşı’nın ardından STK faaliyetlerinin türünün (ihtiyaç temelli veya hak temelli) siyasi iktidarla olan ilişkilerini önemli ölçüde etkilediğini vurgulamaktadır.Öğe The impact of economic diplomacy on South Korea: A perspective on the Asia-Pacific region in the post-cold war erainvestigation(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Yavaş, İlayda Melike; Civelekoğlu, İlkeWith the Korean War between 1950 and 1953, the Peninsula got divided into two and furthermore, millions of people were killed during the war and half of the infrastructure was totally destroyed. President Park realized that the only way to compensate was to put aside the outdated Import Substitution Industrialization Model and implement the Export-Oriented Industrialization Model instead. Despite the obstacles, South Korea has become the agile-growing economy in the world with extraordinary economic achievements, even once one of the poorest countries. This study will argue that countries in the Asia-Pacific region act rationally, meaning they act in line with their economic interests and reflect upon their relative economic power that economic diplomacy relates to while conducting their economic relations, and they take positions relative to each other without considering them as "old enemies" or "new friends". Regional integration is preferred over the international and supranational organizations that have emerged through globalization or multilateral cooperation.Öğe 1980-2020 dönemi: Yaptırımların İran’ın uluslararası ticaretine etkileri(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Aghamohammadi, MahboubehBu çalışma, 1980-2020 Döneminde Uluslararası Yaptırımların İran İslam Cumhuriyeti Ticaretine Etkisini incelemektedir. Birleşmiş Milletler (BM), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından, uygulanan yaptırımlar, İran açısından ekonomik ve ticari etkilere sebep olmuştur. Çalışmanın amacı, yaptırımların İran üzerindeki ticari etkilerini, ihracat, ithalat ve ülkenin yıllık ekonomik büyümesi bağlamında tespit etmektedir. 1980-2020 dönemi için ihracat, ithalat ve gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) yıllık verileri kullanılarak durağanlık testleri (birim kök analizi) ve VAR modeli (vektör otoregresyon modeli) yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda yaptırımların petrol ihracat gelirlerini önemli ölçüde azalttığını ve bu durumun İran riyalinin değerinde ciddi bir düşüşe, bunun ardından enflasyon artışına ve üretim büyümesinin azalmasına yol açtığı görülmektedir.Öğe Cam ve cam eşya sektöründe endüstri içi ticaret: Türkiye ve AB ülkeleri üzerine bir inceleme(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Bulut, ElifBu çalışmada, Türkiye ile Avrupa Birliği üyeleri arasında cam ve cam eşya sektöründe endüstri içi ticaretin analizi gerçekleştirilmiştir. Çalışmada cam ve cam eşya ürünlerinin ihracat ve ithalat değerlerinin ne kadar benzeştiğinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada Armonize Sistem Nomanklatürü sınıflandırılması dikkate alınarak 70 koduna sahip cam ve cam eşya ürün grubu verileri 2004-2023 dönemi için Grubel-Lloyd endeksi hesaplamalarına dâhil edilmiştir. Bununla birlikte Türkiye’nin dünya ile cam ve cam eşya grubunda dış ticareti de incelemeye alınarak endüstri içi ticaret değerlerinin değişimlerinin gerekçeleri de yorumlanmıştır. Çalışmanın başlıca bulguları arasında Fransa’ya ait endüstri içi ticaret değerlerinin yirmi yıllık dönem içerisinde en yüksek ortalamaya sahip olduğu ve Kıbrıs, İsveç, Malta, Portekiz ve Yunanistan ile Türkiye arasında düşük yoğunluklu endüstri içi ticaretin varlığı tespit edilmiştir. Ayrıca 2008 ve 2012 yıllarında endüstri içi ticaret değerlerinin düşme eğilimi gösterdiği bulgusu da elde edilmiştir.Öğe Savaşın değişen yapısı ve yeni nesil silah teknolojileri: Hipersonik silahlar üzerine bir inceleme(İstanbul Ticaret Üniversitesi, 2024) Çevirme, Ayşe; Asal, Uğur YasinSilah teknolojisinin gelişimi, savaşın ilk çağlardan günümüze kadar ki seyrini önemli ölçüde değiştirmiştir. Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkan yeni güvenlik tehditleri, silahlanma yarışını hızlandırmış ve devletleri savunma önlemleri almaya zorlamıştır. Küreselleşme ve teknoloji, savunma sistemlerinde önemli bir rol oynamış ve devletlerin bu alana büyük yatırımlar yapmasını beraberinde getirmiştir. Yeni nesil silah teknolojisi, hipersonik silahların gelişimine olanak tanımıştır. Hipersonik silahlar, geleneksel balistik füzelerden farklı olarak, atmosferin üst katmanlarında manevra yapabilme yeteneğine sahiptir. Bu yapıları, onları mevcut savunma sistemlerinin algılama ve engelleme kapasitesinin ötesine taşımaktadır. Bu özellikler, hipersonik silahların stratejik önemini artırmakla birlikte savunma politikalarında yeni düzenlemeler yapılması gerektirmiştir. Hipersonik silahlar, askeri güç dengesini etkileyebilecek bir kapasiteye sahip olduğundan, uluslararası güvenlik üzerindeki tartışmaları da beraberinde getirmiştir. ABD, Rusya ve Çin arasındaki hipersonik silah rekabeti, bu teknolojinin gelişimine önemli bir hız kazandırmıştır. Bu çalışmada, hipersonik silahların uluslararası güvenlik ve istikrar üzerindeki etkisi değerlendirilmiştir.